Kalabalık şehirlerde iç içe binaların, dar sokakların, dip dibe toplu taşıma araçlarının arasında yaşıyoruz. Tüm bu kargaşa ve koşturmaca içerisinde, kendinize biraz alan yaratıp rahatlamak istediğiniz olmuyor mu? Hiç kendinizi bu kalabalığın içerisinde sıkışmış hissetmiyor musunuz? Belki soruları soruş şeklimizde bir problem var. Doğrusu şu şekilde olabilir: Hiç bunları yaşamayan var mı?
Bu kalabalık ve dar yaşam alanları içerisinde, kaçıp rahatça bir nefes alacağımız yer neresi peki? Sanıyoruz en özel alanımız, evlerimiz doğru cevap. Dış etkenlerin en aza indiği, özel alanımız ve bir araya geldiğimiz ortam evlerimiz. Ama evlerimizde bize ve yaşamımıza ne kadar yer var?
Modern zamanın hepimize alıştırdığı satın alma duygusuna pek karşı koyamıyoruz. Satın alma eğilimimiz çok yüksek seviyelerde. Ancak ufak bir çıkmaz var: Satın aldığımız her şey için yeterli yerimiz yok. Birçok şeyi almaya karar veriyor ve bunu hayata geçiriyoruz. Daha önceden aldıklarımızdan da çok kolay vazgeçemiyoruz. Eşyaları alacak paramız var ama onların tümüne sahip olacak alanımız ise genellikle yok. İşte bu noktada hayatımız bir çıkmaza giriyor. Sahip olduklarımızın evimizi ve yaşam alanımızı işgal etmeye başladığı bir çıkmaz.
Artan eşyalar, yaşam alanlarımızın bir köşesinde kendisine yer buluyor. Oraya yerleşiyor ve genellikle uzun süre de olduğu yerde kalıyor. Ancak evlerimiz bu değişim için yeterli değil. Özellikle büyük şehirlerde konutların metrekare ortalaması her geçen gün düşüyor. Aynı zamanda hızla artan kira fiyatları da daha uygun fiyat için daha dar evlere olan yönelimi arttırıyor. Daralan yaşam alanlarımızın önemli kısmını da eşyalara kaptırınca geriye hareket etmek ve kendimize soluklanacak bir alan oluşturmak için fırsatımız da kalmıyor.
Ekonomik, toplumsal ve şehirsel etkenlerin bir sonucu olarak yaşam alanlarımızın daralmasından detaylı detaylı söz ettik. Elbette, yaşama bu problemlerle devam etmemiz gerekmiyor! İşte burada yaşamımıza biraz daha yer açmak için sağlam bir adım atmamız gerek. Peki ama yaşama yer açmak ne demek?
Bu kalabalığın içerisinde, küçük ama bir o kadar etkili yöntemler kullanarak yaşamımızda daha fazla özgür alan oluşturabiliriz. Basit organizasyon, eşya depolama ve dekorasyon çözümleri kullanarak kendimize daha fazla alan yaratmak mümkün. Bu sürecin en zor tarafı sadece adım atmayı başarabilmek.
“Yaşama yer aç!” sloganı ile yola çıkan PratikDepo, evlerdeki gereksiz yer kaplayan eşyalardan kurtulup yaşamımızı daha özgür hale getirmeyi hedefliyor. Yenilikçi eşya depolama hizmetlerini mobil olarak sunan PratikDepo; evimizden çıkmamıza bile gerek kalmadan eşya depolama ihtiyacımıza çözüm üretiyor.
PratikDepo’nun sunduğu, +1 Oda Hizmeti ile sanki evimizde ekstra bir oda varmış gibi kullanabileceğimiz bir depoya sahip olabilir, +1 Oda’mızı 3 ayda bir kez ücretsiz olarak adresimize çağırabilir ve PratikDepo’nun sunduğu yenilikçi eşya depolama çözümleri ile yaşama yer açabiliriz! 😎