'Hiçbir zaman kişisel sıkıntılarımı, üzüntülerimi buradan sizlerle paylaşmadım ama salı sabahına tarifsiz bir acı ile uyandık. Biliyoruz ki bize yaşatılan bu acının benzeri ülkemizin her köşesinde sıkça yaşatılıyor ve maalesef ki her geçen gün gerekli cezalarla hak yerini bulmadıkça bu acılar normalleştirilmeye çalışılıyor… Canımızı derinden acıtanın, katilin ve onun gibilerin hak ettiği cezaları bulması amacıyla sizinle üzüntümüzü paylaşmaya karar verdik. Canımız gerçekten çok yanıyor, içimiz acıyor…
Hikayenin başına dönecek olursak; ben Edhem’den önce o zaman minicik bir yavru olan ve kucağından hiç indirmediği Django’ya aşık olmuştum. Eşim Edhem ile Django’ nun tarifi imkansız bir bağı vardı, ona sonsuz sevgi verdi, gözünden sakindi. Django adeta onun ilk oğluydu. Dört yıldır evimizin neşesi, canımızın içi, her çocuğun sevgilisi, her tanıyanın aşık olduğu ve hayattan tek beklentisi sevgi olan özel bir ruhtu Django. Tüm hamileliğim boyunca beni bir saniye yalnız bırakmadı, her gün benimle yüzdü, yürüdü, uyudu. Django koruyucu melekti. Zaten dünyaya sadece sevgi vermeye çalışan bir melek olarak doğmuştu. Oğlumuz Süleyman doğduğundan beri 2,5 aydır her gün istisnasız kapısında yattı.
Ya Pamuk…. Canım Pamuk. Ailemizin ağırbaşlı, sakin, yorgun Pamuk'u ... Rahmetli kayınpederim Süleyman Bey'in bize yadigarı, yaş almış ama mağrur Pamuk….Salı sabahı ikisi de kimin yaptığını bildiğimiz vahşi bir katliama uğradı. Bu insan diyemeyeceğim yaratığın bize, Djanyo’ya, Pamuk’a bunu yapmaya ne hakkı vardı?
Ama sadece 'o' katilin değil, sokaklarda ve aramızda yasayan sayısız katilin yaptıklarının artık bir cezası olmalı. Türkiye'nin en güzel noktalarından birinde, doğanın içinde yaşayan bir insanin içinde bile bu canilik nasıl olur? Yaptığı katliamın karşılığının komik bir para cezası olduğunu bilmek elbette ona ve onun gibilere bu cesareti veriyor. Aile olarak biz hayatımızı hep hayvanlarla güzelleştirdik. Her zaman her yerde hayvan hakları için savunucu olduk ve bugün son nefesimize kadar bu adam başta olmak üzere tüm hayvan dostlarımızın hakki için mücadele edeceğimize söz veriyoruz.
Artık yeter!!!'
yaşamayanlar anlamaz böyle şeyleri..gözlerim doldu :(
Yumak.. 21 ekim salı günü 2008 yılında vefat etti.Dudaktan kalbe izliyorduk ailecek.Köpeğimiz hastaydı annem ona bakmak için gittiğinde çığlık ata ata yanımıza geldi ve 'yumak ölüyo '' dedi.Yanına gittiğimizde abim onu kucağına aldı.Hepimiz ağlıyorduk.O da...son nefesini aldııııı ve bi gözyaşı döküldü.(( çarşamba günü de onu evimizden 2 dakka uzaktaki bahçeye gömdük..Çok özlüyorum onu./(((
bazı insanlara komik geliyor, ancak yaşamayan anlamaz karşılıksız sevgi sadece hayvanlarda var. bir zaman sonra çocuğun, arkadaşın oluyor onlar.