Depremle ilgili o kadar çok şey yazıldı ki aslında insanların acılarını tekrar deşmek istemezdim. Ayda’nın babasının kucağında hastane çıkışı yalın ayaklarını görünce duyduğum sızının tarifini ve “nereye gidiyoruz ey insanoğlu”nu sorgulayana kadar…
Depremle ilgili o kadar çok şey yazıldı ki aslında insanların acılarını tekrar deşmek istemezdim. Ayda’nın babasının kucağında hastane çıkışı yalın ayaklarını görünce duyduğum sızının tarifini ve “nereye gidiyoruz ey insanoğlu”nu sorgulayana kadar…
Bu yardımlar Covid-19 pandemisinin sıkıntılarını yaşarken depremin biz insanları kenetliyor hissiyle sevindirdi beni bir an... Keşke her şey öyle olsaydı... Önce farklı kuruluşların yardımlarında kendi logolarını reklam aracı olarak kullanmaları başladı. Hatta bir gün rastladığım bir olay yazıklar olsun bu kadar düşmüş olamayız dedirtti.
Kuruluş amacı doğal afetzedelere ve muhtaçlara yardım etmek olan bir kurumun bir üyesi herhalde asli görevinin yardım etme olduğunu unutmuş olacak ki yardım ettiği kişiye yardım eden kurumun orta kademe yöneticisinin ismini tekrarlattırıp ne yardımlar yapacağını videoya çekerek sosyal medya üzerinden paylaştı!!! Üstelik sözüm ona orta kademe yönetici de bunu marifetmiş gibi alıp sosyal medyasında yayınladı ve bir de üstelik insanlardan bunu beğenmelerini beklercesine bir eda ve bakın biz nasıl da yardım ediyoruz aferin bize hadi siz de bizi beğenin tavrı ile…
Yardım amacıyla kurulan kuruluşlar ister kamuya ait ister özel sivil toplum kuruluşları olsun amacı zaten “yardım etmek”tir. Yardım etmek onların asli görevidir. Bunu marifetmiş gibi gösterip bir de sosyal medyadan yayınlamak, yardım ettiği insanları duygusal olarak rencide etmek de ne oluyor? Birçok hayırseverin yaptığı bağışlarla götürdüğünüz yardımları kendinize reklam malzemesi yapamazsınız.
Depremden kurtulurken elini tuttuğu o KAHRAMAN’ın fotoğraf karesi hepimizin yüreğine ve zihnine kazındı. 91 saat enkaz altında bekleyen Ayda’cık ordan kurtarılırken anneciğini de bırakmıştı orda... Küçücük yüreği ile sanki biliyordu… Kurtarılırken geriye dönüp ANNE diye seslenirken annesinin orda kaldığını...
Hastanede annesi için “işe gitti dönecek” derken bile sanki kendi yüreğinin bildiğini bastırıyordu o hüzünlü gözleriyle… Hastane kapısına yığılan onlarca köfte siparişi en azından Ayda için tamam burada dürüstüz galiba en azından AYDA konusunda şov yapmıyor kimse diye düşündürttü. Ta ki babasının kucağında hastane çıkışında yalnız başlarına çıkarken. Küçücük çorapsız ayakları üşümüyordu belki de Kasım soğuğunda… Hayat onu çok küçük yaşta insanların şov içeren yardımlarıyla tanıştırmıştı...
Maalesef ne evde bekleyen annesi ne de hastane çıkışında hiç kimse yoktu yanlarında… Depremin ilk anlarında bile sosyal medyada eğlenirken ki görüntülerini paylaşan insanlar vurdumduymaz veya duyarsız diye linç edilirken, şov amaçlı yardım edenler aslında kendi reklamlarını yapmak için duyarlı imiş gibi görünenlere ne demeli...
Tabi ki orda yüzlerce isimsiz kahraman ve depremde gerçekten canla başla çalışan o CESUR YÜREKLER sizlere sonsuz minnettarız. Ama artık zor durum yaşandığında oraya gitmeyi ve yardım etmeyi bir reklam fırsatı olarak gören ey logolarını kullanan, ey isimlerini yardım edilen kişiye söyletenler sizlerin duyarsız insanlardan farkınız yok bana göre. Yardım edilecekse yardım edilen rencide edilmeden, sağa sola minnet edilerek yardım edilmez. Gösteriş için de yardım edilmez.
Sahi Ayda’nın hastanede çıkarken neden ayağında çorap veya patik yoktu? Babası yaşadığı acıdan ne yaptığını bilmiyor, ayakta zor duruyordu. Hastane çıkışında kimsecikler de yoktu. Peki Ayda’ya çorap giydirecek bir hemşire, bir hastabakıcı hastanede bunu akıl edecek kimse de mi yoktu? Ayda güzel bakışlı Ayda hakkını bize helal et emi... Sen 91 saat kurtarılmayı sessiz sedasız uslucuk bekledin. Ama biz sana layık olamadık... Umarım hayat sana tüm güzellikleri verir ve bundan sonra her şey güzel yüreğin gibi güzel olur…
Ayda üzerinden şov yapan sizlersiniz. Babası gazetecilerle görüşmek istememiş. İnsanlar hayatlarını yaşamaya devam etmek, acılarını kendi içlerinde yaşamak istiyorlar. Rahat bırakmayanlar sizlersiniz bu içeriklerle. Yok Ayda'nın çorabı yokmuş da yok bilmemneymiş de. Yeter artık düşün yakasından 3-5 yaşında çocukların. Kameralarınızı bu felakete sebep olan kişilere yönlendirin. Yettiniz.
Ayda enkaz altında kaldığı için dolaşım sisteminde bir sıkıntı oluşmuş bu sebeble doktorlar çorap giydirilmemesi gerektiği söylenmiş.
AYDA İYİ BABASI İYİ KİMSEYİ İSTEMEMİŞ ADAM ÇIKARKEN ÇORABI BİLEREK GİYDİRMEDİLER ADAMIN DURUMU GAYET İYİ ŞUNU ARTIK BİR ÖĞRENİN YA