Farklılıkları Yüzünden İnsanların Önünde Sergilenen 'Sirk Ucubelerinin' Dramatik Hayat Hikayeleri

Tuhaf gelse de bir dönem Amerika'da çok yaygın olan bir şeydi insan sirki. Asıl tabiri ile 'ucubeler sirki'. Fiziki deformasyonları ve hastalıkları yüzünden farklılıkları olan kişilere verilen isimdi o zamanlar ucube. Ucubeler sirki, dünya çapında turnelere çıkacak kadar popülerdi bir dönem. İnsanlar onları görmek için adeta can atıyordu. Acı ama gerçek...  Hayatını ucube sirklerinde çalışarak geçiren 10 kişinin üzücü hayat hikayesini sizin için derledik. Okurken hem üzülecek hem de hayretler içinde kalacaksınız.

Bunu söylemek bile oldukça utanç verici ama bir zamanlar insanların, fiziksel deformasyonu olan bazı kişileri izlemek için para ödeyip sıraya girdiğini biliyor muydunuz?

Şimdi olsa yer gök inlerdi ama ne yazık ki bir zamanlar sirk ucubeleri denen insanlar vardı, ve bir sürü insan da onları izleyebilmek için uzun mesafe yolculuk yapmayı bile göze alıyordu.

Şimdi size gerçekten yaşamış olan ve sirkte çalışmış olan 10 insanı tek tek tanıtacağız.

Hazırsanız başlayalım.

1. Minyatür Adam Charles Stratton -Sahne Adı ile 'General Tom Thumb'

Charles Stratton, 1838 yılında dünyaya geldiğinde gayet sağlıklı bir çocuktu. Birkaç ay boyunca da aslında her şey normaldi ta ki doktorlar bebeğin artık büyümediğini fark edinceye kadar.

Charles 4 yaşına geldiğinde boyu sadece 63 cm idi ve daha fazla da uzamadı. 1800'lü yıllarda böyle bir insanın hayatının çok zorlu geçeceği düşünülürdü ancak Charles için tam tersi oldu.

Charles'ın hayatı, onun için dönüm noktası olan Phineas T. Barnum'la tanışmasıyla tamamen değişti.

Barnum, bu minik ama iyi gözüken adamdaki potansiyeli hemen fark etmişti. Öyle ki ona bir sahne ismi bile taktı: General Tom Thumb!

General Tom Thumb ve Phineas T. Barnum tüm Amerika'yı kapsayan bir turneye bile çıktılar. General Tom Thumb'u izlemeye gelenler arasında Kraliçe Victoria ve Abraham Lincoln de vardı.

Bu minyatür adamı görmek için herkes sabırsızlanıyordu.

Bu arada Barnum, boyu 81 cm olan bir kadını (Lavinia Warren Bump) sirkte çalıştırmak üzere işe almıştı. Charles görür görmez ona aşık oldu ve kısa bir süre sonra ikili evlendi.

1863 yılında yaptıkları evlilikleri magazin basınının en önemli malzemesi olmuştu. Dünya çapında tam 3 yıl sürecek bir turneye çıktılar.

1883 yılında Charles Stratton hayatını kaybedene dek mutlu mesut yaşadılar.

2. Dört Bacaklı Kız Myrtle Corbin

4 bacaklı kız olarak bilinen Myrtle Corbin 1868 yılında çok nadir görülen bir anomali ile doğdu.

Vücudu kafasından göbek deliğine kadar gayet normaldi. Fakat aşağısı oldukça farklıydı.

Myrtle Corbin'in 2 adet pelvisi, 2 adet cinsel organı ve 4 adet bacağı vardı. Ve görünen o ki birbirinden tamamen bağımsız çalışan iki sindirim sistemi de vardı. Öyle ki, bir tarafı ishalken, diğer tarafı kabız olabiliyordu.

Bu birçoğu için oldukça etkileyiciydi.

Myrtle Corbin 13 yaşına geldiğinde, Barnum'un insan sirkine katılmaya karar verdi.

