İç Anadolu’nun incisi, öğrencilerin göz bebeği Eskişehir... Porsuk Çayı’ndan Odunpazarı’na bir sürü güzel bölgeyi içeriyor. Medeniyetlerin uğramadan geçmediği, Bizans’ın, Anadolu Selçuklularının ve Osmanlı’nın var olduğu bu şehri gezmemek olmaz. Eskişehir’de ne yenir sorusundan önce Eskişehir’in tarihi ve doğal güzelliklerini görmek lazım. Gelin buralara birlikte göz atalım!
Eskişehir’in göz bebeği Porsuk Çayı aslında Sakarya Irmağının kolu. Şehri Venedik’le yarıştıran Porsuk Çayı görenleri büyülüyor. Porsuk çayı üzerindeki Şehr-i Aşk adası da buraya ayrı bir hava katıyor!
Eskişehir'de yeşillik alan denilince akla ilk gelenlerden olan Şelale Park, Eskişehir’in çokça ziyaret edilen yerlerinden. Gerek doğası gerek oyun alanları ile hem Eskişehirlilerin hem de dışarıdan gelen ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Eskişehir’in en büyük şelalesi de bu parkın içinde bulunuyor. Manzaraya karşı oturmak için ideal yeri buldunuz!
Lületaşı denilince akla ilk Eskişehir gelir! Eskişehir taşı da denilen lületaşının işlenmesiyle çok çeşitli ürünler ortaya çıkıyor. Bunları görebileceğiniz yerlerden Lületaşı Müzesini Eskişehir’e gidip de görmemek olmaz.
Türkiye’nin ilk otomobili Devrim’i ve ilk buharlı lokomotifi Karakurt’u görmek için can atıyorsanız adresiniz belli. Otomobil meraklısıysanız ya da sadece tarih seviyorsanız mutlaka bir uğrayın!
Sanat ile Eskişehir’i bir araya getiren OMM, ziyaretçilerine çok farklı bir deneyim sunuyor. Modern sanat sevenlerin kaçırmaması gereken müzede, Japonya’nın bambu ustası Chikuunsai IV’ün eseri de sergileniyor. Bu müzeyi görmeden Eskişehir’i terk etmeyin deriz. Müzenin tüm eşsiz parçalarını gördükten sonra bize hak vereceksiniz!
Balmumu heykeller müzesinin Türkiye’deki ilki Eskişehir’de. Müzede 200 kişinin heykeli bulunuyor. Ünlülerden siyasilere ve tarihi kişiliklere kadar geniş bir yelpazede heykele sahip müzeyi gezilecekler listenize ekleyin. Bol bol fotoğraf çekilmeye hazırlanın!
Cam üfleme ve soğuk şekillendirme sanatının eşsiz örnekleri ile dolu müze, görenleri hayran bırakıyor. Camın her halini görebileceğiniz bu müzedeki eserlerin camdan yapıldığına inanamayacaksınız.
Anadolu’nun zenginliklerinden bahsetmeye gerek yok. Bu zenginliklerinden biri de elbette biyolojik zenginlik. 1200 örneğin sergilendiği bu müze, biyolojik bir ziyafet sunuyor. Kuşlar, sürüngenler, kabuklu canlılar, balıklar ve böcekler burada sizi bekliyor olacak!
Karikatürü sevmeyen yoktur ama karikatür bağımlılığı başkadır. Bu müze onlar için bulunmaz bir gezi durağı. Bağımlısı olmasanız da bu müzede eğleneceğinizin garantisini veriyoruz. Siz yine de müze kurallarına uyun, çok sesli gülmeyin! 😂
Eskişehir, Osmanlı'nın kuruluş dönemindeki göz bebeklerinden. İlk yerleşim yeri olan Odunpazarı, ünlü evleriyle tarihi bir deneyim sunuyor. Odunpazarı sokaklarında gezerken tarihi tekrar yaşamış kadar olacaksınız!
Amerika’nın Disneyland’i varsa Eskişehir’in de Sazova Parkı var! Parkın içinde bilimden masala her şey var. Masal şatosunda çocukluğunuza dönebilir, korsan gemisinde Jack Sparrow olabilir ya da Japon Bahçesi'nde huzura erebilirsiniz. Bu parkı gezmeye bir gün yetmez!
