Foto muhabirliği, gazetecilikteki en renkli olduğu kadar neredeyse en zor branş olarak sayılır. Genel olarak bilinen muhabirlik branşı birkaç habere yoğunlaşırken foto muhabirleri, her olayı o an resmetmek zorundadır. Mitingleri izlerler, kamuya ait yeni bir projenin tanıtımına katılırlar ve bazen de kendilerini bir iç savaşın ortasında bulurlar. Çünkü haberleri nasıl duyduğumuz değil, genellikle nasıl gördüğümüz akılda kalıcıdır. Sözü daha fazla uzatmadan bu branşın artı ve eksilerine geçelim!
Görsel: Bushfire Evacuation Center, Sean Davey, Australia
'Bir patlama olduğunda olay yerine doğru koşan kişi foto muhabiridir, oradan kaçan ise fotoğrafçı.' demiş Ara Güler. Doğal afetler, mitingler, siyasi eylemler ve ülke sınırlarında yaşanan olaylarda foto muhabirlerini mutlaka görürüz. Çünkü haberi bize asıl aktaracak olan kahramanlar onlardır.
Görsel: Gennady Yusin, Wildlife
Onlar için bu meslek diken üstünde olmak gibi bir şey. Çünkü tehlikenin nereden geleceği hiç belli olmuyor!
Görsel: Agence France-Presse
Alanında uzmanlaşmış foto muhabirleri, sıradan insanlar gibi düşünmezler. Çok acil bir durum olduğunda, ekipmanlarını hızlıca toplayıp olay yerine giderler ve dikkatleri üzerlerine çekmemek için ince eleyip sık dokurlar. Sonuç olarak odağımızda o an yaşanan olaylar olmalı.
Görsel: Bülent Kılıç, Agence France-Presse
En etkili ve en çarpıcı fotoğraf karesini yakalayabilmek için olay dinamiğinin içinde belki dakikalar hatta saatlerce bekleyebilirler. Artık zamanla gözlemleme yeteneklerinin geliştiklerini onlar bile fark etmezler. Onlar için bir refleks haline gelmiştir. Bu meziyete herkes sahip olamaz...
Görsel: Ruben Salvadori
Onları neler motive eder, nelere meraklılar, değerleri neler, dürtüleri onlara neler söylüyor... Bütün bunların farkında olup hareket etmeleri gerekiyor. Bu yüzden sistematik davranmaları ve ardından gelen yoğun ve stresli bir tempo, onlar için bazen çekilmez bir çile olsa gerek.
Görsel: Canon Ambassador Ivor Prickett
Foto muhabirlerinin hep çektiği çileleri ve yaşadığı zorlukları anlattık. Biraz da artı yönlerinden bahsedelim. İşleri gereği her an her yerde olmalılar demiştik. An gelir bu durum birden bire eğlenceli bir hale dönüşebilir! Belki hayalini kurdukları ülkeye, görmek istedikleri kabile yaşamına ya da hep merak ettikleri köy hayatına işleri gereği şahit olurlar ve bu onlar için kaçınılmaz bir fırsata dönüşür. Düşünsenize, hem geziyorsunuz, hem işinizi yapıyorsunuz ve seyahat maceranız çektiğiniz karelerle resmi olarak ölümsüzleşiyor!
Festivaller, karnavallar, kutlamalar, ritüeller... Bazen kendilerini öyle bir ortamda bulurlar ki, eminiz mesleklerini icra ettikleri için o an çok mutlulardır çünkü herkesin eğlendiği ve renk cümbüşünün olduğu ortamları kim sevmez!
Görsel: Laura Morton, Canon Europe
Yakaladığınız karelerle bir sergi açtığınızı düşünün. Çektiğiniz fotoğraflar çeşitli internet sitelerinde boy gösteriyor. Haber kanallarında bir kare beliriyor ve altında sizin isminiz... Kendi başarısıyla gururlanmak ve göz önünde olmak herkesin hayalidir ve bu hayalleri foto muhabirleri zor da olsa yaşıyor!
Görsel: Canon UK
Doğup büyüdüğü, mesleğine başladığı yer dışında farklı yerleri gezip görerek çeşitli kültürlerle ve farklı etnik kökenden insanlarla tanışma fırsatı bulurlar. Merak ettikleri kültürü, birinci şahıstan öğrenip görürler. Empati duyguları gelişir ve dünyanın sadece yaşadığı coğrafyadan ibaret olmadığını görür. Böylelikle farklı bakış açılarına sahip olurlar.