Fransız toplumu, sanat bakımından oldukça ilgi çekici bir kültüre sahip. Özellikle Fransız sineması, yıllar içinde birbirinden etkileyici filmlere imza atmış önemli bir sinema.
İşte Fransız sinemasının içine çekilmek isteyenlerin pek hoşuna gidecek, başlangıç olarak izlemesi gereken 35 adet film.
Nantes'da yaşayan genç Roland, hayattan pek bir beklentisi kalmayan işsiz bir adamdır. Bir gün eski sevgilisi Cecile ile karşılaşır. Cecile, Lola sahne adıyla bir kabarede dans ederek hayatını kazanmaktadır. Evlenmiş, bir çocuğu olmuş ve çocuğunun babası olan Michel tarafından terk edilmiştir. Lola her şeye rağmen hayatının tek aşkı olan Michel'in bir gün geri döneceğini hayal etmektedir. Roland bunları dinlerken genç kadına halen aşık olduğunu fark eder. Bu andan itibaren beklemediği duyguları yaşamaya başlayacaktır. (IMDb: 7.5)
Nana aklı bir karış havada talihsiz bir genç kızdır. Henüz daha 22 yaşında olmasına rağmen evli, çocuklu üstelik bir de aktrist olma hayalleriyle evi terk etmeyi aklına koymuştur. Evliliğini de çocuğunu da geride bırakıp yaşadığı saçmasapan olaylar neticesinde aktrist olma hevesi yerine kendini birdenbire fahişelik yaparken bulmuştur. İşler güzel Nana için pek yolunda gitmemektedir.. Yeni hayatında karanlık ve zorlu anlar artık genç kızın kabusu olacaktır. Nana’nın hayatını 12 evreye bölerek anlatan ve her bölümde belirlediği temalar üzerinden giden Godard, bazı hikayelerle yer yer belgesel türüne de yaklaşıyor.
(IMDb: 7.9)
Agnès Varda imzalı feminist klasik Beşten Yediye Cleo modernist Avrupa sinemasının en güçlü örneklerinden birini temsil ediyor. Kentli bir kadının ölüm ve hastalık korkusunu, özgün bir zaman ve mekan anlayışı ve sinema diliyle anlatan Varda, yeni dalga gibi sinemayı yenileştiren bir akım içinde kadınların sinemasına yepyeni bir pencere açıyor. (IMDb: 7.9)
İdam Sehpası'nda patronunun karısıyla aşk yaşayan bir iş adamının patronunu öldürüp olaya intihar süsü vermesi sırasında yaptığı küçük bir hatanın büyüyerek olayları içinden çıkılmaz bir hale dönüştürmesi anlatılmaktadır. (IMDb: 7.9)
Yıl 1959. Hiroşima'ya atılan bombanın ardından barışla ilgili çekilen bir filmde oynayan Emmanuelle Riva , Hiroşima'da kalan son iki gecesini Eiji Okada ile geçirir. İkisinin mutlu bir evlilikleri olmasına rağmen birbirlerine aşık olurlar. Eiji, Emmanuelle'nin kısa zaman içinde ülkesi olan Fransa’ya döneceğini öğrenince, Hiroşima'da onunla kalması için uğraşır. Bu esnada Emanuelle, İkinci Dünya Savaşı'nda Alman bir asker olan ilk aşkını hatırlar. (IMDb: 7.9)
Michel Poiccard (Jean-Paul Belmando), Marsilya’da bir otomobil çalar ve yolda bir polis öldürür. Paris’te Champs Elysées’de New York Herald Tribune gazetesi için stajyerlik yapan genç Amerikalı Patricia’yı (Jean Seberg) bulur. Daha önce bir kaç gece birlikte olmuşlardır.
Bir yandan Michel polis tarafından aranırken eski arkadaşlarıyla buluşup Roma’ya gidecek parayı almaya elde etmeye çabalar. Bu arada Patricia’yı da yanında götürmek ister. Patricia Michel’in cazibesine karşı koymakta güçlük çeker, fakat duygularından emin olamaz.
Trufault’nun bir gazete haberinden yola çıkarak geliştirdiği fikrini Godard o güne dek dünyada örneği görülmemiş serbestlikte bir stilde ve sayısız okumaya açık, olabildiğince sempatik bir şekilde ortaya koyuyor. Karşımızda Fransız Yeni Dalgası’nın en müstesna yapıtlarından biri duruyor. (IMDb: 7.7)
Claude Chabrol tarafından yönetilen filmde, hayallerini gerçekleştirmek ve romantizmin dünyasında yaşamak isteyen 4 Parisli kadının, hayatın gerçeklerinden bir türlü kaçamayışı anlatılıyor. (IMDb: 6.7)
Charlie, çeşitli eğlence mekanlarında piyano çalarak para kazanmaya çalışan bir piyanisttir. Kendisi geceli-gündüzlü çalışırken kardeşi olan Chico'nun başı ise gangsterlerle belaya girmiştir. Charlie kardeşini bu dertlerden kurtarmak için ona yardım etmeye karar verir. Ancak en sonunda o da kendisi büyük bir gangster sorunun ortasında bulacaktır. Tek destekçisi ise çalıştığı mekanda onun iş arkadaşı olani tutkuyla aşık olduğu Lena'dır. Lena ve Charlie, baş gösteren problemler karşısında birbirlerine daha da çok bağlanmaya başlayacaklardır. (IMDb: 7.4)
Michel, televizyon endüstrisinde görev yapan bir teknisyendir. İki ay sonra Cezayir Savaşı'na gitmesi gereken Michel, bu süreçet Juliette ve Liliane adlı iki yakın arkadaşla tanışır. Michel, aktris olan bu ikili ile hem ayrı ayrı, hem de birlikte flört etmeye başlar. Michel askerlik görevinden önce tatile gittiğinde, kızlar da onu takip edecektir. (IMDb: 7.1)
Paul Javal, Yunan tragedyası Ulysses'in yeni ve daha ticari bir versiyonunu yazması için kiralanan bir senaristtir. Yönetmen Fritz Lang yapımcı ise Jeremy Prokosch olacaktır. Ama Javal, karısı Camille'in yapımcı Prokosch tarafından baştan çıkartılmasına seyirci kalır. Camille kocasının kendisini kullandığını anlar ama bu oyunu da gittiği yere kadar sürdürür. Bu bir aşk, kıskançlık ve güç oyunudur artık. (IMDb: 6.5)
Kültür Ateşesi Jerome Lake Annecy'de bekar olarak son günlerini geçirdiği tatili esnasında İtalyan bir yazar ve eski bir arkadaşı olan Aurora ile karşılaşır. Aurora, Jerome'u ev sahibinin genç kızı Laura ile flört etmeye ikna eder, ancak Jerome Laura'nın üvey kız kardeşi Claire'e aşık olur ve dizini okşamak için arzu duymaya başlar. (IMDb: 7.5)
İki erkek ve bir kadın arasındaki üç kişilik aşkın sinema tarihindeki en güzel anlatımlarından biri olan Jules ve Jim, sadece aşk değil, dostluk üzerine de sözleri olan bir film. Yakın arkadaş olan Jules ve Jim’in hayatları, Catherine ile tanışınca bambaşka bir yöne doğru savrulur. Her ikisi de aynı kadına aşık olsa da Catherine, ilk başlarda sadece Jules’a ilgi duyar. Bildik kadın kimliğinin çok dışında bir karaktere sahip olan Catherine için hayat, alışıldık sınırların çok ötesinde bir anlam taşımaktadır. İlk zamanlardan beri Jim’in ilgisinin de farkında olan Catherine, yıllar sonra onunla da bir yakınlaşma içine girer. Catherine’i terketmeyi düşünmeyen Jules’un da varlığıyla bu unutulmaz üçlü, birlikte yaşamaya başlarlar. ( IMDb: 7.7)
