TGC'nin Facebook hesabından yaptığı açıklamada ise 'Cumhuriyet Bayramı iktidarın tekelinde değildir' denildi ve şu ifadelere yer verildi:
“İktidarın bir gelenek haline getirdiği akreditasyon uygulaması giderek genişlemekte ve bir sansür olarak kullanılmaktadır. Kendi görüşünden olmayan medya kuruluşlarını engelleyen iktidar, halkın haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkını yok saymaktadır.
Bazı gazetecilerin Başbakanlığa girişinin engellenmesiyle başlayan süreç, parti kongrelerine, bakanlıkların toplantılarına, cami avlularına, mezarlıklara, orman yangınlarına, resmi bayram törenlerine varacak kadar genişlemiştir.
Bunun son örneği 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı töreninin yapıldığı Anıtkabir’e haber takibi için giden meslektaşlarımızın engellenmesidir.
Anıtkabir’deki töreni izlemek isteyen Fox TV, Cumhuriyet Gazetesi ve Anka Haber Ajansı’nda görev yapan muhabir, foto muhabiri ve kameramanlar İletişim Başkanlığı’nın akreditasyon uygulamasıyla içeri alınmamışlardır. Cumhuriyet Bayramı Töreni iktidarın tekelinde değildir.
Tüm yurttaşlarımızı birleştiren 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda bile gazeteciler arasında ayrım yapmayı başaran iktidar, halkın haber alma hakkını yine engellemiştir. İktidarın bu tutumunu kınıyoruz.
İktidarı barış ve demokrasinin hakim olduğu, basın özgürlüğünün korunduğu bir ülke için bir kez daha akreditasyon uygulamasından vazgeçmeye çağırıyoruz.”
Hani diyorlar ya neyinize karışıyoruz sizin, özgürsünüz, istediğiniz yere gidebiliyorsunuz diye okuyun da görün saman beyinliler, özgürlük fiziksel değil sadece düşünce özgürlüğü, bilgi alabilme özgürlüğü gibi soyut özgürlükleri de içerir benim istediğim kanalda bilgi alma özgürlüğümü elimden alıyorsunuz.
bırılerı fena kasınıyor kı halk kasımasını ıyı bılır
Daha sonra bu kararı veren yaratıklara - ki böyle bir kararın arkasındakine insan! denilebilir mi emin değilim... - toplumu böldükleri söylendiğinde de alınganlık gösterisi yapıyorlar