Sevgili dostlar herkese selamlar,
Bu yazımda yine bir anlam yolculuğuna çıkalım dedim. Bu defa durağımız, fazla kiloların sadece bedenimize değil, beynimize de olan etkileri üzerine olacak. Hani şu meşhur “Bir gram et bin ayıp örter!” cümlesi var ya, gelin görün ki, mesele sandığımızdan çok daha derinlere iniyor.
2009 yılında, Karolinska Enstitüsü’nün koridorlarında bir yankı duyuldu: “Fazla kilo, beynimizin gri maddesini eritiyor!” Beynin düşünen, karar veren bölgesini temsil eden bu gri madde, tıpkı bir sahilin eriyen kumları gibi yavaş yavaş yok oluyordu. Ahh, hüzün dolu bir gerçeği kabullenmek ne zor! Hani bir gram et bin ayıp örtüyordu? Bildiğin beyni eritiyor!
Daha da trajik olansa, Harvard Tıp Fakültesi’nin soğuk duvarları arasında yankılanan bir başka çalışmaydı. Obez bireylerin Alzheimer hastalığına yakalanma riskinin tam yüzde 42 daha yüksek olduğu söyleniyordu. Bu, fazla kiloların sadece belimizi değil, beynimizi de tehlikeye attığını haykıran acı bir gerçek işte bizlere! Varsa yakınınızda birinin Alzheimer’lı ebeveyni anlarsınız ne demek istediğimi!
Biraz daha derine inelim mi? 2014 yılında, Londra Üniversitesi’ndeki bilim insanları, fazla kilo ile depresyon arasındaki karanlık bağı araştırdı. Ve sonuç, obez bireylerin depresyon riskinin yüzde 55 daha fazla olduğunu söylüyordu. Fazla kilolar, beynimizin kimyasını bozarak ruhsal dünyamızı alt üst ediyordu. Beden-zihin-ruh bir! Dahasını söylemeye ne gerek? Soner Yalçın’ın Kara Kutu kitabında yazdığı gibi 2000 yılından 2018 yılına kadar ülkemizde antidepresan kullanımı 11 milyon kutudan 55 milyon kutuya çıkmış. 2023 yılında 63,5 milyon! Cirodaki artış ise bir yılda %89. Değer mi bir gram etin örttüğü ayıp için bu kadar yemeye? (Görseli iletiyorum)
Elbette, son dönem anekdotlar da bu hikâyenin bir parçası olmalı. 2015 yılında Yapay Zekâ ve Sağlık Teknolojileri Konferansı’nda, beyindeki yaşlanma süreci üzerinde duruldu. Vücut kitle endeksi yüksek olan bireylerin beyin yaşı, fiziki yaşlarından tam 10 yıl daha ileri çıkıyordu. Obezite, bedenimizde kilo gibi görünürken, beynimizi adeta bir çınar gibi eritircesine yaşlandırıyordu.
Ah dostlar, bu rakamlar yalnızca soğuk istatistikler değil. İnsan istatistiki verilerin bir rakamı olmaktan büyük! Bu, bize beynimizi koruma çağrısı! Fazla kilolar, görünüşümüzün ötesinde, ruhumuzu ve aklımızı karartan birer gölge gibi üzerimize çöküyor. Kilonun nedeni görmezsen de ömür boyu hayatının tadını kaçırıyor!
Gelişen bedenlerimizle birlikte, zihinlerimizi de diri tutalım. Dengeli beslenelim, hareket edelim, sağlığımız için bir adım atalım. Çünkü beynimiz, bizim o en değerli varlığımız, en özgün aynadaki görüntümüzdür. Evrende bizi biricik yapan, sevdiklerimiz için tanıdık yapan şey beynimiz, benliğimiz…
Unutmayın, her bir lokmada bizi yaşatan ya da bitiren bir hikâye yatıyor olabilir. Bu hikâyede başrolün kendimiz olduğunu hatırlayarak yola devam edelim. 🌿🧠💫
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio