27 Haziran Limit Aşım Günü: Türkiye Bugünden İtibaren Önümüzdeki Yılın Doğal Kaynaklarını Tüketmeye Başlıyor

Dünya için 'küresel aşım limiti' bu yıl 1 Ağustos olarak tespit edilmişti. Fakat ülkemiz kaynaklarını belirlenenden daha erken tüketti. Beklenenden 32 gün önce gerçekleşen Limit Aşım Günü ne yazık ki bugün...

WWF, dünya üzerindeki yenilenebilir kaynaklarla insanların bu kaynaklara yönelik talebini değerlendiren araştırmalar yapan Küresel Ayak İzi Ağı’nın (Global Footprint Network) verilerinin Türkiye’nin bu yıl dünya geneli için 29 Temmuz olarak belirlenen Limit Aşım Günü’ne 32 gün erken ulaştığını ortaya koydu.

Türkiye’nin bu yıl dünya ortalamasından 32 gün önce Limit Aşım Günü'ne ulaştı.

WWF, ekolojik kaynakları aşırı kullanılarak limit aşımına ulaşılmanın sonucunda ormanların yok olduğuna, biyolojik çeşitliliğin kaybolduğuna, balık stoklarının azaldığına, tatlı su kaynaklarının yitirildiğine, toprakların erozyona uğradığına ve havanın kirlendiğine dikkat çekti.

Geçtiğimiz yılda benzer bir tablo karşımıza çıkmış ve Limit Aşım Günü’ne de dünya ortalamasından 21 gün önce ulaşmıştık.

Bugün 1 Ağustos Küresel Limit Aşım Günü: 2018'in Kaynaklarını Tükettik, Gelecek Yıldan Ödünç Alıyoruz

WWF Türkiye Genel Müdürü Aslı Pasinli, konuyla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı 👇

“Türkiye’nin Ulusal Limit Aşım Günü, rekor bir sıçrama ile 14 gün öne gelerek, yılın ilk altı ayına kaymış durumda. Bu durum dünyamızın ekolojik çöküşünde bizlerin de rolü olduğunu gözler önüne seren ciddi bir gösterge. Doğa sorunları genelde çok karışık, devletlerin çözmesi gereken sorunlar olarak algılanıyor. Devletlere iş düştüğü muhakkak, ancak bireylerin, kurumların, STK’ların da sorumlulukları büyük. Ve bu sorumluluğu, rekabet üstü, politika üstü bir ruh haliyle, çok daha samimi olarak, daha radikal kararlarla ve iş yapış şekilleriyle sahiplenmemiz gerekiyor. Unutmamalıyız ki, gezegenimizin felaketi üzerine saadet kurmaya çalıştığımız bir yaşam modelinin kazananı olamaz.”

'Finans sektörü çevre dostu olmayan yatırımları reddetmeli...'

Pasinli; bireylerin ve kurumların üzerine düşen sorumluluklarla ilgili de şunları söyledi: “Bireyler olarak atığımızı azaltarak işe başlayabiliriz. Eskisi gibi pazara file ile gitmek, evden çıkarken yanımıza matara almak, pipet kullanımından vazgeçmek, daha fazla bisiklete binmek, taşıt kullanmak yerine yürümek veya toplu taşıma kullanmak gibi günlük hayatımızda yapacağımız ufak değişikliklerin toplamda etkisi tahminimizden çok daha büyük. Kurumlar olarak, her sektörün ‘sosyal sorumluluğu’ bir proje olarak görmek yerine ‘iş yapış şeklini dönüştürmek’ olarak benimsemesini önemsiyoruz. Finans sektörünün çevre dostu olmayan yatırımları reddetmesi bu iş yapış şekline bir örnek. Devletler açısından ise bir enerji devrimi yaşanması gerekiyor. Birçok ülke kömür santrallerini kapatma kararı aldı. Ülkemizde, bundan sonra yapılacak yatırımların güneş ve rüzgâr odaklı olması, teşviklerin de kömürden bu alana kaydırılması çok önemli adımlar.”

Ayrıca bakınız 👇

Kendi Payına Düşeni Yap! Daha Sürdürülebilir Bir Yaşam İçin Kolayca Atılacak 15 Temel Adım

Popüler İçerikler

Fenerbahçe Kadın Voleybol'un Genç Yıldızı Duru Türknas'ı Yakından Tanıyalım!
Karısının Başka Biriyle İlişkiye Girdiğini İzleyen Adamdan Şaşırtan İtiraflar!
A Milli Kadın Voleybol Takımımız Milletler Ligi'nde Hollanda'yı Mağlup Etmeyi Başardı!
YORUMLAR
26.06.2019

Türkiyedeki mevcut israfın büyük çoğunluğunu 17 senedir Akparti yaptı

26.06.2019

buram buram iç savaş kokuyo içerik.

26.06.2019

e öyle değil mi bir ülkede işsizlik açlık fakirlik hukuksuzluk olursa o ülkede iş savaş çıkar bakınız suriye ırak afganistan venezuella daha bir çok ülke böyle

Pasif Kullanıcı
26.06.2019

1 MİLYON DOMUZ 79 MİLYON İNSANIN RIZKINI YEDİ

o 1 milyn kim

TÜM YORUMLARI OKU (28)