Aynı tür dizileri izlemekten sıkılıp farklı bir dizi arayışı içine girenlere...
Aynı tür dizileri izlemekten sıkılıp farklı bir dizi arayışı içine girenlere...
*Dizi açıklamaları TV+ ve Beyaz Perde'den alınmıştır.
Bir gemi taşımacılığı zincirinin sahibi olan babasının ölüm haberini alan James Keziah Delaney, yıllar sonra çalıntı 14 elmas ile Afrika’dan Londra’ya döner. Dönemin meşhur ve çok tehlikeli Doğu Hindistan Şirketi’nin göz koyduğu kritik bir arazinin, babasından ona miras kaldığını öğrenir. Araziyi satma planları yapan üvey kız kardeşi ve kocasının planlarını bozan James, babasının zehirlenerek öldürüldüğünü öğrendiğinde ise, intikam oyununa başlar.
Jhon Jeiver, yıllarını dağlarda geçiren bir gerilla savaşçısıdır. Kolombiya Barış Anlaşması’na imzasını atan Jeiver, ormanı terk ederek geçmişi ardında bırakmak ister. Geçmişine sünger çekerek ailesinin yanına, Bogotá’ya geri dönen Jeiver, yeni yaşantısına alışmakta bir hayli zorlanırken bir yandan da yıllardır iletişim kurmadığı ailesiyle yakınlaşmaya ve topluma adapte olmaya çalışır. Ancak bir süre sonra kendisini suçla dolu bir dünyanın içerisinde bulur. Büyük bir ahlaki ikilemde kalan Jeiver, aynı zamanda ailesini de karanlık geçmişinden korumaya çalışacaktır.
Beowulf; Grendel isimli bir canavar ile mücadele eden ünlü bir savaşçıyı merkeze koyuyor. Canavarın ününü duyan Beowulf, Danimarka'ya doğru yol alır ve Grendel'i öldürür. İntikam isteyen annesi çok geçmeden ortaya çıkar. Annenin, Grendel'den daha tehlikeli olacağı bir hikaye başlayacaktır.
Kasabanın polis şefi Rick Grimes bir gün vurularak hastaneye kaldırılır; fakat o komadayken geçen sürede bildiği yaşam altüst olmuştur. Artık dünya, insan etiyle beslenen zombilerin insafına kalacak! Tabii birazcık insani duyguları kaldıysa... Atlanta'da kaostan sonra sessizce hayatta kalmaya çalışan küçük bir grup insanınsa birbirlerinden başka tutunacak kimseleri yoktur.
İkiz kardeşler Alexandra ve Manon’nun 40. yaş doğum günü kutlaması, Manon’nun ortadan kaybolmasıyla aile için zor günlerin başlangıcı olacaktır.
Köln'de görev alan bir komiser olan Gereon Rath, bir davanın peşine düşmesi için Berlin’e gönderilir. Uyuşturucu, cinayet, siyaset ve sanatın hüküm sürdüğü bir çevreyi incelemeye başlar. Başlarda ele aldığı davayı kolay görüyor olsa da araştırmanın ilerleyen sürecinde komiserin hayatını değiştirecek birçok olay gerçekleşir.
New York'taki Times Meydanı'nda bir bavulun içinde hafızasını kaybetmiş ve vücudunda çeşitli dövmeler olan Jane Doe bulunur. Dövmelerin gizemlerini çözmeye başlayan FBI ajanları, çeşitli suçların ortaya çıkmasını sağlayacaktır.
Komada olan Pius XIII yerine, gizemli zaman geçişiyle birlikte Dışişleri Bakanı Voiello; John Paul III isminde yeni bir Papa'yı tanıtır. Papa görevine yeni getirilen kişi İngiliz aristokrat Sir John Brannox'tur. Kilise çeşitli skandallar sonucu saldırı altındayken yeni Papa, yıllardır halkın güvenini kazanan Pius XIII'nin yerini almanın zor olduğunun farkına varır.
Hava Kuvvetleri tarafından, döneme damgasını vuran UFO iddialarını araştırmaları için Michael Quinn ve Dr. Allen Hynek görevlendirilmiştir. Soğuk savaşa yönelik paranoyaların hüküm sürdüğü atmosferde, sert bir mizaca sahip olan Quinn, görevi dışında hiçbir şeyi umursamamaktadır ve Hynek ile ilgili şüpheleri vardır. Araştırmacılar çok zaman geçmeden bir komployla karşı karşıya olduklarını fark eder.
Dizi, Lev Grossman'ın The Magicians isimli çok satan romanından uyarlanıyor. Dizide bir gencin, sihir güçlerini keşfetmesi ve New York'un kuzeyindeki çok gizli ve prestijli bir büyücülük okuluna kabul olmasıyla değişen hayatı, hayatını yaşamak için gitmek durumunda olduğu maceralarla dolu yollar konu ediliyor.
Cinayet büronun açığa alınan usta araştırmacısı Victor Lessard, birimde işler ters gitmeye başlayınca göreve döner. Kendisine verilen ilk görev ise, Ortaçağ tarzı işkence yöntemi ile öldürülen bir kadının cinayetinin arkasındaki gizemi çözmek olacaktır. Sivil hayatı güzel ilerleyen Victor çözmeye çalıştığı ritüalist cinayetler serisi ile kendi geçmişiyle yüzleşmek zorunda kalacaktır.
Yatırımcı Bobby Axelrod'un hırslı oluşu ve şansının yaver gitmesi, ona milyarderliğin kapıları açmıştır. Çok hızlı yükselmesi ve çok parasının olması, bazı şüpheli durumların meydana gelmesine sebep olur. Bu yüzden Axelrod ile peşine düşen hükümet avukatı Chuck Rhodes arasında bir çatışma başlar.
Philipp Meyer’ın aynı isimli romanından uyarlanan The Son, iki farklı zaman diliminde geçiyor. İlk hikayede, 1849 yılında Komançiler tarafından kaçırılan genç Eli; ikinci hikayede, 60 yıl sonrasına gidiliyor. Eli’ın hem ailesini bir arada tutmaya çalışması hem de Güney Teksas’ta işlerini yürütmesine şahit oluyoruz.
Dizi, sakin bir yaşam sürmek için Kaliforniya'nın uzak bir kasabasına taşınan Melinda Monroe’nin hikayesini konu ediniyor. Hayatında yeni bir sayfa açmaya karar veren Melinda, dizinin ilerleyen kısmında kasaba hayatının beklediği kadar kolay olmadığını keşfediyor.
Kyle Barnes'in bedeni sekiz yaşından beri şeytan tarafından ele geçirilmiştir. Normal bir hayat yaşamak isteyen Barnes, bir vaizden yardım alarak kafasındaki sorulara cevap arar.
Aşk ve savaşın öne çıktığı World on Fire, 2. Dünya Savaşı'nın başlama arefesi olan 1939 yılına uzanıyor. Çeşitli insanların gözünden savaşın etkilerini izleriz. Bunların içinde Varşova'da bir çevirmen, Manchester'da bir fabrika işçisi, bir savaş muhabiri, Berlin'de bir aile vardır.
Sekiz bölümden oluşan dizide bir uzaylı istilası konu ediliyor. Gökyüzünde görülen yabancı cisimlerin yeryüzüne inmesiyle istila edilen dünyada hayatta kalmayı başaran bir grup insan başlarına gelecek olan felaketleri çaresizce bekliyor. Tüm insanlar bu saldırganların kim olduğunu ve neden saldırdığını merak ediyor.
#14 te başroldeki kadın westworld de oynayan kadın mı