Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Yavuz, DSÖ’nün koronavirüs vakaları için iki kodu olduğunu, bu kodlardan ilkinin kesin pozitif vakalar için, ikincisi ise klinik ve epidemiyolojik olarak COVID-19 tanısı konulan ancak laboratuvar testi ile kesinleştirilmemiş olası/kuşkulu olgular için kullanıldığını söyledi. Prof. Dr. Yavuz, 'PCR negatif olanları hiçbir ülke bildirmiyor ancak PCR pozitif olan asemptomatik olsun olmasın her kişi bildirilir” dedi.
'Vaka ve hasta sayısı ayrımının sebebini inanın ben de anlamadım diyen' Prof. Dr. Yavuz, şöyle devam etti:
'Bu konu Bilim Kurulu’nda da konuşulmuş değil. Ekonomik kaygılarla hareket ediliyor olabilir, bunu anlıyorum ancak salgınla mücadelede ne kadar şeffaf olursanız aldığınız önlemler de o kadar kabul görür. Birlikteliğin sağlanması için herkesin birbirine güvenmesi lazım. Yeni bir düzenlemeyle, daha detaylı veriler paylaşılması taraftarıyım çünkü gördüğümüz en büyük sağlık krizi ile karşı karşıyayız. Veri eksik olursa mücadele de yarım olur. Zaten bütün mücadelemiz asemptomatik denilen bu kişilerin bilinmesi ve izole edilmesine yönelik. O nedenle test sayılarını arttırdık. Toplam kaç pozitif vaka varsa bir gruba ayırmadan rakamlar verilmeli. Bunda çekinilecek bir şey yok, kaldı ki tüm dünya da bizimle aynı durumda ve aynı mücadele veriliyor.”
Herşeyi hallettik.... .... Vaka -- hasta ayrımını mı tartışacağız.... ..... Teknik detaylar uzmanları ilgilendirir.. .... Virüs ve virüs taşıyan kişiler tüm toplumu ilgilendirir.... ..... Bakan kelime oyunuyla gündemi değiştirip kendini kurtarmaya çalışıyor.... Ama batdıkça batıyor.... .....
ilk konuşan lavuğun ağzına kürekle vururum. Bi de ana bilim dalı başkanıymış. olm biz biliyoruz zaten vak nedir hasta nedir. bunları zaten ayırın. hasta sayısını veriyosan vakayı da vereceksin ki asıl tehlike onlar. senin hasta dediğin ya evde izole ya da hastanede yani adam zaten kontrol altında. asıl başı boş gezen kaç tane olduklarını gizlediğiniz taşıyıcı vakalar. yazın oraya günlük 30 bin bakalım metroda falan maskesi açık oturuyo mu kimse. bakalım o dolmuşlara hınca hınç biniyo mu insanlar. salaksınız, salgını azaltmak ve kontrol altına almak sizin ulus çıkarı dediğiniz para kaygınızı da en hızlı şekilde ortadan kaldıracak. bu şekilde yalan işlerle aşıya kadar aynen böyle dewamke. ilk yasak zamanı 2 hafta kapasaydınız ülkeyi hiç bi sektör bu kadar zarar etmezdi. daha da 1 yıl sıkıntı çekecek çoğu işletme. sizin ben bilim kurulluğunuza sıçam.
tabi o sayıları açık açık söylerseniz millet dışarı mı çıkar? o zaman degirmen nasıl dönecek? bana şunun cevabını verin neden dogru düzgün sokaga çıkma yasagı uygulanmıyor? hayır madem ekonomimiz çok iyi uçuyoruz getirin uzun soluklu yasak yayılmasını engelleyin bitirin bu işi?