Toplum hayatımızı nasıl yaşamamız konusunda öyle standartlar koyuyor ki ilişkilerimizde bile basmakalıp inanışlardan kaçamıyoruz...
Toplum hayatımızı nasıl yaşamamız konusunda öyle standartlar koyuyor ki ilişkilerimizde bile basmakalıp inanışlardan kaçamıyoruz...
Bazı araştırmalara göre yakın ilişkiler sağlığımızı etkiliyor. Çiftler için çeşitli iletişim yolları olabilir fakat terapistlere göre partnerinizin en yakın arkadaşınız olması ya da hayatınızda olan biten her şeyi bilen birisi olması gerekmiyor. Ayrıca her istediğinizde sırtınızı sıvazlamak için orada olmamalılar.
Eşiniz yerine arada çocukluk arkadaşınızla dedikodu yapmakta, zaman geçirmekte hiçbir problem yok. Önemli olan ikinizin de istediği ve sağlıklı olduğuna inandığınız bir ilişkiye sahip olmak.
Evliliğiniz bir peri masalı olmayabilir ve bu tamamen normaldir! Her ilişki bir yolculuktur ve bir çiftin uzun zamandır birlikte ve mutlu olması, buralara gelmek için birçok çaba sarf edildiğini gösterir.
Sonuçta hepimizin sorunları var fakat farkındalık sahibi olmak bizi yeni bir seviyeye taşımaya yardımcı olabilir. Partnerinizin sizi anlamadığı düşüncesine takılıp kalmak sizi hiçbir sonuca ulaştırmaz. Bazı rahatsızlıklar olması tamamen normaldir. Çünkü doğru kadın ya da doğru erkek diye bir şey yoktur.
İlişkileriniz kendinizi bulmanıza ya da kendiniz olmanıza yardımcı olmaz. Eğer depresyondaysanız problemin asıl kaynağını bulmanız ve evliliğin bunu düzeltmeyeceğini hatırlamanız gerek.
Fakat yapabileceğiniz bir şey var: sağlıklı iletişim yetenekleri geliştirmek. Ayrıca mükemmeliyet diye bir şey olmadığını bilmenizde de fayda var.
Sürekli kendinizi feda ediyor ve mağdur durumuna düşürüyor olmanız, sağlıklı bir evliliğe sahip olduğunuzu göstermez. Birisini karşılığında bir şey beklemeden sevmeniz çok güzel fakat ilk saygı göstermeniz gereken kişi kendinizsiniz. Doktor Larry Shushansky'ye göre karşılık beklemeyen sevgiler manipülatif ve duygusal olarak baskıcı oluyor.
Karşılıklı farkındalık ve paylaşım tüm çiftler için önemli. Huzurlu bir ilişkiye sahip olmak mümkün. Çiftler arasında partnerlerin sağlayacağı mantıklı şartlar ve sınırlar olmalı.
Terapistler fazla paylaşımın yakınlığı azalttığını söylüyor. Çünkü evli insanların da arkadaşlara ihtiyacı vardır ve arada uzaklaşmak sağlıklıdır. Kendinize özel hobilerinizin olması, ayrı bir hayatınızın olması çok önemlidir ve arada eşiniz olmadan arkadaşlarınızla dışarı çıkmak oldukça normaldir. Aslında olay bu ilgi alanlarınızın peşindeyken nasıl etkileşime girdiğinizde bitiyor.
Stres her zaman ilişkiniz için kötü değildir. Bazı zorluklar sizi büyümeye zorlar: evlilik, çocuk sahibi olmak ve iş değiştirmek gibi.
Dahası, stres ilişkilerin durgun değil dinamik olmasına yardımcı olur. Yapmanız gereken can sıkan basmakalıp beklentilere kapılmak yerine diğer çiftlere bakmamak ve ailenizle ilgilenmek olmalı.
Hepimizin gözü önünde onlarca ünlü çift uzun yıldır mutlu birliktelikler sürdürüyorlar ve birbirlerinden sıkılmış gibi de görünmüyorlar. Doktor Gottman'a göre çiftler aldatma ya da sıkıntıdan değil, daha çok bir başkasında arkadaşlık ve destek bulmak istedikleri için boşanıyorlar.
Evliyseniz ve tek bir partneriniz varsa bu tatmin olmadığınız anlamına gelmiyor. Tek yapılması gereken eşinizle iletişim kurmak ve neyin eksik olduğunu anlamak.
Herkes şunu bilmeli kimse mükemmel değil sende mükemmel değilsin ve evlenenince beğenmediğiniz o huylar davranışlar geçmez değişmez, katlanabilirim diyorsanız evlenme kararı verin aşk sevgi boş geçici .
Evlilikteki anahtar kelimeler "tahammül etmek" "alttan almak" "taviz vermek" "göz yummak" ve bolca "sabır". Yapamam diyosanız hiç bulaşmayın. Benim gibi.
bunlara kulak asmayın. aranız iyiyse iyi bi ilişkiniz varsa yeterli. illa başkalarınınki gibi bir evliliğe sahip olmanız gerekmiyor. ki ne siz ne de partneriniz başkası değilsiniz.