Bugün size ilham verecek bir kadının hikâyesini anlatacağız; biri dört günlük olan dört çocuğuyla terk edildikten sonra gündeliğe gitmeye başlayan ve sonunda azmiyle kendi temizlik şirketini kuran Fatma'nın hikâyesi bu...
Medyascope'tan Büşra Cebeci'nin görüştüğü bu müthiş kadın hakkındaki ayrıntılara yakından bakalım...
Not: İlk görsel dışındakiler temsilidir, Fatma ya da ailesiyle herhangi bir ilgisi yoktur.
Medyascope’tan Büşra Cebeci’nin görüştüğü Fatma, bir gecekonduda yaşıyordu. Biri henüz dört günlük olan dört çocuğuyla yapayalnız kaldı, borçlardan dolayı bakkal ekmek bile vermedi, utandığı için komşularıyla irtibatı kesti. Üç ay sonra eve dönen eşine tepki gösterdi, geçmişe sünger çekerek çalışmaya karar verdi ve kadınların ne kadar güçlü varlıklar olduğunu herkese kanıtladı. En çok da kendisine!
Eşi tarafından dört çocuğuyla birlikte terk edildikten sonra içinde bulunduğu durum anlaşılmasın diye komşularıyla görüşmeyi bırakan 45 yaşındaki Fatma, o günlerin kendisi ve çocukları için çok zor geçtiğini şu sözlerle anlatıyor: “Kaç defa ‘Yemek ha pişti, ha pişecek’ diye diye çocuklarımı aç uyuttum.” Güzel yürekli bir komşusunun durumu anladığını ve bahaneyle sürekli erzak getirdiğini aktaran Fatma, kaçak elektrik kullanmanın yolunu da aynı komşusundan öğrendiğini ifade ediyor.
Fatma’nın eşi evi terk ettikten üç ay sonra döndü ancak yine işsizdi. Bebeğini sürekli götürdüğü doktora durumu anlatan bir mektup yazdı ve iş istedi. İnsanlığın ölmediğini, iyiliğin hâlâ içimizde olduğunu kanıtlayan doktor hastane yönetimi ile görüştü ve Fatma ameliyathanede çalışmaya başladı. İlk kez evine ekmek getiren Fatma’ya hem eşi hem de eşinin ailesi tepki gösterdi. Destek görmediği gibi bir de can sıkıcı söylemlerle karşılaştı, “Çalışmaya başladın, yüzümüzü eğdirdin” sözlerine rağmen önüne bakmaya ve yoluna devam etmeye karar verdi. Rahatsızlanarak ayrıldığı işinin ardından apartmanlarda merdiven silmeye, Kur’an kursundaki hocaların yardımıyla evlere temizliğe gitmeye başladı. İşlerine sıkı sıkı sarılan Fatma eşinin borçlarını ödedi ve herkese ders olacak şu sözlerle o günleri hatırladı: “İyi ki de hiçbir şey vermediler bana, iyi ki de her şeyi kendim yaptım da onlara minnet borcum olmadı.”
Evlendiği ilk dönemlerde çalışmayı aklının ucundan bile geçirmediğini anlatan Fatma, kız çocuğu olduğu için okutulmadığını şu sözlerle ifade ediyor: “Bırak şimdi çalışmayı, küçükken kız çocuğu olduğum için okuma yazma öğrenmeye bile hakkım yoktu. Babamdan çok, amcamın sözü geçerdi bizde.” Çalışma hayatına girmesiyle birlikte özgüveninin yerine geldiğini de gururla anlatıyor.
Yıllarca temizliğe gittikten ve sigortasız bir şekilde çalıştıktan sonra bir temizlik şirketinde işe başlayan Fatma, şirketin el değiştirmesiyle birlikte işten ayrıldı ve yanına birkaç arkadaşını da alarak evlere temizliğe gitmeye başladı. KOSGEB’in desteğini öğrendikten sonra projesini yazdı, resmi olarak iş yerini açtı, reklam bastırdı ve kısa sürede taleplere yetişemeyecek hale geldi. Ailesinin, eşinin desteğini almadan zafere ulaşan ve ailesi için bir hayat kuran Fatma, kimseye öfkeli değil… Ama sitemli olduğu şu sözlerinden belli elbette: “İyi ki onlardan tek bir şey almadım da bana hakları geçmedi. Üç gün çalışıyorsam beş gün geziyorum. Ne bir ev aldım ne bir yatırım yaptım. Çalışıyorum, çalıştığımı harcıyorum. Çocuklarımın bir dediğini iki etmiyorum. Ben çok yalnız kaldım ama imkanım el verdikçe bugün yetişebildiğim herkese yetişmeye çalışıyorum.”
Herkese örnek olması dileğiyle...
demekki bundan sonra kendimizi boşlukta hissettiğimizde dört çocukla ortada kaldım gibi saçma bir cümle kurmayacağız. iyi ki pes etmedin. iyi ki canım kadın çok başarılı mutlu ve sağlıklı bir hayatın olsun
kaç yaşında doğurmaya başladın da 24 yaşında 4 çocuğun var yolunda gitmeyen bir evlilikte 4 çocuğu nie doğurdun? çalışmaya başladın destekçinde yok ama sen temizliğe gitmeye başladın naptın 4 çocuğu sırtınamı bağlayıp işini gördün ve iş verenlerde bunu onayladı öylemi ? buraya kadar başardın da o işsiz kocayı geri eve alıp ailesiyle beraber seni yermelerine de göz yumdun ha nie ? gururla bahsettiğin başarı öykünde yüzünü saklamak nie ? durumu farkedip sana yardım eden kaçak elektriği öğretti ve sen herkesin kesesinden gasp ettin bundan da gurur duydunmu komşun kiranıda ödedimi vs vs başarı öyküsü anlatayım derken batıosunuz haberiniz yok bari biraz destekli atın
4 çocukla seni 3 ay yalnız bırakmış birde onun borçlarınımı ödüyorsun ben çoktan s..tri basmıştım..