Sahnede ilk başta gayet normal görünen bir genç kızken, eteğini kaldırdığı ve bacaklarını gösterdiği anda seyirciyi şoke ediyordu.

Myrtle Corbin 19 yaşına geldiğinde evlendi ve 1 yıl sonra doktor kontrolünde sol tarafının hamile olduğunu öğrendi.

İlk hamileliğini kürtaj ile sonlandırmak zorunda kalan Myrtle Corbin şov dünyasını bıraktıktan sonra 4 sağlıklı çocuk dünyaya getirdi.

60 yaşında ise hayata veda etti.

3. Koca Ayaklı Kadın Fanny Mills

Aynı zamanda 'Ohio Koca Ayak Kızı' olarak da bilinen Fanny Mills'in belinden yukarısı son derece normaldi. Ayakları ise anormal derecede büyüktü. 

Öyle ki çorapları bir yastık kılıfı büyüklüğündeydi.

Bunu anormalliği lehine çevirmeye başardı ve 1885-1887 yılları arasında Dime Museum'da ayağındaki bu büyümeyi sergileyerek çok iyi paralar kazandı.

Mills'in ayaklarının bu denli büyük olmasına sebep olan şey, çok nadir görülen Milroy Hastalığı idi. Haftada 4000 dolar kazanmasını sağlayan şey bir hastalıktı aslında.

Milroy Hastalığı yüzünden ayakları şişiyordu. Bunun sayesinde çok fazla para kazansa da ne yazık ki o paranın tadını çıkaracak vakti olmadı.

1887'de ölü bir çocuk dünyaya getirdikten sonra hem fiziksel hem mental sağlığı kötüye gitmeye başladı. 

1892'de çalışmayı bıraktı 1899 yılında henüz 39 yaşında iken hayata gözlerini kapadı.

4. Elastik Adam Felix Wehrle

Felix Wehrle derisinin elastikiyeti ile görenleri şaşırtıyordu. Vücudunun yüzü dahil her bölgesini elleriyle çekip uzatabiliyordu.

Bu aslında Ehlers-Danlos sendromu denilen bir hastalık yüzündendi.

Bu sendrom cildi, eklemleri ve kan damarlarını etkileyen ve nadir görünen bir hastalık türü. Ehlers-Danlos sendromuna sahip olan kişilerde cilt çok elastik olur.

Felix Wehrle bu hastalığını o dönemde avantaja çevirmek için ucube sirklerinde çalışmış ve hayatını bu şekilde kazanmıştır.

5. Pony Çocuk Robert Huddleston

Dizlerindeki bir deformasyondan dolayı ayakta duramayan Huddleston, 1800lerde yaşayan Deve Kız Ella Harper ile aynı kaderi paylaşıyor.

1895 yılında doğan Huddleston, bu hastalığa sahip bazı kişilerin aksine değnekle bile ayakları üzerinde duramadığı için sürekli '4 ayak' pozisyonunda olmak zorundaydı.

Gençliğini ailesinin çiftliğinde çalışarak geçiren Huddleston sürekli elleri üzerinde olduğu için kol ve sırt kasları da çok gelişmişti.

Bu özelliği ile de dikkatleri çekmeye başlayan Huddleston ilk olarak Texas Ucube Sirki'ne katıldı. 'The Pony Boy' lakabını da burada aldı.

Tam 36 yıl boyunca şovlarda kendini sergiledikten sonra 1970 yılında hayata veda etti.

6. Siyam İkizler Chang ve Eng

Chang ve Eng tüm zamanların en çok bilinen Siyam ikizleri.

1811'de Tayland'da doğan ikizler, bir İngiliz tüccar tarafından keşfedildikten sonra onun yardımıyla Amerika'ya, sirklere katılmak amacıyla geliyorlar.

Siyam ikizleri, Amerika'daki ucube sirklerinde hayli yüklü miktarda para kazandıktan sonra emekli olup Kuzey Carolina'ya taşındılar.

