Holografik evren ilkesi, bilim dünyasının en önemli ilgi alanlarından biri. Popüler bilim mecralarında da sık sık yer bulan bu konuyla ilgili yepyeni bir araştırma yayınlandı.
Holografik evren ilkesi, bilim dünyasının en önemli ilgi alanlarından biri. Popüler bilim mecralarında da sık sık yer bulan bu konuyla ilgili yepyeni bir araştırma yayınlandı.
Araştırmacılar, holografik evren teorisinin de kendi içinde tutarlı olduğuna dair ciddi kanıtlar elde ettiklerini duyurdu.
Holografik ilke yalnızca 3 boyutlu evrendeki tüm bilginin, 2 boyutlu bir yüzeye kodlanmış olabileceğini öngörüyor.
Araştırmacılar bu ilkeyi test edebilmek için Avrupa Uzay Ajansı'nın Planck Uzay Gözlemevi tarafından hazırlanmış olan, evrenin ilk zamanlarına dair modellemeleri kullandı.
Yine de test sonuçları, günümüzde geçerli olan standart evren modeliyle elde edilen sonuçların başarı oranına kıyasla bir tık geride kalıyor. Standart evren modeli, evrenin karanlık enerji, karanlık madde ve küçük bir miktar da görülür maddeden oluştuğunu söylüyor.
Açıklamalarında 'Einstein'in genel görelilik teorisi büyük ölçekte evrendeki neredeyse her şeyi iyi biçimde açıklıyor; fakat iş kuantum seviyesindeki mekanizmalara geldiğinde sarsılmaya başlıyor. Bilim insanları olarak yıllardır Einstein'ın kütle çekim teorisi ile kuantum teorisini birleştirmeye çalışıyoruz. Bazılarımız holografik evren modelinin bunu başarabileceğini düşünüyor. Araştırmamız da umuyoruz ki bu konuda önemli bir adım atılmasını sağlayacak.' diyorlar.
Genel kanının aksine hayır. Kanıtları sunulan şey, holografik ilkenin, evrenin olması gereken bazı özelliklerini tanımlama konusunda başarılı sonuçlara ulaşabildiği. Bu durum da standart evren modeli ile çelişmediğini, aksine onla birbirini tamamladıkları anlamına geliyor.
Durumu anlayabilmek için aynı probleme iki farklı formülden yaklaşabildiğinizi düşünün. Bazı sorularda, iki formülden biri sonuca gitmenize yardımcı olmuyor. Bu durumda ikinci formülü kullanarak doğru cevabı bulabiliyorsunuz. Daha önceki sorularda iki formülün de aynı sonucu verdiğini gözlemlediğiniz için de, bu durumda da her ne kadar formüllerden yalnızca birinden sonuca ulaşabilseniz de, bulduğunuz cevabın doğru olduğundan emin olabiliyorsunuz.
Einstein'ın yer çekim teorisi ile kuantum teorisini birleştiren kuantum yer çekimi teorisini oluşturmak için kullanılan holografik evren ilkesi, bu nedenle tek başına bizim evrenimizin hologram olduğu anlamına gelmiyor; hologram olan başa evrenlerin olabileceği ve her ne kadar biz öyle olmasak da önerdiği bazı durumların standart evrenlerle tutarlı olabileceği anlamına geliyor.
Özetle, bizi ilgilendirdiği kadarıyla durum 'Evrenimiz hologram mı?'dan ziyade, 'Evrenimiz holografik ilkenin önerdiği durumlarla uyumlu mu?'dan ibaret; ki araştırmalara göre cevap 'Evet, uyumlu.'.
Bilimle kalın!
einstein ile evrenin boyut sayisi zamanida katarak 4e cikti, sicim teorisiyle 10 boyutta aciklandi, m-teorisi buna bir hiper boyut daha ekleyip 11 yapti, simdide holografik evren ile 2 boyuta indi. ayni sorunun birden fazla dogru gozuken cozumu varsa bunun tek bir anlami vardir, bulmacada bilinmeyen eksik parcalarin oldugu. gozlem ve deney yetenegimiz artip o eksik parcalari bulmadikca gercegin hangi ilkelere dayandigini bilmemiz mumkun olmayacak. acikcasi kutlecekim dalgalarindan bir umudum var. simdiye kadar hic bilmedigimiz seylerin seslerini duymamiz mumkun olabilir. baska bir big bang in ve evrenin yankilari gibi.
gerçek olan ben miyim? yoksa bu yazıyı okuyan sen mi?
Ne yani ölmüş dedemle chocolate mokka içebilecek miyim