Osman Kurt ile iletişime geçen işçiler durumu anlattıklarında Kurt kendisine şaka yapıldığını düşünerek işçilerin söylediklerini ciddiye almadı ve yüzüğü reddetti. İşçiler ise parası hayır işlerinde kullanılmak üzere yüzüğü bir kuyumcuya sattılar. Osman Kurt'un durumu eşiyle paylaşmasının ardından ise Sibel Kurt yüzüğe kavuşmak istedi. Kuyumcu ile iletişime geçilmesinin ardından ise yüzük 20 yıllık yolculuğunun ardından sahibine geri dönmüş oldu.
Yüzüğü bulan belediye işçisi Sezer Kaleli durumu şu şekilde anlattı.
“Arkadaşlarla kanal tıkandığı ihbarına gittik, kanalı açtık. Kanalın içindeki pisliği dışarı çektik. Ondan sonra arabanın içini boşaltmaya çöplük mevkiine gittik. Arabanın içini boşaltırken altın rengine bir şey gözümüze çarptı. Pisliği döktüğümüz yeri biraz kurcaladık. Bir tane altın yüzük çıktı. Temizleyip baktığımızda Osman Kurt yazıyordu. Araştırdık bulduk. Dedik ki ‘Osman ağabey senin yüzüğünü biz bulduk’. Osman ağabey o kadar zaman geçmiş ki yüzüğü bile hatırlamıyor. Yüzüğü sana verelim dedik. Sahibini bulamasaydık ihtiyaç sahibi birine verecektik. ‘O zaman şekilde yapın’ dedi. Yüzüğü bir kuyumcuya bozdurduk. Parasını ihtiyaç sahipli birine verdik'
Bütün Sivas mıçmış ona..at gitsin..
Bilbo Baggins??
Efendimiz sauron unda yüzüğü ortaya çıktı diye sevinmiştik. Ancak başımıza gelmeyen kalmadı. Bir dağ troll ü olarak mağaramı kaybettim. Duydum ki yurtsuz kalan tüm mülteciler adına "Türkiye" dedikleri bir diyara gidiyormuş. İşte burada bulunma nedenim bu çok hüzünlü bir hikaye bıraktım ardımda ...