Fransız yeni dalga akımının önemli filmlerinden biri olan 'Paris Bizimdir', usta sinemacı Jacques Rivette'in ilk uzun metrajlı filmi. Film, Juan adlı genç bir İspanyol mültecinin intiharı üzerine olayı araştırmaya başlayan Anne'in başından geçenleri anlatıyor. Anne'in ağabeyi Pierre, Juan'dan sonra sıranın bir oyun sahnelemeye çalışan Gerard'a geleceğini söyler ve bu da genç kızı yönetmene yardım etmeye iter. (IMDb: 6.7)
Dokuz buçuk yaşındaki Antoine ceza olarak aldığı ödevi yapamaz ve ertesi gün okula gitmekten korkar. Arkadaşı René ile birlikte okulu kırıp haytalık yaparlar. Antoine, öğleden sonra sokakta annesini başka bir erkeğin kollarında görür ve alt üst olur. Okula dönünce içinde bulunduğu ruh halini etkisiyle mazeret olarak annesinin öldüğünü iddia eder. Antoine'ın anne ve babası okula geldiklerinde gerçek ortaya çıkar. Cezalandırılmaktan korkan küçük kahramanımız bu kez akşam eve gitmekten korkar. Geceyi sokakta geçirirse de ertesi gün yakalanır ve ev hayatı tekrar başlar. Annesinin ölümüyle ilgili yalanından ötürü Antoine'a hala garezi olan öğretmeni ona ve René'ye 8 gün okuldan uzaklaştırma cezası verir. İki kafadar durumu ailelerine açıklayamayacakları için evden kaçmaya karar verirler. Amaçları denize ulaşmaktır. Ama paraları yoktur. Bunun üzerine Antoine gece babasının bürosuna gidip bir daktilo çalmak ister. Ne planlar istendiği gibi gider, ne dertler biter. (IMDb: 8.1)
Film Avrupa'da çok şık bir şatoda geçer. Aynı zamanda bir otel olarak da kullanıldığı anlaşılan bu şato, barok tarzdaki şatafatlı tavan süslemeleri, çok büyük salonları, sonsuz gibi gözüken koridorları, duvarlarındaki devasa aynaları ve yağlıboya tablolarıyla, bir de geometrik şekiller verilmiş çalılar ve bitkilerle süslenmiş muazzam bahçeleriyle göz kamaştırıcı, hatta neredeyse gerçeküstü bir görünümdedir. Bu mekanları dolduran şık ve zarif insanlar da en az mekanlar kadar gizemli görünürler. Bu karakterlerin bir isimleri yoktur. Film başlıca üç karakterin etrafında gelişir: Güzel ve alımlı bir kadın olan 'A', sinema yıldızlarını andıran 'X' ve muhtemelen A'nın kocası veya sevgilisi olan 'M'. Olaylar X'in ağzından anlatılır, diğerlerinin diyalogları çok azdır.
X, A'ya yaklaşarak geçen yıl Marienbad'da karşılaşmış olduklarını söyler ve birlikte yaşadıkları anları ve aralarında geçen konuşmaları ona hatırlatmaya çalışır. X'e göre, M kumar masalarında meşgulken A'nın odasında buluşmayı, sonra da birlikte uzaklara kaçmayı planlamışlar ama bu gerçekleşemeyince A'nın ricası üzerine planlarını bir yıl sonrasına ertelemişlerdir. Oysa A bunların hiçbirisini hatırlamaz, ama kendisini de tamamen X'ten uzak tutmaz. (IMDb: 7.7)
Organ nakli konusunda yaptığı araştırmalarla ünlenmiş Doktor Génessier, yıllar önce bir trafik kazasında karısını kaybetmiştir. Bir süre önce kaybolduğunu ihbar ettiği kızının ölüm haberini alan doktor bir kez daha yıkılır. Oysa gerçek tamamen farklıdır. Doktorun kızı Christiane, annesi ile birlikte geçirdiği kazada feci şekilde yaralanmıştır ve yüzünü kaybetmiştir. Christianenin yüzünü eski haline döndürmeye yemin etmiş Dr. Génessier, düzmece bir cenaze ayarlamıştır. Sırada kızına yeni bir yüz bulmaya gelmiştir. Bunun için yardımcısı Louisa ile birlikte doktor genç kızları kaçırmaya ve ameliyat etmeye başlar. Geçirdiği her ameliyat, Christiane için ayrı bir hayal kırıklığı anlamına gelecektir.
