Fazlasıyla Sağlıklı Besleniyorsanız Dikkat! Dünyanın En Sinsi Hastalıklarından Ortoreksiya Nervozaya Yakalanmış Olabilirsiniz!

Sanayileşmeyle birlikte artan tüketime yanıt olarak hızlanan üretim, başta gıdalar olmak üzere tüm malzemelerde kolaycılığa ve hilelere yol açtı. Sentetik ve kimyasal ürünlerin insan sağlığına zararlarının ortaya çıkmasıyla birlikte sağlıklı besinler ve organik ürünlere yönelim başladı. Tam olarak bu nedenle Instagram’da her on kişiden birinde gördüğümüz ve tüm dünyayı sardığına şahit olduğumuz ‘temiz yeme/sağlıklı beslenme/organik tüketme’ hareketi hızla yükseldi.

Salatalar, şekersiz tatlılar, glutensiz ekmekler, yeşil smoothie’ler, matcha’lar, buğday çimleri…

Her an yepyeni bir tarifle karşılaşıyor; bir öncekinin sağlıksız olduğunu öğrenerek rafa kaldırıyoruz.

İyi olduğuna inandığımız bu yaşam tarzı nevrotik hale geldiğinde de ortaya çok büyük bir sorun çıkıyor: Ortoreksiya Nervoza…

En basit tanımı ile sağlıklı yeme takıntısı bozukluğu olan ortoreksiya nervozada, kişi sağlıklı besinlerin olmadığı ortamlarda kendini günlerce aç bırakır.

Hem ürünleri alırken hem de hazırlarken takıntılı bir şekilde en ince ayrıntısına kadar dikkat etme, inceleme gibi semptomlarla başlayan bu bozukluk bir süre sonra sağlıksız olduğu düşünülen yiyeceklerin bulunduğu ortama girememe, nefret ve tiksinti duyma, aşırı strese kapılma gibi noktalara ulaşır.

Takıntılı derecede düzenli ve değişmeyen belirli bir yeme çizelgesiyle ortaya çıkar ve tek yönlü beslenmeye kadar gider.

Brokoli çorbasının ve haşlanmış patatesin sağlıklı olduğuna inanan kişi, brokoli ve patatesi başka bir şekilde tüketmez; diğer pişirme ya da hazırlama yöntemlerinin tamamen sağlıksız olduğunu düşünür. Hatta farklı pişirildiğini gördüğünde aşırı strese ve öfkeye kapılabilir.

Yeme düzenlerindeki olumsuz bir değişiklik, bu bozukluğa sahip kişiyi ölüm diyetleri ile egzersiz süreçlerine sokabilir.

Yiyecek alımları kısıtlandığı için vücut olumsuz yönde etkilenir. İyileşmek için başladığı diyetler kişinin hayatına mal olabilir.

Sağlıklı olmak için başlanan diyetler, takıntıya yatkın olan insanlarda bu tip bir bozukluğu tetikleyebilir. Mükemmeliyetçilik, yüksek anksiyete ve aşırı kontrollü olma da etkilidir.

Sürekli ne yiyeceğini planlayan ve sağlıklı beslenmeyi her şeyin önüne koyan bu bozukluğa sahip kişi, çoğu yiyeceğin sağlıksız olduğunu düşünür; paketli olan her ürünü ayrıntılarıyla inceler; giderek azalan miktarlarda sağlıklı beslenir ve sürekli bu konuda bilgi almayı arzular.

Benlik saygısı, ruhsal arınma, kontrol için zorlama, güvensizlik korkusundan kaçma gibi pek çok psikolojik faktör tarafından yönlendirilen bu bozukluk sosyal anlamda yalnızlaşmaya da yol açar.

Kalitesiz ve sağlıksız yiyecekleri yiyemeyeceğini düşünen kişi hiçbir yere gitmez, iş hayatına önem vermez, sosyal ilişkileri zayıflar, zevklerini geri plana atar ve bu nedenle de yalnızlaşır.

Zihnin sürekli sağlıklı beslenmeyle meşgul olması, hastalanma korkusu, şiddetli kısıtlamalar ve anksiyeteyle kendini gösteren ortoreksiya nervoza yaşam kalitesini bozar.

Tedavi edilmediği takdirde ölümcül etkilere sahip olan bu bozuklukta en önemlisi tabii ki erken teşhistir. Doktor, psikolog ve diyetisyen yardımıyla kişi kurtulabilir ancak önemli olan zihnin değişmesidir. Çünkü sağlıklı beslenme ile yeme bozukluğu arasındaki o ince çizgi hiç fark edilmeden aşılabilir.

Büyüklerimizin de dediği gibi; her şeyin fazlası zarar, yapmayın...

Popüler İçerikler

Kızılcık Şerbeti Yapımcısından Müjdat Gezen'in Olay İddiasına Sert Yanıt!
Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan 'Audi A8' Savunması: 'İhtiyaç'
Araştırma: Türkiye'de En Çok Hangi Yemekler Sipariş Ediliyor?
YORUMLAR
Pasif Kullanıcı
07.08.2018

Seçimlerine saygı duyuyorum ama abi zaten bir kere geliyoruz bu dünyaya şu saçmalıklarla neden zehir ediyorsunuz ki hayatı? Dilediğince yaşa, ye iç işte niye kasıyorsunuz bu kadar? Sağlıklı olmak isteyen spor yapsın yok detoks suyuymuş, karbonhidratsız yaşammış, 3 beyaz-un şeker tuz olmayacakmış falan filan. Bence bu beslenme şekli bizimkilerden daha sağlıksız ama yine de siz bilirsiniz..

08.08.2018

Aslında insanların neden böyle beslendiğini bir cümlen ile açıklıyorsun ' zaten bir kere geliyoruz bu dünyaya' diyerek. Sonuçta dediğin gibi bir defa geliyoruz onda da güzel sağlıklı bir yaşam sürmek istiyorlar. Yaşları 40 ı geçtikten sonra kolestrol, diyabet, kalp rahatsızlıkları ile kalan günlerini hastanelerde veya ilaçlara bağımlı olarak geçirmek istemedikleri için.Abartılara ben de karşıyım ama genel olarak hayatından şeker gibi gıdaları çıkarmış insanları destekliyorum. :D

07.08.2018

Merak etmeyin Türkiye'de bu hastalığa yakalanmanız zor.Zira açlık sınırı altında gelirle yaşıyoruz.

07.08.2018

bok yiyin

09.08.2018

Amin

TÜM YORUMLARI OKU (8)