Onedio Logo

Ev Temizliğinde En Çok Yapılan 11 Kritik Hata

Kapak Görseli

Temizlik yapıyoruz yapmasına da, bazen “daha iyi” diye yaptığımız şeyler evdeki düzeni alt üst edebiliyor. Hatta bazı alışkanlıklarımız, evi temizlemekten çok daha fazla kirletiyor bile olabilir… Neyse ki geç değil, gel bakalım en sık yapılan 11 temizlik hatasına:

1. Toz alırken kuru bez kullanmak.

Toz alırken kuru bezle şöyle bir silip geçmek… Kulağa pratik geliyor. Ama işin aslı hiç öyle değil. Kuru bezle yaptığın her hareket, tozları havalandırıyor. Yani sen mobilyanın üstünden aldığını sanıyorsun ama o tozlar havaya kalkıyor, biraz gezip sonra tekrar senin koltuğa, halıya, hatta nefes yoluna konuyor. Bir nevi tozlar evde serbest dolaşımda! Bunun yerine hafif nemli mikrofiber bezle silersen, toz gerçekten bezin üstüne yapışır ve yok olur gider.

2. Temizlik ürünlerini kafaya göre karıştırmak.

“Biraz çamaşır suyu, biraz da yağ çözücü… İkisini karıştırırsam süper güçlü olur!” diyenler, burada mısınız? O karışımlar ev temizliğinden çok laboratuvar deneyi oluyor. Hatta bazıları zehirli gazlar çıkarıyor, farkında olmadan sağlığı da riske atıyor. Aman diyelim, her ürün tek başına takılsın.

3. Camları gazete kağıdıyla silmek.

'Annem böyle yapardı, pırıl pırıl olurdu!' dediğini duyar gibiyim. Evet, gazete kağıdıyla silmek eski bir yöntem ama artık o mürekkep cam yüzeylere zarar veriyor, zamanla da matlaşma yapıyor. Üstelik ellerine de bulaşıyor, sonra farkında olmadan yüzüne gözüne de sürüyorsun. Onun yerine mikrofiber bez ve cam temizleyiciyle sildiğinde, cam ve aynaların ışığı geri yansıtma kapasitesi artıyor, adeta aydınlanıyor. Bir de kuru bezle son bir geçiş yaparsan, camların “bak bana” diye parlayacak!

4. Mutfak süngerini sonsuza kadar kullanmak.

Şu minik sünger var ya, evin en tehlikeli bakterilere ev sahipliği yapan eşyası olabilir. Nemli ortam, yemek kalıntıları, sıcaklık… Bunlar bakterilerin tam da bayıldığı şeyler. Süngeri haftalarca kullanınca farkında olmadan mikropları tabaklardan tekrar tekrar ev halkına servis ediyorsun. En doğrusu, süngeri her gün kaynar suya batırıp dezenfekte etmek ya da haftada bir yenisiyle değiştirmek.

5. Mobilyaları duvara yapıştırmak.

Salonun ferah dursun diye koltukları duvara dayamak… Klasik hamle. Ama arada hiç kontrol ettin mi o duvarla mobilya arasını? Eğer hiç hava sirkülasyonu yoksa, zamanla küf, rutubet, hatta duvar boyasının kabarması gibi sorunlar çıkabiliyor. Özellikle dış cepheye bakan duvarlarda bu risk daha yüksek. O yüzden mobilyaların duvarla arasında en az 3-5 cm boşluk bırakmak şart.

6. Temizlik bezlerini her yerde aynı anda kullanmak.

Aynı bezle önce mutfağın tezgahını silip sonra gidip banyodaki lavaboya mı geçtin? İşte bu, mikropların en sevdiği gezi turu! Böyle yaptığında bakteriler bir odadan diğerine taşınır ve temizlik yaparken aslında tam tersi bir etki yaratmış oluyorsun. Bu yüzden her alan için ayrı bez belirlemek en iyisi.