(IMDb: 7.6)
Orta yaşlardaki Bob, son zamanlarda maddi sorunlar yaşayan eski bir gangster ve kumarbazdır. Paris'in Montmartre bölgesinde yaşayan Bob, zamanında bir banka soyma girişiminde bulunmuş ve hapis yatmıştır. Bob son dönemde onu umutsuzluğa sürükleyen maddi problemlerini çözmek için yeni bir plan yapar. Kurpiyer arkadaşından Deauville Casino'sunun sabah erken saatlerde soygun yapmak için bir hayli elverişli olduğunu öğrenir ve incelikli bir soygun planı hazırlar. (IMDb: 7.6)
Senaryosunun özünde suçlular, gangsterler ve sert polisler var ama seyirciyi bezdiren bir suç yumağı, adam öldürmeler, kaçıp kovalamalar yerine mesajlarla dolu bir hikaye olan nefis bir film. Kısaca patlamış mısırınızı alıp TV karşısında ayaklarınızı uzatarak izleyeceğiniz keyifli bir film. Üstelik o yılların Milano ve Paris gibi şehirlerini doyasıya izleme imkanı da sunuyor. (IMDb: 7.5)
Yaşlanan dünyaca ünlü bir gangster, en yakın arkadaşı kaçırıldığında emekliliğinden geri dönmeye zorlanır. Yakın arkadaşı karşılığından kendisinden çok büyük miktarda bir fidye istenmektedir. (IMDb: 7.7)
Sakin, mert ve sözünün eri bir adam olan Tony Stephanois, mücevher hırsızlığından beş yıl hapiste yattıktan sonra iyi halden salıverilmiştir. Ama işsiz ve beş parasızdır. Çok önemsiz bir kumar borcunu bile ödeyemeyecek duruma düşmesine rağmen küçük oğluna vaftiz babalığı yaptığı yakın arkadaşı Jo ve eski mücevher hırsızlarından Mario’nun yeni bir kuyumcu soygunu teklifini düşünmeden geri çevirir. Aynı gece Tony, eski sevgilisi Mado’nun L’Âge d’Or adlı gece kulübünün sahibi ve Grutter çetesinin lideri Pierre Grutter’le takıldığını öğrenince bozulur. Grutter’in Mado’yu lüks içinde yaşattığını görmekse Tony’yi çılgına çevirmiştir. Önce Mado’ya şiddet uygulayan Tony, fikrini değiştirerek eski dostlarının soygun teklifini kabul eder. Ancak soygunu daha kapsamlı tutmak ve sadece vitrindekileri değil kasada saklanan bütün mücevherleri çalmak şartını ileri sürer. (IMDb: 8.1)
Parisli bir dedektif olan Max, bir türlü yakalayamadığı hırsız çeteler yüzünden huzursuzdur. Kendini tekrar ispatlayabilmek için bir plan yapar ve eski hırsızlardan bazılarını bir bankayı soymaları için ikna eder. Max çeteden hırsızlıkla ilgili pek çok bilgi alır, bir yandan da grup liderinin kız arkadaşıyla sık sık takılmaya başlar, onun aklını çelmeye çalışır. Daha sonra planını işlemeye koyulur. (IMDb: 7.3)
En iyi Fransız yapımı filmlerin başında gelen “Leon” oyuncu kadrosunda Jean Reno, Gary Oldman ve Natalie Portman gibi dünya sinemasına damga vuran önemli aktörleri barındırmaktadır. İşinde en iyi olan katil Leon tek başına bir apartman dairesinde yaşamaktadır. Henüz 12 yaşında olan Mathilda ise ailesiyle sıkıntılar yaşayan bir kızdır. Bir gün alışverişe gittiği sırada evine baskın veren ve tüm ailesini katleden düşmanlar şans eseri Mathilda’yı tanımazlar. Bu olay sonrası ailesiz kalan Mathilda Keaon’un yanına sığınır. Umarsızca adam öldüren bu adam küçük kızın gelmesiyle duygusal davranmaya başlayacaktır. (IMDb: 8.5)
