Türkiye’de 11 Milyonun üzerinde işgücüne dahil olmayan ya da olamayan kadın var. Bu rakam seçimlerde her 5 seçmenden 1’inin ev kadını olduğu anlamına geliyor. Seçimler yaklaşırken biz de ev kadınlarının ülkemizdeki hangi sorunun çözümüne öncelik verdiğini öğrenmek istedik. Birbirinden zor konularda tüm samimiyetleriyle karar vermeye çalıştılar. İyi seyirler.
Kürtaj cinnayettir diye net şekilde konuşanlara hayranım. Siz istenmediği halde doğan bir çocuğa şahit oldunuz mu. Ben oldum bir üniversite öğrencisinin doğurup yetimaneye bıraktığı sonra evlatlık verilmesi için imzaya bile gelmeyen birini gördüm bu yavrucağın önce koruyucu aileye verilip 3-4 sene sonra annenin bu çocugu bir daha istwmeyeceğine kanaat getirlip evlatlık verilmesine karar verilip çocugun koruyucu aileden alınıp başka aileye verildiğini gördüm bu çocuk daha 3 yıllık yaşamında 2 kere terk edildi. Daha ne yaşayacağınıda bilmek zor nasıl bir travma yaşadığını.şimdi sizce hangisi daha büyük bir cinayet bakamayacağınız çocugu dünyaya getirmemek mi yoksa sonunu hiç düşünmeden bu bebeği iğrenç bir hayata mahkum etmek. Cinayet sadece bir insanın nefesini kesmek değildir. Bir insanın umutlarını yaşam sevincini almak onu korkunç bir yaşama mahkum etmekte cinayettir. Hatta bence en kötüsü umut cinayetidir
Ne desek boş, erkek olarak başımıza gelmeyeceği için bence bizim bir söz hakkımız olmaması gerekiyor. Partnerimizin başına gelse bile yine empati kurup anlamamız imkansız. Söz kadınların :)
mesela ben şu yönden kürtaja karşı degilim düşünün yolda gidiyorsunuz ve bir tecavüzcü geliyor ve sizin rızanız olmadan bedeninize dokunupla ırzınıza geçiyor hatta daha kötüsü bie hamile kalıyor ben olsaydım kesinlikle tecavüzcüden çocujk dogurtmazdım çünkü çocuk dünyaya gerçekte nasıl geldigi için ögrenince perişan halde olurdu