Forrest Gump Üzerine

En sevdiğim filmlerden biridir. Ne zaman televizyonda oynasa işi gücü bırakır izlerim. Kaç kere izledim, bilmiyorum. Rastladığım anda sonunu mutlaka getiririm.

Film Savannah’da başlar, orada biter. Savannah, Amerika’nın güneyinde Georgia eyaletindedir. Amerika’da bulunduğum sırada bir güney seyahati yapmaya karar verdik dört arkadaş. İkisi İspanyol, öteki Çinli ve ben.

Yol üzerinde Savannah’a uğradık. Ben dedim ki Forrest Gump’ın filmin başında oturduğu parkın kenarındaki otobüs durağında duran banka oturacağım. Film orada başlıyor çünkü. Sonuna kadar da aynı bankta yanı başına oturan insanlara hikayesini anlatıyor.

Parkı bulduk. Hayal kırıklığı tabii. Bakımsız kalmış, her yanını otlar bürümüş.

Büyük ihtimalle o park sahneleri zaten Hollywood’da çekilmişti. Yine de park o park. Tabii otobüs durağı falan da yok. Bank desen zaten yok. Yok oğlu yok. Parkın etrafında arabayla belki elli tur attık. Adresi kontrol ettik, doğru. Fakat etrafta beni tatmin edecek hiçbir şey yok. Sözde o banka oturacaktım ben de. Kendimi Forrest Gump gibi hissedecektim. Otobüs falan olmadığı için oturup beklemeyecektim tabii ki. Yine de film tekrar tekrar karşıma çıktıkça “Oradaydım!” diyecektim. “Ben de oturdum o bankta.” Halbuki hayat insanın hayallerine yetişebilir mi? Al işte, tek şahit olduğum bakımsız bir bostan.

Çok moralim bozuldu. Ağlamaklı oldum. Gidip bir şeyler yiyelim, dediler. “Vazgeç bu sevdadan.” Canım sıkkın kabul ettim. Lokanta ararken kızların çişi geldi. Hiç bir lokantayı da beğenmiyorlar. Yürü babam yürü. Gerçekler suratıma tokat gibi çarpmıştı zaten. Şimdi de güneyin nemli havası. Yorgunluk da bir yandan, başladım söylenmeye. Sonunda bir tuvalet bulduk. İki saat yürümüşüz tuvalet ararken, moralim çok bozuk. Kızları beklerken orada bir yere oturdum, düşüncelere daldım. Hayal kırıklığının yarattığı düşünceler...  

Şehirden çıkarken de aynı. Klimayı kökledik, gidiyoruz artık. Ignacio da eline bir Savannah kataloğu almış tuvaletten, onu okuyor. Forrest Gump’ın oturduğu bankı, dedi. Girdiğimiz tuvaletin girişine hediye etmişler. İnsanlar beklerken otururlarmış meğer.

Ne derler bilirsiniz:

“Hayat bir kutu çikolata gibidir, içinden ne çıkacağını asla bilemezsiniz.”

Instagram

Twitter

Web

Popüler İçerikler

Acun Ilıcalı Futbol Yatırımlarına Devam Ediyor: Yeni Takımı Slovenya'dan
Demet Akalın 'Laiklik' Açıklamasıyla Gündem Olan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'e Ateş Püskürdü!
RTÜK Başkanı'ndan Gündüz Kuşağı Programlarına Son İkaz: "Toptan Yok Ederiz!"
YORUMLAR
26.08.2022

benim de izlediğim en güzel, en kaliteli yapımlardan biridir. defalarca izledim.

26.08.2022

Demek ki böyle şeyler sadece Türkiye'de olmuyormuş.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