Fatih Altaylı, 500 TL Banknotun Neden Basılmadığını Açıkladı!

Uzun süredir 2000 TL'nin satın alma gücündeki düşüşle beklenen 500 ve 1000 TL'lik banknotlar gündemden düşmüyor. Birçok gazeteci ve iş insanı da konuya dahil olurken bir yorum da gazeteci Fatih Altaylı'dan geldi. Altaylı, 500 TL'lik banknotun neden basılmadığını açıkladı.

2021 sonlarında yükselen enflasyonla gündeme gelen, 2022'de sıklıkla beklenen 500 ve 1000 TL'lik banknotlara piyasada ihtiyaç hissediliyor.

Merkez Bankası konusunda uzman ekonomistler, 200 TL'nin emisyon hacmi ve alım gücüne yönelik değerlendirmelerinde 500 ve 1000 TL'lik banknotların basılması gerektiğini düşünüyor.

Son günlerde banknot tartışmasına ekonominin dışında da birçok isim dahil oldu.

500 ve 1000 TL'lik Banknot Tartışmasına Özgür Demirtaş'tan Sonra Ersan Şen ve Hadise'nin Eski Eşi de Girdi

Fatih Altaylı da YouTube yayınlarında sıklıkla ekonomiye değinirken, 500 TL'lik banknotun neden basılmadığını da açıkladı.

Moral etkisiyle psikolojik olarak enflasyondaki yüksekliğin hissedilmemesi adına olduğunu belirten ayrıca Altaylı, kredi kartı kullanımını teşvik ederek, kayıt dışı ekonomiyi küçültmek amacı taşıyabileceğini de belirtti:

Bugün ekip arkadaşlarımızla İstanbul’un ortalama bir lokantasına yemeğe gitsek ortalama en aşağı 5-6 bin TL para veririz. Napıcaz, böyle para mı vereceğiz. O yüzden kredi kartını kullanırım. Belki kredi kartını kullanmayı teşvik etmek ve ekonomiyi kayıt altında tutmak için yapıyorlar, bilemiyorum.

Simit hesabı!

Sosyal medyada da son günlerde gündem olan 200 TL'nin simit üzerinden alım gücündeki hesaba Altaylı, 'Birisi sosyal medyada yazmış. ‘200 lira çıktığında bugün 20 simit, o zaman 200 simit alınıyordu.’ Yanılıyor. O zaman 50 kuruştu. 400 simit alıyorduk. Bugün 200 simit alıyor ki seçime kadar ertelenen simit zammı ile! Seçimden sonra 20 simit de alamayacak. 12-13 simit alacak' yorumunu yaptı.

"İktidarın görmemesi mümkün mü?"

Altaylı büyük banknotların basımı için, 'Bunu biz görüyoruz, o bu görüyor, iktidarın görmemesi mümkün mü? Yapmıyorlar, yapmak işlerine gelmiyor. Çünkü o günkü 200 lira seviyesinde bir para basmak istesen bugün 5000 liralık banknot yapmak lazım' ifadelerini kullandı.

Altaylı maaş ödemelerinde de banknotlar için 'moral etkisi' de derken şunları söyledi:

Şimdi emekli maaşı 10 bin lira. Bankaya maaş almaya gidiyorsun 2 tane para veriyorlar eline. Al güle güle kullan. Bunun elbette moral etkisi var. Bakarsın fenalık geçirirsin, 2 para aldım diye. Asgari ücret 3 para, hadi 4 de. Öğretmen maaşı 4 para… Tabii ki o yüzden yapmıyorlar. Ama ne oluyor, herkes cebinde yeniden dolar taşıyor.

En basit ödemelerde dahi banknotların çok yer kaplamasını da Altaylı şöyle anlattı:

 İstanbul’da otopark parası 400 TL. Nasıl olacak bu iş? 10 dolar verdiğinde işin oluyor da öbürü olmuyor. Bir insan kaç tane 200 lira taşır cebinde? Cebim şiş geziyorum ama sabah çıkıyorum akşama kalmıyor.

Fatih Altaylı'nın yorumları burada.

Popüler İçerikler

Teğmen Ebru Eroğlu İle İlgili Skandal Karar: Küfür ve Taciz İfade Özgürlüğü Sayıldı
Demet Akalın 'Laiklik' Açıklamasıyla Gündem Olan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'e Ateş Püskürdü!
Arkeolog Muazzez İlmiye Çığ 110 Yaşında Yaşamını Yitirdi
YORUMLAR
15.02.2024

Efsunlanmış kitleleri önünde imajları sarsılır şimdi. Seçimden sonra yaparlar. Bahane de hazır "Karşim Japonya'da da 1000 liralık paralar var"

15.02.2024

Weimar Cumhuriyeti’ndeki enflasyona merak eden arkadaşlar bakabilir. Alışveriş çantaları dolu paralarla dolaşıp bir iki ekmek alındığı zamanlar . Savaş arası Almanya’da sol - sağ kutuplaşması, aşırı sağın yükselişi , sosyal demokrasinin can çekişmesi , Alman Markı’nın şoke edici değer kaybı , yaşam pahalılığı. Evet AKP , 2002’den beri tek başına iktidarda. Tek başına iktidar olan bir partinin hiperenflasyonu ve kuralsız fiyat artışlarına seyirci kalışı ekonomistlerin, siyaset bilimcilerin ve sosyologların incelemesi gereken bir konu. (1-2)

15.02.2024

Enflasyonu 3 haneli yaşıyoruz. İçtiğimiz yerel içecekler AB üyesi ülkelerdeki fiyatlarla yarışıyor hatta onlardaki fiyat düzeylerini solluyor. Sıfırlar atılmıştı. Artık birisi geri geldi. TL , müthiş bir değer kaybetti. Devalüasyonu yaşıyoruz. Uyanmayanlar var. Beni İHA , uzaya gönderilen astronot bla bla bla ilgilendirmiyor. Satın alma gücümüzdeki feci çöküş ve dışarıda yaşamın tahammül edilemez pahalı ve adaletsiz seyretmesi , bir kalkınamama problemi yaşadığımızı çok net gösteriyor. Ha bu işte kamu çalışanları rahat mı ? Bence çoğu kebap gibi yaşıyor. Gelişmiş bir ülkede olsak kamu sektörü çalışanının %90u yıl bitmeden kapının önüne konurdu. Performans ve liyakat sorunu çok ama çok kronik. (2-2)

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