Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri Töreni'nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan 'Biz görevde olduğumuz sürece kimse Türkiye'yi tekrar eski baskıcı, yasakçı günlerine geri döndüremeyecektir' dedi. Bu yıl Türkiye'de çok sayıda konser ve festival çeşitli gerekçelerle iptal edilmişti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri Töreni'nde katıldı.
Erdoğan törende yaptığı konuşmada 'Hangi inanca, kökene, meşrebe sahip olursa olsun Türkiye'ye ve Türk kültürüne hizmet eden, katkı sunan herkesin başımızın üstünde yeri vardır' dedi. Sanatçıları arasında ayrım yapan değil, sanatçılarını bağrına basan bir Türkiye anlayışıyla hareket ettiklerini belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Boynunda mahkumiyet kararıyla ebediyete irtihal eden üstad Necip Fazıl'a nasıl hürmet gösteriyorsak, tek parti döneminde hapislerde sürünen Nazım Hikmet'e de sahip çıkıyoruz. Vatandaşlıktan çıkarıldıktan 58 yıl sonra Bakanlar Kurulu kararıyla Nazım Hikmet'e yeniden Türk vatandaşlığı veren biz olduk. Yaşadığı dönemde sırf Kürtçe şarkı söylemek istedi diye adeta linç edilen Ahmet Kaya'nın mezarını ülkemize getirme teklifinde yine biz bulunduk. Eski Türkiye'de ötelenmiş, hor görülmüş hangi fikir, sanat ve spor insanımız varsa hiçbir ayrım yapmadan hepsine kucak açtık. Göreve geldiğimizde ülkemizdeki kültür merkezi sadece 42 iken toplam sayıyı 122'ye çıkardık.'
'Biz görevde olduğumuz sürece hiç kimse Türkiye'yi tekrar eski baskıcı, yasakçı günlerine geri döndüremeyecektir' diyen Erdoğan 'İlhamını bu topraklardan alan, eser üreten herkese destek olmayı sürdüreceğiz. Cumhurbaşkanı olarak attığınız ve atacağınız her adımda yanınızda olduğumu bilmenizi istiyorum' ifadelerini kullandı.
Bunlar kadar şerefsiz ve alçak insan grubu yoktur bu ülkede. Utanmadan "tek parti döneminde hapislerde sürünen Nazım Hikmet'e de sahip çıkıyoruz." diyorlar. Tek parti dönemi dediğin Cumhuriyet ilan edildikten sonraki 1945 yılına dek devam eden süreç. Bu şerefsizler direkt Atatürk'e, bu devletin kurulmasına düşmanlık ediyorlar. Tek parti dönemi dedikleri de sanırsın başka hiçbir siyasi partinin kurulmasına izin yoktu. Aksine tamamen serbestti ama başta Atatürk gibi bir lider varken 22 sene insanlar onun liderliği altında ilerlemeyi tercih ettiler. Mecliste 2. parti ise Atatürk'ün ölümünden 7 sene sonra kuruldu. Ne yapacaklardı peki? Ortada yıkılmış, yok edilmiş koskoca bir imparatorluk varken, birlik beraberlik yerine 30 tane parti ile 2 dünya savaşı altında her kafadan ayrı bir ses çıkarken ülke yönetmeye mi çalışacaklardı? Bunlar gerçekten şerefsizler. Apaçık düşmanlık ediyorlar.
necip fazılın okuduğu mektebin taa amk ateşi bol olsun
ahh gitti iyice kafa😌