“Maçı ilk yarı ve ikinci yarı olarak ikiye bölmek lazım” diye başlayacaktım ama ortada ilk yarı namına bir şey yok ki, nereden nasıl böleceksin bu müsabakayı! Her şey garip, her şey tatsız, neresinden tutsan elinde kalan bir ilk devre oynandı Kadıköy’de... Uzatma tabelasında+45 yazsa; “Ya bu devre hiç olmadı, biz futbol oynamadık arkadaşlar, haydi bir daha deneyelim” deseler yeriydi neredeyse.
İlk yarıdan akılda kalan iki gösteri var sadece... Emenike’yi haftalardır ben de eleştiriyorum ama perşembenin gelişi çarşambadan o kadar belliydi ki. Nijeryalı’yı formsuz olduğunu, ilk hatasında tepki alacağını bile bile oynatmakta ısrar etmek tamamıyla teknik yönetim hatası. Kimse İsmail Kartal’a Emenike’yi unut demiyor ki, dünyanın her yerinde her formsuz futbolcuya ne yapılıyorsa onu yapabilirdi pekala: Biraz kulübede oturtmak. Biraz mental destek. Hepsi bu. Ayrıca Emenike o formayı çıkardıktan sonra tekrar giyip girmemeliydi. O forma Lefter’in, Cihat’ın, Alex’in forması. Formanın değerini bir türlü öğrenemeyen adamın istikameti soyunma odası olmalıydı artık.
Sonra bir garip gösteri daha... Başrolde bu kez 76 milyonun gözü önünde küfürü sıradanlaştıran adam. Hakemler Emre’nin küfürlerine ceza veremiyorsa, RTÜK devreye girsin bari. Çünkü bu adam her sene prime-time’da 2-3 kere sövüyor yahu!