Kuzey Carolina'da evi olan her zengin aile gibi, o dönem onların da kendilerine hizmet eden köleleri vardı.

Siyam ikizleri evlenip ayrı evde yaşadılar. Nasıl mı? Günleri bölüşerek, haftanın yarısı bir evde, diğer yarısı öbür evde olarak.

Bu şekilde yaşayarak tam 21 tane çocuk yaptılar.

Ve aynen diğer Siyam ikizleri gibi onlar da birbirilerine çok yakın zamanda öldüler. Sadece 2.5 saat arayla hayatlarını kaybettiler.

7. Aslan Suratlı Adam Stephan Bobrowski

1890 Polonya doğumlu olan Stephan'ın hastalığının hipertrikoz, yani normalden fazla ve aşırı miktarda kıllanma olduğu artık biliniyor.

Ancak annesine göre suçlu babasıydı. Çünkü annesi Stephan'a hamileyken, babası bir aslan tarafından ısırılmıştı. Anneler her zaman haklıdır diyemiyoruz bu sefer...

Stephan 4 yaşındayken Avrupa'da keşfediliyor ve elbette Barnum ile Amerika'da sirklere katılıyor.

Stephan sadece yüzündeki ve vücudundaki fazla tüylerle değil, entelektüel yönüyle de dikkat çekiyordu.

Tam 5 dil biliyordu ve çok zekiydi. Bir arkadaşının dediğine göre diş hekimi olmak istiyordu ancak ucube şovlarında çok daha fazla para olduğu için orayı tercih etmişti.

1920 yılında New York'a taşınan Stephan kısa sürede çok popüler olmuştu.

Stephan daha sonra Almanya'ya döndü ve geçirdiği bir kalp krizi sonrası 1932'de 42 yaşındayken hayata veda etti.

8. Dokunulmaz Adam Mirin Dajo

Hiç göğsünüze bir kılıç sokmayı denediniz mi? Eminim cevabınız kocaman bir hayır.

Ama bunu 30'lu yaşlarında Hollanda barlarında yapan ve bu sayede güzel de para kazanan bir adam vardı zamanında. Evet o Mirin Dajo idi.

Delik deşik olmasına rağmen ölmeyen hatta kanamayan ilginç bir adam o.

Mirin Dajo, 1912 yılında Hollanda'da doğmuş. Bir gün yaralandığında hiç canının acımadığını fark etmiş. Vücuduna bir şey saplandığında kendisine bir şey olmadığını anladığında Amsterdam'da çeşitli barlara giderek insanlara onu bıçak saplayarak öldürmelerini denemelerini istemiş. Elbette para karşılığında.

Bazı insanlar başta bunun bir illüzyon olduğunu düşünmüş.

Doktorlar Mirin Dajo'nun performansını defalarca izlemiş ve bunun nasıl olduğunu çözmek için röntgen değil tüm yöntemleri denemişler fakat bir şey bulamamışlar. İllüzyon olmadığı gerçeği dışında...

Isaac bu tehlikeli gösteriler esnasında bırakın ölmeyi, kan bile kaybetmiyormuş. 

Mirin Dajo'nun inancına göre, koruyucu melekleri vardı ve onun ölmesini engelliyorlardı. Isaac bunun insanlara örnek olması gerektiğini, büyük bir gücün varlığının ispatı olduğunu söylüyordu.

Her şey yolundaydı ta ki bir gün şovlarından birinde bir kılıç yutana kadar. Dev kılıç bir operasyonla çıkarıldı ancak aort damarı yırtıldığı için hemen ardından 1948 yılında, Mirin Dajo hayata veda etti.

Hala çözülemeyen bir sır kendisi...

*Söylemeye gerek yok ama evde sakın denemeyin.

9. Yaşayan İskelet Isaac Sprague

Isaac 1841'de doğduğunda gayet sağlıklı bir bebekti. Daha sonra 12 yaşına geldiğinde ailesi onun hızlı bir şekilde kilo kaybetmeye başladığını fark etti.

