Filin Ayakları Sadece Yürümekle Kalmıyor: Sesleri de Hissediyorlar!

Kynsa Fil Parkı'na göre, bir filin ayağının çevresi, omuzlarının yüksekliğinin yarısı kadar. Bu, bir filin yaşını tahmin etmekte kullanılan bir yöntem olabilir, ancak ortalama bir fil ayağı türüne bağlı olarak 40-50 santimetre çapında olabiliyor.

Genel kanı, fillerin beş parmağı olduğu yönünde, ancak tırnak sayıları türe göre değişiklik gösteriyor.

Afrika orman fili ve Asya filinin ön ayaklarında beş parmak ve her birinde beş tırnak bulunurken, arka ayaklarında sadece dört tırnak var. Afrika çalı fili ise ön ayaklarında dört, arka ayaklarında üç tırnağa sahip.

Kanada'daki Guelph Üniversitesi'nden omurgalı morfoloğu Matthew Vickaryous, "Fil ayağının benzersiz yapısı kesinlikle bir ana yenilik olarak düşünülmeli" diyor ve ekliyor: "Fil ayağı aldatıcı bir şekilde karmaşık.

Araştırmalar, fillerin altıncı bir parmağa sahip olabileceğini öne sürüyor.

Bu, ayak yastığının içindeki bir yapıya dayanıyor. Ayak parmaklarının zemine dikey olması ve ayak kemiklerinin düzeni, fillerin aslında parmak uçlarında yürüdüğünü ve bileklerinin veya topuklarının yerden kesildiğini gösteriyor.

Keşfedilen altıncı 'parmak', aslında bir parmak gibi değil, büyük bir kıkırdak kütlesi ve bu, üzerindeki dev memelinin ağırlığını desteklemeye yardımcı oluyor

Filler, ayakları aracılığıyla sesleri de duyabiliyor olabilirler. Büyük kulakları uzak mesafelerden sesleri alabilirken, diğer hayvanlar tarafından oluşturulan düşük frekanslı titreşimlerin filin ayak yastıklarında alınıp, kemik iletimi yoluyla beyinlerine iletilmesi mümkün.

Bunun nedeni, ayaklarının Pacinian korpuskülleri adı verilen reseptörlerle dolu olması. Bunlar, dokunma hissini işleyen beyin bölümüne bağlıdır. Teknik olarak, filler "ayaklarıyla duyduklarında" aslında dokunma duyusunu kullanıyorlar

Ancak bu yöntem ve geleneksel işitme kombinasyonu, seslere dayalı kararlar alabilmelerine yardımcı oluyor.

Araştırmaları inceleyen bir gözden geçirme, yer üstü hoparlörü aracılığıyla çalınan yırtıcı alarm çağrılarının fillerin hızla bölgeyi terk etmesine neden olduğunu belirtiyor.

Aynı ses yer altından iletilince, fillerin orada kaldığı ancak daha yakın bir araya geldiği gözlemlenmiş, bu da ayaklarının ve kulaklarının çevrelerini işlemede ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.

Filler sürekli hareket halindedir ve yiyecek ve su arayışında günde 56 kilometreye (35 mil) kadar seyahat edebilirler. Dört ayakları onları ihtiyaç duydukları yere götürmekle kalmaz, aynı zamanda yolculukları boyunca güvende kalmalarına da yardımcı olur.

Bir Kedi Olsaydın Adın Ne Olurdu?
Köpeğin Seni Ne Kadar Seviyor?

Popüler İçerikler

İki Torunlu Mücevher Kralı 30 Yıllık Eşinden Genç Sevgilisi İçin Tek Celsede Boşandı
ATM’lerde 200 TL Krizi: Fatih Altaylı’dan 5 Bin Liralık Banknot Önerisi
Montella Görevini Bırakırsa A Milli Takım'ın Başına Kim Geçmeli?