''İKTİDARDAN DÜŞERSEK TÜRKİYE BÜYÜK KAOS YAŞAR' KORKUSUNU VEREREK TEK BAŞINA İKTİDAR OLMAYI HEDEFLİYORLAR'
Açıklamalarında Ak Parti'nin 7 Haziran seçimlerinden sonra panik ile yeniden, tek başına iktidar olabilmenin yollarını aramaya başladığını savunan Demirtaş, 'Şu anda geçici bir hükümet geçici bir Başbakan, ülkeyi adım adım büyük bir savaşa sürüklüyor. Zaten Suriye dış politikasındaki hatalar, yanlışlar nedeniyle Türkiye, Ortadoğu bataklığına saplanmış durumdaydı. Fakat geçici olmanın vermiş olduğu panikle kalıcı bir hükümete dönüşebilmek için ülkeyi her türlü çılgınlığa sürükleyebileceklerini yakın zamanda görmüştük. Şimdi de bunun bir acı örneğini yaşıyoruz. Maalesef ki izliyoruz. AKP iktidarı boğazına kadar suça batmış, boğazına kadar günaha bulaşmış, boğazına kadar kirliliğe bulaşmış bir iktidar olarak 7 Haziran seçimlerinde tek başına iktidar olma gücünü yitirince büyük bir panikle, öfkeyle, kaygıyla hareket ederek yeniden tek başına iktidar olabilmenin yollarını aramaya başladı. Elbette ki erken seçim koalisyon kurulamadığı takdirde demokratik bir seçenektir. Bundan kaçacak, korkacak halimiz yok. Ama olası bir erken seçimde, kaotik bir ortamda güvenliğin Türkiye'de tesis edilemediği bir durumda biz iktidardan düşersek Türkiye içeride ve dışarıda büyük bir kaos yaşar, yeniden bizim tek başına AKP olarak iktidar olmamız lazım; korkusunu kamuoyuna vererek bir erken seçim olasılığında tek başına iktidar olmayı hedefliyorlar. Tek hedef bu değil. Bütün bu çılgınlıklar sadece bunun için yapılmıyor' diye konuştu.
'YOLSUZLUK VE RÜŞVET İÇİNE BATMIŞ GEÇİCİ HÜKÜMET HDP'YE FATURA ÇIKARMAYA ASLA KALKMASIN'
'Henüz hesabı verilmemiş suçlar bu kadar ortada dururken kimse HDP'ye saldırarak kendini temizlemeye çalışmasın' diyen Demirtaş, saldırılarda ölen herkesin siyasi düşüncesine bakmaksızın acılarının paylaşıldığını belirterek 'Şunu bütün yurttaşlarımız bilsin ki seçim döneminde Ağrı, Diyadin'de tanıklık ettik. Kendi emirleriyle askerleri ölüme gönderecek çılgınlığa, pervasızlığa sahip olduklarını gördük. Fakat şehirde, dağda, bayırda, karakolda, evinde, meydanda ölümüne sebep olduğunuz her insan bizim insanımız. Türkiye toplumunun evlatlarıdır. Üniformasına, siyasi düşüncesine bakmaksızın biz tamamının acısını paylaşacağız. Tamamının bu halkın evlatlarının olduğu bilinciyle hareket edeceğiz. Evlatlarımızı sizin pisliklerinizi örtsünler diye öldürülmelerine izin vermeyeceğiz. Hele hele yolsuzluk ve rüşvet, hırsızlık ve her türlü çifkef işin içine batmış bir geçici hükümet HDP'den hesap sormaya, HDP'ye fatura çıkarmaya asla kalkmasın. Henüz hesabı verilmemiş suçlar bu kadar ortada dururken kimse HDP'ye saldırarak kendini temizlemeye çalışmasın' ifadelerini kullandı.
'BİZİ VATAN HAİNİ GİBİ GÖSTERMEYE ÇALIŞANLAR ASIL BU VATANA YAPTIKLARI HAKSIZLIKLARA BAKSIN'
AK Parti'nin savaş dayatmasında bulunduğunu ileri süren Demirtaş, 'Şunu iyi bilsinler bizim kaybedecek saraylarımız yok. Bizim kaybetmekten korkacağımız makamlarımız, kırmızı plakalarımız yok. Bizim kaybetmek korkacağımız çalıp çırptığımız, ayakkabı kutularına doldurduğumuz milyarlarca dolarlarımız yok. Üryan geldik yine üryan gideriz. Asıl siz kendinizi düşünün. Siz ne olacaksınız? Zannediyor musunuz ki o cenazelerin üstüne örttüğünüz bayrak, sizin suçlarınızı da örtecek? Zannediyor musunuz ki o tabutlar sizin günahlarınızı örtecek? Ülkeyi adım adım iç savaşa adım adım bölgesel bir savaşa sürüklemenize izin vermeyeceğiz. Türkiye toplumunun içi rahat olsun. HDP var HDP görevinin başındadır. Tıpkı seçim döneminde olduğu gibi Türkiye'de bütün demokrasi güçlerini birleştiren, barış, demokrasi ve adalet ilkeleri etrafında yeni bir yaşam inşa etme sözü veren partimiz, bu günlerden de AKP'nin bu zoraki savaş dayatmalarından da ülkeyi çıkarmayı bilecektir. Kendilerini Türkiye'nin sahibi bizi de vatan haini gibi göstermeye çalışanlar asıl dönüp bu vatana yaptıkları haksızlıklara baksınlar. Kendileri bize hesap sorma hakkına sahip değildir. Bundan sonra olası bir erken seçimde AKP'nin bu ülkenin başına artık bela olmaması için bütün demokrasi güçleriyle biz mücadele etmeye devam edeceğiz' şeklinde konuştu.
