Ev sahibi takım, maçın ikinci periyoduna da Udoh'un pota altından bulduğu 4 sayıyla başladı. Sert savunmasıyla rakibine 6 top kaybı yaptıran Fenerbahçe, Bogdanovic'in üç sayılık basketiyle 15. dakikada farkı 27 sayıya (46-19) çıkardı. Real Madrid son bölümde oyunu yavaşlatarak 14 sayı üretirken, sarı-lacivertli ekip, Kalinic ile sayılar bularak ilk yarıyı 54-29 önde tamamladı.
İlk yarıda rakibine 25 sayı üstünlük sağlayan Fenerbahçe, ikinci yarıya daha kontrollü başladı ve hücum süresini sonuna kadar kullanarak sayılar üretti. Datome ve Ali Muhammed ile hücumda etkili olan ev sahibi takım, Bogdanovic'in üç sayılık basketiyle 29. dakikada farkı 30 sayıya (74-44) çıkardı ve üçüncü periyodu 76-48 önde geçti.
Bu maç ile ilgili yazılacak çok şey var aslında.Vesely olmadan seri öncesi çoğu kişi real fenere acımaz diyorlardı.Hepsine sarunas jasikevicius'un şu sözünü hatırlatıyorum '' asla obradovic'in aleyhine iddiaya girmemelisiniz''. 1oo sayı atıp 22 sayı farkla kazandığımız galibiyeti kime karşı elde ettik biraz da ondan bahsedeyim; geçen sene mücadele ettiği 4 turnuvada da şampiyon olan (bunun içinde son avrupa şampiyonluğu apoleti de var) son 3 sezon finalisti,17 final ile en çok final oynayıp 9 kez ile en çok şampiyon olan takım. Ayrıca dünya spor tarihinin belki de en antipatip takımıdır bu real madrid basketbol takımı.Başta nocıonı,fernandez ve reyes'in o çaresizce bakışları ayrıca ayrı bir taşak konusudur benim için. Yorumlamam bu kadar.Obra ve öğrencileri sizler herşeyin en güzeline layıksınız.Yolun sonu berlin ve şampiyonluk olsun.Allah yolunuzu açık etsin.
Bakınız sayın başkan. Obra gibi bir hoca getirip takıma müdahale etmediğinizde işte böyle başarıların geliyor. Lütfen futbol takımınada iyi bir hoca getirip takıma müdahale etmeyin. Tebrikler Fenerbahçem...
gs'li olarak helal olsun diyorum.. kupa gelsin bu sene Türkiye'ye..