7. Banyo perdesini kurutmadan kapatmak.

Duştan çıkıp perdemizi kapatıyoruz ve 'Temiz iş, kimse ıslak yere basmaz' diye düşünüyoruz. Ama o kapalı, ıslak perde zamanla küfün en sevdiği ortam haline geliyor. Su damlaları kuruyamadığı için bakteri ve mantar üremeye başlıyor. Halbuki duş sonrası perdeyi açık bırakıp iyice havalandırmak, bütün bu sıkıntıyı ortadan kaldırıyor.

8. “Mis gibi koksun” diye fazla deterjan kullanmak.

Çok deterjan = çok temizlik… Zihin bunu söylüyor ama gerçek tam tersi. Fazla deterjan, yüzeyde kalıyor ve iyice durulanmadığında yapış yapış bir his bırakıyor. Üstelik bu artıklar zamanla daha çok toz ve kir çekiyor, yani sen temizledikçe ev daha çabuk kirleniyor.

9. Kapı kollarını temizlemeyi unutmak.

Evi baştan aşağı siliyoruz, halılar süpürülüyor, camlar parlatılıyor… Ama gel gör ki evin en çok temas edilen yerleri genelde pas geçiliyor: Kapı kolları, ışık düğmeleri, kumandalar! Bunlar gün içinde defalarca elimizin değdiği alanlar ve özellikle hastalık dönemlerinde mikropların en çok gezdiği noktalar. Üstelik bakınca kirli de durmazlar, bu yüzden akla gelmez. Ama hijyenin kalbi aslında burada atıyor.

10. Perdeleri yılda bir kere bile yıkamamak.

Perdeler, evde genelde dekor gibi durur. O yüzden çoğumuz aylarca, hatta bazen yıllarca onların da toz tuttuğunu unutuyoruz. Halbuki güneş ışığıyla buluşan perdeler, üzerine sinen tozları havaya salar. Özellikle alerji problemi olanlar için bu, ciddi bir sorun yaratır. Perdeleri yılda en az iki kere, tercihen mevsim geçişlerinde yıkamak lazım. Hem evi ferahlatır hem de o yıkandıktan sonra gelen hafif deterjan kokusuyla evde adeta bahar temizliği havası eser.

11. Çöp kovalarını temizlemeyi ihmal etmek.

Çöp poşetini çıkarınca iş bitti sanıyoruz, ama o kovanın dibinde kalan sızıntılar, bakteriler, kötü kokular… Onlar da orada takılmaya devam ediyor. Zamanla çöp kovası, evi temizliyoruz sanarken fark etmeden kötü koku kaynağı haline gelir. Çöp kovasını da düzenli olarak sabunlu suyla yıkayıp dezenfekte etmek gerekiyor. Haftada bir duş aldırırsan o da mis gibi olur.

Popüler İçerikler

Bahar Candan Yardım İstedi: Aşırı Kilo Kaybıyla Dikkat Çeken Nihal Candan Yoğun Bakıma Kaldırıldı!
Bahar Candan Yardım İstedi: Aşırı Kilo Kaybıyla Dikkat Çeken Nihal Candan Yoğun Bakıma Kaldırıldı!
"Kolay Gelsin" Diyebilmişti: Sevgilisini Arkadaşıyla Yakalayan İzel'in Yüzündeki İzlerin Nedenini Anlatıyoruz!
"Kolay Gelsin" Diyebilmişti: Sevgilisini Arkadaşıyla Yakalayan İzel'in Yüzündeki İzlerin Nedenini Anlatıyoruz!
İsrail Madleen Gemisine Müdahaleye Hazırlanıyor: Greta Thunberg Gazze İçin Yeni Açıklama Yaptı
İsrail Madleen Gemisine Müdahaleye Hazırlanıyor: Greta Thunberg Gazze İçin Yeni Açıklama Yaptı