Evdeki mikroorganizmalar görünmez düşmanlardır. Küf, mantar, bakteri gibi her köşede bekleyen bu tehditler en temiz görünen yaşam alanlarında bile var olabilir. Bu nedenle onlarla savaşırken görüntüden çok hijyeni önemsemek çok önemlidir. Evinizdeki sağlıklı ortamı pekiştirmek ve riskli durumları ortadan kaldırmak için bu önerilere bakmak isteyebilirsiniz.
Çünkü bu içerikte, mikroorganizmalarla savaşı kolaylaştıran en etkili ipuçlarını derledik!
Evde mikroorganizma oluşumunu önlemenin en etkili adımı düzenli temizliktir. Düzenli temizlik ise günlük, haftalık ve aylık olmak üzere farklı yoğunluğa sahip hijyen alışkanlıklarının kazanımı ile mümkündür. Örneğin; gün aşırı yerleri süpürme, ortalığı toparlama ve mutfak banyo düzenini koruma genel hijyende oldukça etkilidir. Haftalık ve aylık temizliklerin ise daha detaylı şekilde planlanması gerekir.
Evde mikroorganizma oluşumuna en müsait alanların başında banyo ve tuvaletler gelir. Bu nedenle bu alanlarda sık olduğu kadar doğru temizlik yapılması şarttır. Çamaşır suyu ve dezenfektan içeren temizlik malzemeleri, bu alanlardaki organizmaların oluşumunu önler. Ayrıca küf ve koku gibi ek sorunların giderilmesine de yardımcı olur. Elbette tuvalet ve banyo temizliğinde kullanılan fırça ve sünger gibi ekipmanların da düzenli olarak temizlenmesi veya yenilenmesi gerekir.
Mutfak, evin en çok kullanılan alanlarından bir diğeridir. Bu nedenle bakteri oluşumuna müsaittir. Tezgah başta gelmek üzere besinle temas eden yüzeylerin gün aşırı temizlenmesi sağlık açısından büyük önem taşır. Çünkü mutfağın yeterli hijyene sahip olmaması, beslenme yoluyla alınan bakteri riskini artırarak sağlık sorunlarına yol açabilir. Lavabo, fırın, kesme tahtası, bulaşık süngeri, el havlusu gibi yüzeylerin tümü günlük temizliğe dahil edilmelidir.
Mutfak temizliğinde özen gösterilmesi gereken alanlardan bir diğeri buzdolabıdır. Besinlerle doğrudan temas eden bu yüzeyler bakteri oluşumu açısından risklidir. Bu nedenle buzdolabının iç ve dış yüzeylerinin 1-2 ayda bir düzenli dezenfekte edilmesi gerekir. Sirke gibi doğal malzemelerle yapılan düzenli temizlik sonunda hem buzdolabı mikroorganizmaları önlenir hem de besinler daha uzun süre tazeliğini korumuş olur.
Kirli çamaşırları makinede yıkamak hijyen için yeterli değildir. Çünkü mikropların ölmesi için gereken ısı en az 60 derecedir. Dolayısıyla özellikle iç çamaşırı ve nevresim gibi tekstil ürünlerinin bu ısıda yıkanması gerekir. Ayrıca çamaşır makinesinin, deterjan alma gözü gibi kısımlarının düzenli olarak dezenfekte edilmesi de kıyafet üzerinden bulaşan bakteri riskini önlemede son derece etkilidir.
Uyku hijyeni, uyku alanındaki yatak, yastık ve nevresim gibi tekstil ürünlerinin hijyeni ile sağlanır. Bu hijyenin sağlanmasında odanın birkaç saat havalandırılması, yatağın birkaç ayda bir detaylı temizliğinin yapılması ve haftalık nevresim değişimi gibi temizlik adımları sıralanabilir. Uyku alanında edinilen bu tarz alışkanlıklar, uyku kalitesini artırarak gün içindeki enerji miktarını da olumlu etkiler.
Evin dışarıdan gelen mikroorganizmalara karşı korunmasında antre ve hol gibi giriş alanlarının etkisi büyüktür. Bu alanlardaki hijyen kontrolü, ayakkabılarla dışarıdan taşınan mikrop miktarının dengelenmesini sağlar. Örneğin; ayakkabıları dışarıda çıkarmak ve eve girdikten hemen sonra ayakları yıkamak, çorapları ise kirliye atmak bu anlamda alınacak etkili önlemlerden sadece birkaçıdır.
Evdeki patili dostların başlı başına mutluluk kaynağı olduğu kesin. Ancak bu arkadaşlara karşı doğru önlemleri almak da bir o kadar önemli. Özellikle kedili evlerdeki kedi kumunun doğru yerde konumlanması, düzenli olarak temizlenmesi ve temizlik sonrası ellerin iyice yıkanması mikroorganizma oluşumunu önlemeye yardımcıdır. Ayrıca evcil hayvan tüy ve deri bakımı, mama ve su kabı yerleşimi ile temizliği de göz ardı edilmemesi gereken önemli adımlardır.
Küf, yaşam alanındaki hava kalitesini düşürerek mikroorganizma oluşumunu hızlandıran bir etmendir. Bu riskin kontrol altına alınması ve önlenmesi için düzenli havalandırma şarttır. Günde 15-20 dakikalık bir havalandırma bile sirkülasyonu artırarak küf riskini ortadan kaldırabilir. Küften arınan alanlara daha sonra mantar önleyici boyalar uygulanması, çatlak ve boşluklara sızıntı önleyici materyal doldurulması yapılabilecek diğer adımlar arasındadır.
Düzenli temizliğin, evde hijyen sağlamak için yeterli olmadığını belirttik. Dolayısıyla temizlik rutinlerine, sterilizasyona uygun malzemeleri eklemek çok önemlidir. Çamaşır suyu ve dezenfektan içerikli temizlik malzemeleri mikroorganizmalardan korunmada en etkili ürünlerdir. Bu ürünlerin düzenli ve doğru kullanımı ile evdeki tüm yüzeylerin arındırılması gerekir.
Hijyeni korurken kimyasal içerikli ürünleri aşırı kullanmak pek sağlıklı olmayabilir. Çünkü bu ürünlerin belirli sağlık riskleri vardır. Dolayısıyla sirke, karbonat, limon gibi doğal dezenfektanların temizlik rutinlerine eklenmesi oldukça önemlidir. Sağlık açısından herhangi bir risk barındırmayan bu ürünler yüzey temizliğinden bulaşık makinesine, çöp kutusundan banyo ve tuvalet temizliğine kadar her alanda rahatlıkla kullanılabilir.
Kapı kolları ve ışık anahtarları, gün içinde evdeki herkesin sıklıkla dokunduğu yüzeylerdir. Mikroorganizmaların çoğu ellerle taşındığından bu tür yüzeylerin düzenli temizliği hijyenik ortam adına kritiktir. Gün içinde defalarca dokunulan bu alanların haftalık veya aylık temizlik rutinlerine kesinlikle eklenmesi gerekir.