'BARIŞ SADECE BİR ADIM ÖTEMİZDE DURUYORDU'
Terör örgütlerine karşı yürütülen operasyonların bir devlet politikası olmadığı iddiasında bulunan Demirtaş, 'Bu olup bitenler mecbur kalınan hükümetin mecbur kalarak gerçekleştirdiği operasyonlar falan değildir. Barış sadece bir adım ötemizde duruyordu. Dolmabahçe Mutabakatı halen orta yerde duruyor. Sadece atılması gereken bir adım kalmıştı. Sınır ötesi operasyonlar, göstermelik şehirde IŞİD'e karşı operasyonlar bunların tamamı hükümetin kendini kurtarma planlarıdır. Bunlar bir devlet politikası değil. Bir saray politikasıdır. Saray artık kendine ayrı bir devlet kurmuş durumda. İstihbarat örgütü var, kendisine bağlı. Kendisine bağlı bir maliyesi var, kolluk gücü var. Kendisine bağlı bir yargı, medya ve sosyal medya gücü var. Bütün bu kararları alıp uygularken geçici başbakan ve geçici hükümet de sadece devlet içerisinde devletin aldığı bu kararları uygulamakla görevli memurlardır. Bunlar olup bitenler Türkiye'ye ağır bir fatura çıkarıyor. Bütün olup bitenler içerisinde bizi en çok sarsan şey gençlerin, insanların ölümüdür. Bunları durdurabilirsek ki ölümü geri getirmek bizim takdirimizde değil. Allah'ın takdiridir. Yoksa AKP'nin hışmından korkacak halimiz yok. Bu beladan hep birlikte kurtulacağız' açıklamasında bulundu.
'ORTADA SUÇLANACAK POLİTİKA VARSA AKP'YE KOLTUK DEĞNEKLİĞİ YAPARAK YÜRÜYEN FAŞİZAN DÜŞÜNCELER OLUR'
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin 'Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Kandil siyasetçileri hakkında hukuku çalıştırmalıdır' açıklamasını nasıl değerlendirdiği sorulan Demirtaş, 'Hayata geçirilmeye çalışılan politika zaten faşizan bir politikadır. Faşizan düşünceye sahip olanların da bu politikaya balıklama atlamalarından daha doğru ne olabilir ki? Kendi işlerini yapıyorlar. Eğer korkacak bir şeyimiz olsaydı siyasette Ankara'nın merkezinde parlamentoda bulunmazdık. Çekineceğimiz hiçbir şey yok. Veremeyeceğimiz hiçbir hesap yok. Asıl kendi kirli geçmişlerine baksınlar. Maraş'tan Çorum'dan Sivas'a kadar eli kana bulaşmış boğazına kadar kana batmış olanlar, bu ülkede daha hesap vermeden hesap sormaya kalkıyorlar. Partileri halk açar, halk kapatır. Tarih bunu defalarca ispatlamıştır. Ortada eğer suçlanacak, hatalı bir politika varsa bugün Türkiye'yi bu savaşa, bataklığa sürükleyen ve onun arkasından şak şakçılık yaparak AKP'ye koltuk değnekliği yaparak yürüyen faşizan düşünceler olur' diye yanıt verdi.
'DAVUTOĞLU'NUN DOLMABAHÇE MUTABAKATI İLE İLGİLİ FİKRİ NEDİR?'
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun 'PKK silah bırakmadıkça heyetin adaya gitmesi fayda getirmez' açıklaması hakkında görüşleri sorulan Demirtaş, açıklamasını şöyle sürdürdü: 'Dolmabahçe Mutabakatı ile ilgili Davutoğlu'nun açıklama yapmasını bekliyoruz. Cumhurbaşkanı kabul etmediğini söyledi. Yanlış olduğunu söyledi. Fotoğraf yanlıştır dedi. Masa yoktur dedi. Cumhurbaşkanı fikirlerini açık açık söyledi. Biz Sayın Davutoğlu'ndan bugüne kadar Dolmabahçe Mutabakatı'na dair tek cümle duymadık. Ne diyor kendisi? Yanlış mıdır, masa yok mudur, içerik yanlış mıydı? Sayın Davutoğlu bunları açıklayın; çünkü aylarca heyetlerimiz üstünde birlikte çalıştılar. Sizin bakanlarınız, devlet heyeti, bizim heyetimiz aylarca o metin üzerinde görüşmeler yapıldı ve birlikte açıklama yapıldı. Davutoğlu'ndan hakikaten aylardır Cumhurbaşkanı fikirlerini belirtirken kendisine ait bir fikri yok mu, merak ediyoruz. Dolmabahçe Mutabakatı ile ilgili fikri nedir? Orada bir çözüm, barış niyeti var. Kendileri de altına imza attılar. Ortak imzayla yayımlanmış bir metindir. Bu kadar mı iradesiz olur bir başbakan? Bu kadar mı kendini geçici olarak görür? Önce onunla ilgili bir fikir beyan etsin. Biz İmralı, Kandil ziyaretleriyle ilgili fikirlerimizi, düşüncelerimizi daha sağlıklı şekilde açıklarız.'
DHA