Ünlü yönetmen Eric Toledano’nun Olivier Nakache ile birlikte yönetmenlik koltuğunda oturduğu film zengin ancak yatalak bir adam ile bakıcılığını yapan gencin komedi dolu hikayesini anlatmaktadır. En iyi filmler listesinde de yer alan yapımın oyuncu kadrosunda Françoiz Cluzet ve Omar Sy yer almıştır. Özellikle aktör Omar Sy’nin oyunculuk performansı dikkat çekmiştir. (IMDb: 8.5)
Fransız sinemasının ünlü yönetmeni Jean-Pierre Jeunet’in eşi benzeri olamayan filmi Amelie’nin başrollerinde Audrey Tautou ve Philippe Beautier rol almıştır. Özel bir kız olan Amelia hayatın her anında huzurlu ve mutlu olmaya çalışan günlerinin dolu doluya geçirmeye uğraşan biridir. Kendi ailesini kaybetmesine rağmen bu denli hayat dolu olan Amelie hayatını yardıma muhtaç ve mutsuz insanlara yardım ederek geçirmeye adayacaktır. Fransız sinemasının gelmiş geçmiş en iyi filmlerinden biri olan Amelie’e 5 dalda Oscar’a aday gösterilmiştir. (IMDb: 8.3)
Ergenliğinin en çılgın ve karışık dönemlerini yaşayan 15 yaşındaki Adele kendisini bir kızın erkeklerden hoşlanacağına ikna etmeye çalışır. Ancak büyük meydan da gördüğü mavi saçlı ve güzeller güzeli Emma aklındaki tüm soru işaretlerini kaldırıp ona yönelmesini sağlayacaktır. Adele ve Emma arasındaki ilişki ne kadar iyi olsa da Adele’nin iç dünyası ve ailevi yaşantısındaki sıkıntılar her şeyi zor kılmaktadır. Başarılı yönetmen Abdellatif Kechic’in önderliğinde çekilen filmin başrollerinde Lea Seydoux, Adele Exarchopoulos yer almıştır. (IMDb: 7.7)
Tam bir Fransız başyapıt filmlerinden olan Kayıp Çocuklar Şehri mükemmel bir fantastik bilim-kurgu eseridir. Bir bilim adamı tarafından yaratılan Krank kötü karakterli ve suça eğilimli bir varlıktır. Normal insanlardan tek farkı ise rüya göremiyor olmasıdır. Bu sorunun çözümü için küçük çocukları kaçırıp onların rüyalarına dalan Krank küçük çocuklar ondan korktuğu için kabustan başka bir şey göremez. Bir gün One isimli güçlü bir adamın kardeşi de kaçırılınca bu esrarengiz çocuk kaybolmalarının arkasındaki sır perdesi aralanacaktır.
(IMDb: 7.6)
Çocukluktan beri arkadaş olan Julien ve Sophie yetişkin yaşlarına geldiklerinde dahi küçükken oynadıkları bir oyunu devam ettirirler. Birbirlerine ilgi duyan iki yakın arkadaş bir türlü cesaret edip duygularını açamazlar. Ancak son dönemde Sophie’nin yaşadığı sıkıntılar iki arkadaşı duygusal olarak daha da yakınlaştıracaktır. Ünlü yönetmen Yann Samuell imzalı film en iyi Fransız filmlerinden biridir. (IMDb: 7.6)
Doğduğu günden bu yana ikiz kardeşiyle yan yana olan Lily İspanya tatilinden sonra eve geldiğinde kardeşini göremez. Öğrendiğine göre babasıyla kavga eden erkek kardeşi evi terk eder. Bir hayli üzülen Lily ailesinin rahat tavırlarına ise katlanamamaktadır. Uzun bir müddet kardeşini arayan Lily depresyona girer. Ancak günün birinde aldığı mektup onu birazda olsa rahatlatacaktır. Fransız sinemasının önemli isimlerinde Philippe Lioret bu filmde hem yönetmenlik hem de senaristlik yapmıştır. (IMDb: 7.4)