Neyse ki 18 yaşında Isaac'in kilo verme süreci durdu ve 19 kilo olarak hayatına devam etti.

Annesi ve babası her ikisi de gayet sağlıklıydı ve bu değişimin sebebini anlayamıyorlardı.

18 yaşında Isaac'in kilo vermesi durduktan sonra rahatladılar.

Ancak kilosu sadece 19'dı ve bir şekilde güç sarf etmeden para kazanmaya başlaması gerekiyordu. Bu sayede 1860 yılında Barnum ile tanıştı ve haftalık 80 dolarlık bir anlaşmaya imza attı.

Haftalık 80 dolar o zamanlar çok iyi bir paraydı, günümüzün 1320 dolarına eşit.

Bir süre sonra evlenen Isaac, sağlıklı çocuklar da dünyaya getirdi. Ancak bu demek oluyordu ki, çocukları için çalışmaya devam etmeliydi.

41 yaşına geldiğinde, kas güçsüzlüğü başladı ve bu da işleri zorlaştırdı.

Isaac, 44 yaşında öldüğünde 1,68 boyunda ve 19,5 kilogram ağırlığındaydı.

10. Fil Kız Susi

Takma adı 'Fil Kız' olan Susi 'iktiyozis' adında bir hastalığa sahipti. Bu, genelde balık pulu hastalığı olarak bilinen bir çeşit deri hastalığı.

Erken çocukluk döneminde bir cilt hastalığı olduğu belliydi ve kendini hızlıca göstermeye başlamıştı.

Susi'nin cildinin rengi griye dönüyor ve cildinde kalın kabuklar oluşuyordu. Sadece fiziksel olarak değil görünümünden dolayı duygusal olarak da çok zor günler geçiriyordu.

İnsanlar ona baktığında ve dalga geçtiğinde ağlayamıyordu bile... Güçlü bir kız olduğu için değil fiziksel olarak mümkün olmadığı için çünkü gözyaşı yoktu.

1920'li yıllarda ucube şovlarına katıldığında diğerleri gibi bundan memnun değildi.

Çalıştığı 40 yıl boyunca çok fazla para kazanmasına rağmen kendini bu şekilde sergilemekten hiç hoşlanmıyordu.

1975 yılında New York şehrinde hayata veda etti.

Ne dersiniz? İnsanlar gülsün ve eğlensin diye hastalıklarını sergilemek mi daha garip yoksa bunları izlemek için para vermek mi?

Hayatta Kalmak İçin Solucan Yiyerek İdrarını İçmek Zorunda Kalan Adamın Hikayesi
Güzelliğin Bedeli: Geçmişten Günümüze Kullanılan En Kötü Kozmetik Ürünler
Hislerinize Tercüman Oluyoruz: Sürekli Eleştirilen Ebeveynler Ne Yapmalı?

Popüler İçerikler

Kadınların Kırmızı Ruj Sürerek "Çiftleşme" Mesajı Verdiğini İddia Eden Uzman
Kızılcık Şerbeti'nin Görkem'i Özge Özacar'dan Pembe'nin Osmanlı Tokadına Yanıt
Gazeteci Özlem Gürses TSK Hakkındaki İfadeleri Nedeniyle Gözaltına Alındı
YORUMLAR
11.03.2023

Avrupa medeniyeti😡 güç hangi sekilde olursa olsun kimdeyse sömürülecek bi düzen kurar ister sirk olsun ister ülke...

12.03.2023

Tıp bilimine bir kez daha saygı duydum.Pek çok hastalık, artıkTedavi edilebiliyor. İnsanoğlu 21. yüzyılda bile hala engelli birini gördüklerinde gözünü dikip bakan, duyulabilecek bir ton da ah vah eden insanlar var.

12.03.2023

Bilemiyorum onlar aslında bunu istemeden yapmışlar sadece geçinebilmek için o kadar insanların belki aşağılayıcı belki acıyan bakışlata maruz kaldılar sadece geçinmek için yani

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