El sanatlarının hem tanıtımının hem satışının yapıldığı bu çarşıda farklı çeşitte ürünler görmek mümkün. Buradan hediyelik eşyalar satın alabilir ya da üretim süreçleri ile ilgili bilgilenebilirsiniz. İyi alışverişler!
Zaimağa Konağı, Bakanlar Kurulunun Ankara dışında toplandığı ilk yer olarak biliniyor. Bu da konağı paha biçilmez yapıyor. Eskişehir’e gidip de tarihimizde önemli bir yer eden bu konağı görmeden olmaz!
Sivrihisar’ın simgelerinden olan saat kulesi 1899 yılında yapılmış. Kayalıkların üzerinde duran bu saat kulesi, Eskişehir’e panoramik bakış sağlıyor. Eskişehir’e tepeden bakılacak en güzel yere uğramadan dönmeyin!
2015 yılında UNESCO Dünya mirası geçici listesine giren Sivrihisar Ulu Cami, Selçuklu döneminin önemli eserlerinden. Bir başka özelliği de Anadolu’nun en büyük ahşap direkli camisi olması.
Friglerin ana tanrıçası Kibele’nin tapınağı Eskişehir’de bulunuyor. Bu tapınakta tanrıça için törenler yapıldığı biliniyor. Bu kentin M.Ö 8.yy’da Kral Midas tarafından kutsal bir kent olarak kurulduğuna inanılıyor. Hala gün yüzüne çıkmamış bir tarih olan Pessinus Antik Kenti keşfetmenizi bekliyor!
Frigler’in yerleşim yeri olan Eskişehir, Friglere ait birçok eser barındırıyor. Bunların en önemlilerinden biri de Midas Anıtı. Bu anıt, Friglerin sanat eseri olarak görülüyor. Anıtın üzerinde hala çözülemeyen yazıtlar mevcut. Yüzyıllara meydan okuyan bu enfes eseri görmek, Eskişehir yapılacaklar listesinde mutlaka yer almalı!
Kelimenin tam anlamıyla yerin altında olan bu şehir, kayalıkların oyulması ile yapılmış. İçinde mezarlıkların, tahıl ambarlarının olduğu da biliniyor. Yerin altında bambaşka bir dünyaya açılan bu kapı sizlerin ziyaretini bekliyor!
Friglerin Eskişehir’deki kalıntılarından biri de Gerdekkaya Mezar Anıtı. Bu enteresan mezar görenleri hayrete düşürüyor. Kayanın içine oyularak yapılan mezarın girişindeki iki sütunlu kapı tapınağı andırıyor. Friglerin mezarlarını merak edenler için mutlaka gezilmesi gereken yerlerden biri!
Friglerden kalan bir başka eser olan Solon’un Mezarı kabartmalarıyla dikkat çekiyor. Yazıtta adı geçen Solon’un adı ile anılan bu eser aslan kabartmaları nedeniyle Aslanlı Mabet olarak da biliniyor. Frig uygarlığının yerleşim yerlerinden Eskişehir’in her köşesinde Friglere ait bir eser görmek mümkün.
Böğürtlen Balkayası kayaya oyulan bir başka Frig eseri. Diğer Frig anıtlarından farkı koyu kırmızı renk ile boyalı yerleri. Görünce ihtişamıyla gözleriniz kamaşacak!
Antika sevenler için bulunmaz bir müze burası. Çeşit çeşit daktiloların bulunduğu müze, aynı zamanda Türkiye’nin de ilk daktilo müzesi. Gazeteci Tayfun Talipoğlu ve başka gazeteciler tarafından bağışlanan daktiloların bulunduğu bu müze, her daktiloyu eve götürme isteği yaratsa da aman diyelim!
Ahşabın her türlü yorumu bu müzede sergileniyor. Düzenlenen ahşap festivali sonrasında 160 eser toplanmış ve sergilenmeye başlanmış. Gerçekten garip bir konsept!
Fotoğraf sanatçısı Osman Yaşar Tanaçan’ın bağışladığı fotoğraf makinesi, fotoğrafla ilgili aletleri, kitaplar, dergiler ve fotoğrafları bu sergide kendine yer bulmuş. Fotoğraf meraklılarının hem bilgileneceği hem de mest olacağı bu müzeyi kaçırmayın!