Termodinamiğin İkinci Yasası: Isı asla daha soğuk ve düşük enerjili bir bölgeden, daha sıcak yani yüksek enerjili bir bölgeye akamaz. Yani enerji, dışarıdan bir etki olmaksızın, her zaman yüksek enerjiden düşük enerjiye doğru akar.
Evrim Teorisiyle Termodinamiğin ikinci yasasının çeliştiğini ifade edenler var. Genel ifade şu; ‘yapılar, her zaman düzenli bir halden, düzensiz bir hale doğru ilerler.
İşte bu noktada devreye bu yasaların geçerli olduğu veya genellenmesinden önce anlaşılması gereken 2 sistem türü girmektedir: Kapalı sistemler ve açık
sistemler.
Kapalı Sistemler en basit tanımıyla dışarısı ile kütle alışverişi yapmayan; ancak iş ve enerji yapabilen sistemlerdir. Örneğin, ağzı mühürlenmiş bir kabın için kapalı bir sistemi teşkil eder. Bu kabın içerisine, ağzı mühürlü olduğu için kütle giremez ve dışarıya kütle çıkamaz. Ancak bu sisteme ısı enerjisi girebilir.(Termodinamiğin ikinci yasasında ifade edilenler bu sistem içerisinde geçerlidir.
Açık Sistemler ise, dışarıdan iş, enerji ve kütle girişi ve sistem dışarısına iş, enerji ve kütle kaybı olur. Bu noktada, ilginç bir örnek olarak Dünya ele alınabilir. Aslında birçok basit analiz için Dünya bir kapalı sistem olarak ele alınır.
Gezegenimize sıklıkla çeşitli büyüklüklerde meteorlar düşer, hatta yüz milyonlarca yıllık zaman dilimleri ele alınacak olursa, çok ciddi bir kütle girişi olduğu görülecektir. Üstelik gezegenimizden uzaya, atmosferin dış katmanlarından sürekli bir gaz kaçışı da söz konusudur.
Gezegenimizin ve canlılık ile ilgili şu söylenebilir: canlılık, açık bir sistem içerisinde var olmaktadır. Üstelik canlıların kendileri veya koaservat gibi başlangıç yapılarını kapalı sistem olarak kabul etmemiz imkânsızdır. Bu canlılar, bariz bir şekilde etraflarıyla kütle, ısı ve enerji alışverişi yapmaktadırlar. Dolayısıyla canlılığın başlangıcı her açıdan bir açık sistem olarak ele alınmalıdır.
Termodinamiğin ikinci kanunu kapalı sistemler için geçerli olduğundan, açık sistemde var olan evrim termodinamiği ihlal etmemektedir.