Başarılı yönetmen Gaspar Noe’nin en iyi filmlerinden biri olan “Dönüş Yok” vizyona girdiği 2002 yılına da damgasını vurmayı başarmıştır. Başrolünde Monica Belluci ve Vincent Cassel’in rol aldığı film Paris’in arka sokaklarında gerçekleşen bir takım çirkin olayları sert bir anlatımla izleyicilerine sunmuştur. Ünlü aktör Monica Belluci’nin iyi bir oyunculuk performansı gösterdiği film aynı zamanda en iyi Fransız filmlerinden biri olmuştur. (IMDb: 7.4)
Mükemmel senaryosu ve efsane oyunculuk performanslarıyla hem ağlatıp hem de güldüren film tüm ailesi işitme engelli olan 16 yaşındaki genç kız Paula’nın hayalleri ve ailesi arasında kalmasını anlatmaktadır. Ailesinin her işini tek başına üstlenen ve onların diğer insanlarla iletişim kurmasını sağlayan Paula babasının Belediye Başkanlığına aday olduğu sırada hayal ettiği şarkıcılık için bir fırsat yakalar. Genç kız ailesinin ona en çok ihtiyaç duyduğu anlarında ya yanlarında olacaktır ya da hayallerinin peşinden koşacaktır. Filmin oyuncu kadrosunda Louane Emera, karin Viard ve François Damiens yer almıştır. (IMDb: 7.3)
Dünya sinemasının en iyi eserlerinden biri olan film aşıklar şehri Paris’te geçmekte olup Aşk ve Paris ilişkisini 20 farklı yönetmenin gözünden izleyicilere aktarmıştır. Fransız sinemasının en değerli yönetmen ve aktörlerini bir araya getiren efsanevi film kesinlikle izlenmesi gereken yapımlardan biridir. Tüm zamanların en iyi romantik aşk filmleri arasında da gösterilen yapımın oyuncu kadrosunda Fanny Ardant, Leila Bekhti ve Juliette Binoche yer almıştır.
(IMDb: 7.3)
En çok izlenen Fransız filmlerinden biri olan Banliyö 13 işinde çok iyi olan seçkin polis Damien’in kariyeri boyunca üslendiği en zor görevi anlatmaktadır. Dövüş sanatlarında uzman olan Damien Banliyö’nün en tehlikeli çetesine karşı büyük bir mücadele verecektir. Filmin başrolünde Cryle Raffaelli yer alırken yönetmen koltuğunda Pierre Morel oturmuştur. (IMDb: 7.2)
Aksiyon filmleri türünde gelmiş geçmiş en iyi yapımlardan bir tanesi olan Taksi, aynı zamanda seri filmler listemizde de yer alıyor. Hız tutkunu Daniel’i ana merkezine alan hem komedi hem de macera dolu bir yapım. Bu sırada polis komiseri Elien ile tanışan Daniel onun için hızlı arabası ile suçluların peşine düşecek ve yakalamaya çalışacaktır. Başrolünde Fraderic Diefenthal ve Samy Naceri’nin rol aldığı filmin yönetmenliğini Gerard Pires yapmıştır. (IMDb: 7.0)
En iyi Fransız filmlerinden biri olan Beğen Sev ve Hemen Kaç ünlü yönetmen Christophe Honore imzalı Dram türünde bir filmdir. Başrollerinde Vincent Lacoste ve Pierre Deladonchamps’ın yer aldığı film farklı karakter ve hayatlara sahip iki eş cinsel adamın bunca tersliğe rağmen birbirlerine yakınlaşmasını anlatmaktadır. (IMDb: 6.8)
Eğitim sistemini eleştiren bir film olarak karşımıza çıkan The Chorus yatılı okulda geçmektedir. Yatılı okulda öğrencilere eziyet eden okul müdürüne, okula yeni gelen bir öğretmen müdahale edecektir. (IMDb: 7.9)
aklıma sadece angela ve amelia geldi birde taxi ve bölge 13
bunlar hep siyah beyaz maalesef izleyemiyorum. siyah beyaz olmayan bol bol şarap içmeli, sakin atmosferli, sevişmeli iyisinden fransız film bilen film gurusu arkadaş varsa lütfen beni de aydınlatsın.