Ön sıralarda oturan iki çok bilmiş 'Yok açık biçim, yok efendim 4. duvar, tamam biz biliyoruz bunları..!' der gibi birbirlerine baktılar -Ya da bana öyle geldi!-. Yüzlerindeki bilmiş ifade bir meddah, bir soytarı, bir de Goethe ve diğerlerini görünce buharlaşıverdi - Evet, evet katı olan her şey buharlaşıyor! Ama buna şu anki yüz ifadeniz dahil değildir sanırım-.
Sürprizlerle dolu ve eğlenceli bir oyun. Bir yanıyla çok tanıdık ve bizden, bazı yönlerden de yabancı. Bu yabancılığın bir tür gizem olarak kavranması da amaçlanmış demek yanlış olmaz sanırım. Tanıdık kısımsa özellikle hoş bir meddahlık ve taşlamalarla süregidiyor. Klasik olanla, geleneksel olan arasındaki olası uyuşmazlık oyunun kendi dili içinde erimiş. Sadece bu yönden bile görmeye değer!