En sevdiğimiz yere kurulup, keyifle, saatlerce film izlemek herkesin sevdiği bir aktivitedir. Ama bir de bizim hiç düşünmediğimiz, o filmlerin yapım süreçlerinde karşılaşılan zorluklar ve çekilen sancılar var. Sizin için film çekimleri sırasında planlandığı gibi gitmeyen ve kimi oyuncularda kalıcı hasar, kimi zamansa ömür boyu hatırlayacakları anılar bırakan olayları derledik!
Çekimler sırasında oyuncuların rızasıyla denenen şeylerin yanında bir de ekibin hiç beklemediği ve hazırlıksız yakalandığı durumlar oluyor. Listemizdeyse bu tarz durumları en çıplak haliyle yansıtan on çarpıcı örnek bulunuyor:
Harry Potter serisinin profesyonelliği düşünüldüğünde, oldukça zorlu çekimler yaşanmış olabileceğini tahmin etmek zor değil. Ama bu zor çekimlerden birinde yaşanmış öyle bir kaza var ki bir kişinin hayatının tamamen değişmesine sebep olmuş. Başrol oyuncusu Daniel Radcliffe’ın ilk filmden son filme kadar dublörlüğünü yapan David Holmes, bir uçuş sahnesi provasında büyük bir kaza geçirmiş ve göğüsten aşağısı felçli kalmış. Bu, geri dönüşü olmayan ve David Holmes’un hayatını bir günde tamamen değiştiren kaza, ne mutlu ki David Holmes'un kendini umutsuzluğa itmesine sebep olmamış. Daniel Radcliffe’ın da katkısıyla bir ekip oluşturarak dublör sanatçılarının karşılaştığı zorluklarla ilgili farkındalık yaratmak için röportajlar yaptığı bir podcast serisi hazırlamış.
Slyvester Stallone’un tüm zamanların en iyi boksörü Rocky Balboa’yu canlandırdığı seriyi çoğunuzun nefesini tutarak izlediğini biliyoruz. Bizim montajlanmış ve mükemmelleştirilmiş boks sahnelerine tanıklık ettiğimiz Rocky IV filminin kamera arkasında, Slyvester Stallone’un acısını hiç unutamadığı bir an yaşanmış. Stallone, bir röportajında rol arkadaşı Dolph Lundgren yüzünden finaldeki boks sahnesinden sonra hastaneye kaldırıldığını açıklamış. Aldığı darbe çok ağır gelen Stallone o an çektiği acıyı, “Şiddetli bir araba kazasında göğsünüzün arabanın direksiyonuna çarptığını hayal edin. Öyle bir şeydi!” diyerek tarif etmiş.
1999 yılında çekilen Mumya filminin oyuncu kadrosu ve tüm ekip, çekimler Fas ve Sahra’da gerçekleştiği için kum fırtınaları ve yılanlar dahil olmak üzere birçok problemle uğraşmak zorunda kalmış. Ama çekimler sırasında, kum fırtınaları ve yılanlardan çok daha korkutucu bir şey olmuş… Mumya’da Rick O’connell karakterini canlandıran oyuncu Brendan Fraser, idam sahnesine hazırlanırken ekibin ipi boynuna çok sıkı bağladığını anlayamamış. İp o kadar sıkıymış ve Brendan Fraser o kadar uzun süre dayanmaya çalışmış ki, bir süre sonra nefes alamadığı için bayılıp kalmış!
Teknoloji şu anki kadar gelişmemişken 1992 yılında çekilen filmde, özen gerektiren sahneler için pratik çözümler bulunmaya çalışılmış. Yapım ekibinin bu ‘pratik’ çözümlerinden biri de arı sokma sahnesinde başrol oyuncusu Tony Todd’un yüzünü gerçek arıların sokmasıymış. Günün sonunda Tony Todd bu teklifi kabul etmiş ancak bu kabulleniş yapım ekibine pahalıya patlamış. Todd, kontratına yeni bir madde ekleterek, her arı ısırığına bin dolar bedel biçmeye karar vermiş!
Tüm film boyunca diken üstünde oturmanızı sağlayan Kingsman: Gizli Servis filminin meşhur su altı sahnesini hatırlarsınız. Çoğumuz, o sahneyi muhtemelen paniklerinin çok iyi oyuncu oldukları için o kadar gerçekçi olduğunu düşünerek izlemişizdir. Ama filmin yönetmeni Matthew Vaughn’un açıklamasına bakılırsa durum bundan ibaret değilmiş. Matthew Vaughn, seti ve kameraları yerinde tutmaktan sorumlu bilgisayarın oyuncular su altındayken arızalandığını açıklamış ve özetle, oyuncuların o sahnedeki korku ve paniğinin rol değil, gerçek olduğunu itiraf etmiş.
Son yılların en iyi aksiyon serilerinden biri Labirent, Lousiana’da vahşi doğanın tam içinde çekilmiş. Uzun süreler boyunca orada kalan ekip vahşi doğanın canlılarından da nasibini bir güzel almış. Filmin başrol oyuncularından Thomas Brodie-Sangster orada oldukları süre boyunca devam eden zorluğu, “Günde ona yakın yılanla karşı karşıya geldiğimiz için alınan onca önleme rağmen karşılaştığımız yılan sayısını en fazla dörde indirebildik.” diyerek açıklamış. Ayrıca yapım ekibinin tuttuğu yılan avcıları, sette kolayca ölüme yol açabilecek tam 25 tane zehirli yılan bulmuş!
Yağmur Altında bundan 71 yıl önce çekilen ve klasikler arasında parmakla gösterilen filmlerden biri. İzlemiş olanlarınız, “Yağmur Altında kadar neşeli bir müzikal filminde ne olmuş olabilir ki?” diye düşünüyor olabilirsiniz. Peki size, Gene Kelly’nin meşhur grup step dansı sahnesinde ayaklarının yara bere içinde olduğunu söylesek? Yapım ekibi, üç kişinin senkronize bir şekilde step dansı yapması ulaşılması çok zor bir şey olduğu için bu sahneyi defalarca tekrarlatmak zorunda kalmış. Bu sırada Grace Kelly’nin ayakları ise açık yaralar içindeymiş ve sahnenin aşırı tekrarı, çekim sonunda sakatlığa yol açmış!
Sihirbazlar Çetesi’nde sihirbazlardan birini canlandıran oyuncu Isla Fisher’ın içine zincirlendiği bir su tankından kaçma sahnesinde işler hem onun için hem de yapım ekibi için epey bir sarpa sarmış. Güvenli ve basit bir sahne olacağını düşünen ekip, Isla Fisher’In zincirleri hem ona hem de birbirine dolanınca ne yapacağını bilememiş. Isla Fisher, su tankının içinde boğulma tehlikesi atlatırken, yapım ekibinin eli kolu bağlıymış çünkü Fisher’ı kurtarabilecek tek şey onun tankın içinde panik düğmesine basmasıymış. Isla Fisher, ayağına ve birbirine dolanan zincirlerden kurtulup panik butonuna basana kadar dakikalarca nefesini tutmak zorunda kalmış.
Brad Pitt ve Tom Cruise, vampiri oynadıkları bu filmde düzenli olarak uzun makyaj aşamalarından geçmiş. Vampirlerin yüzündeki çatlak damarları gerçekçi bir şekilde yansıtabilmek için makyaj sanatçıları, Brad Pitt’in ve Tom Crıise’un her makyaj seansında 30 dakika boyunca baş aşağı durmasını sağlamış. Dahası, makyaj sanatçılarının her beğenmediği makyaj, bir 30 dakika daha baş aşağı durmak anlamına geliyormuş!
Oz Büyücüsü’ndeki tarla sahnesinde pıt pıt yağan kar oldukça büyüleyici bir hava yaratır ve izleyenin içini sımsıcak eder aslında. Peki ya size o karın sıradan ve zararsız bir şekilde değil, yapım ekibinin ucuza kaçmak için asbest kullanarak yaptığı bir yapay kar olduğunu söylesek? Biliyorsunuz ki uzun süreler asbeste maruz kalmak solunum problemleri, akciğer hastalıkları ve kansere yol açabiliyor. Bu durum filmin çekildiği 1939 yılında da gayet bilinen bir şey olmasına rağmen, Oz Büyücüsü’nün yapım ekibi işi ucuza getirmek için sadece yapay karda değil, oyuncuların kostümlerinde ve dekorlarda da asbest kullanmış!
Belden aşağısı felç olan David Holmes’ı dublörlerin yaşadığı zorluklar podcast serisi mi umutsuzluktan uzaklaştırmış. Adama bi sormak lazım yalnızken.