'Öncelikle dün (29.08.200) oynamış olduğumuz Fenerbahçe maçında galibiyet hırsıyla gördüğüm ikinci sarı kart ile oyundan atıp takım arkadaşlarımı yalnız bıraktığım için çok üzgünüm.
Buna rağmen galibiyeti alan ve gol yememezlik serimizi bir maç daha uzatan takımımızı ve teknik ekibimizi tebrik ediyorum.
Maç esnasında ikili mücadelede FIFA Oyun Kuralları çerçevesinde hassas olarak olarak tanımlanan bölgeme ve yine hassas bölge olarak tanımlanan yüzüme aldığım darbelerle yere düştüm.
Ben yıllardır profesyonel futbolcuyum, profesyonelliğimden asla ödün vermedim ve asla da ödün vermeyeceğim Fakat sosyal medyada başta kıymetli annem ve kıymetli eşime varana kadar edilen küfürlere, hakaretlere ve tehditlere karşı da susacak, tepkisiz kalacak değilim.
Yıllardır oynadığımız futbol zemininde çokça küfür yemişizdir fakat kamuoyu da takdir eder ki bu olay diğerleri gibi gelip geçecek kadar basit değildir.
Söz konusu hakaret, küfür ve tehdit mesajları kakında adli işlemlerin başlatılmış olduğunu duyurmak isterim.
Öte yandan haddini şana bu paylaşımlara karşı bana desteklerini esirgemeyen başta büyük Konyaspor ve diğer tüm takım taraftarlarına teşekkür ederim.'
Bir insanın ailevi değerlerine haraket edilmesi yanlış ama aynı zamanda yerde olmayan bir durumdan dolayı kıvranıp seninle aynı işi yapan birinin emeğini çalmakta çok ahlaki bir durum olmasa gerek.
Bir sürü şey yazıp sildim. Şu ülkede asla "futbol sadece futbol değil".
Pozisyonda ağır tahrik var ama Valencia'nın bu oyuna gelmemesi gerekirdi. Hakemin kart kararları doğru. Bu futbolun içinde olan bir şey. Eskiden (belki hala) Avrupa maçlarında aleyhimize sıkça yaşanan bir durumdu. Nihayetinde futbolun içinde olan bir şey için insanların annesine, eşine sövmek ahlaksızlıktır. Söveceksen kendisine söv. Kırmızı gören gerizekalıya söv.