Dönem ödevi yapmak için emek vermiş, dişini tırnağına takmış efsanevi bir nesil... Şimdi ufak tefek zorluklar karşısında kolay kolay yılmıyorlarsa, sebeplerinden biri de budur.
Dönem ödevi yapmak için emek vermiş, dişini tırnağına takmış efsanevi bir nesil... Şimdi ufak tefek zorluklar karşısında kolay kolay yılmıyorlarsa, sebeplerinden biri de budur.
Tükenmez kalemle dönem ödevi yapılmaz mesela. Yapılırsa 'Öğretmen anlar da, kızar mı lan acaba?' soruları dolanır aklında.
Öğretmenlerden; 'Ne o öyle uçak gibi yazmışsın!' azarını yememek için olması gereken çok önemli şey.
Bu cetvelden en az bir tanesi, her öğrencinin çantasına girmiştir herhalde. Çizgili kağıdın üstüne yeniden o çizgileri çizmek ne kadar meşakkatli işmiş Allah'ım.
Cetvel yoksa bir de kitapla çizmeye çalışırsın ki, evlerden ırak. Çok zor işler çoook.
Ama dikkat etmek lazım tabi. Çizgili kağıdın üstündeki mürekkebin kuruduğundan emin olmak lazım. Sonra sayfayı tekrar yazmak zorunda kalmamak için...
Uğruna haftalarca gazete kuponu biriktirdiğimiz bilgi yuvaları. Google Amca'nın olmadığı dönemde yardımımıza koşan, ihtiyacımız olan her bilgiyi aramak için ilk olarak başvurduğumuz kitaplar.
a-ami
ami-avr
avr-ber
ber-bro
bro-.. sıralaması hala hafızalardan silinmeyenlerle bir ara toplanıp bir şeyler yapalım. Hatta ödev hazırlayalım bence. 😄
Öyle Google'a yazayım 0,037 saniyede önüme yaklaşık 964000 tane sonuç çıkartsın diyemezsin işte. Özveriyle arayacaksın o başlığı bazen de ilgisi olmayan yerlere bakacaksın.
Einstein'la ilgili olan başlığı aramak için 'A' harfine bakmış bir nesiliz biz sonuçta. 😁
Mesela ödevin L harfiyle başlıyorsa, sizde de L harfinin olduğu ansiklopedi eksikse o zaman yandın işte. 😢
Ya oturup ödevini orada yapacaksın, ya da o kocaman kitapların fotokopisini çektirip fotokopilerden yararlanacaksın.
Ödev yapacağı konu için insan kaynak buldu diye sevinir mi? O zaman seviniyorduk işte. 😄
Bundan sonrası büyük dikkat ister. En ufak bir hatada geri dönüşü mümkün olmayan bir yola girilir.
Gözlerinin önünde, televizyonun karşısında ödevini yapıyorsundur çünkü. En fazla, 'Bırak televizyonu ödevini yap!' diye azar yersin o da fazla ciddi olmaz zaten.
Tekrar kağıdı değiştirir. O sayfaya baştan başlar mecburen. Pilot kalemle yazdığından hiçbir şekilde geri dönüşü yoktur çünkü.
O yüzden cesaret edip, daksil de kullanamaz çocuk. Mecburen sayfayı en baştan yazacaktır. Ya da ufak bir hataysa kalemle hissettirmeyecek şekilde düzeltecektir.
Böylece hem ödevinden yüksek not alırsın, hem de aile içerisindeki yardımlaşma bu sayede artmış olur. ☺️
'Kopyala yapıştır, çıktı al' gibi az bir zaman almaz çünkü bu. Gerçekten emek vermen gerekir emek!
Telefon ya da bilgisayar olamadığından, dikkatimizi dağıtan en önemli şey hayallerimiz oluyordu haliyle.
Ona da en az ödeve harcadığımız kadar zaman harcarız. Bir ödevin kalitesi öncelikle kapağından belli olur çünkü. 😃
Şimdikiler de ne güzel ya oh, hazır kapağı çıktı al, ismini yaz koy ödeve.
Ne güzel ya. 😟
Nedeni ise kesinlikle sizden ilgi beklemesidir. ☺️
Şimdi tek kaygın, sabah giderken o ödevi unutmamaktır. 😄
Eskiden öğretmenler neden bu kadar acımasız ve halden anlamaz insanlardı?Sadece bu konu için değil.Ne vardan ne yoktan anlarlardı.Birçoğu ziraat mühendisi filandı. Sürekli dayak atarlardı, tek dertleri akşam olsa da eve gitsekti.Hiçbirine hakkım helal değil.Ben de bir öğretmen olarak tek derdim öğrenci kazanmak.Ahlaklı birey yetiştirmek... Ödev olarak gezi yazısı yaz demişti. Ben de hiç ilçe dışına çıkmadım. Hoca da biliyordu. Açtım ansiklopediyi Ankara'daki meşhur binalar ,tarımsal özelliğini filan. İşte şöyle koyun gördüm şöyle tarla gördüm diye. Bu ne dedi azarladı ,düşük not verdi. Ruhsuz hocalardan çok şey beklemişiz
Benim dönemimde eve ansiklopedi satmaya gelirlerdi. Set halinde Dedem alırdı bize. Oturup tek tek okurdum yerini hiçbiriey tutamaz. Bazılarının bilgisayarı olurdu çıktı alırlardı annesi babası ödevini dosyalar da yapardı.o dönem bilgisayarlar zengin işiydi:) Onlar yüz alırdı tabi. Ben elde tek tek yazardım ansiklopediden resimleri keser yapıştırırdım. Nerden nereye geldik ey gidi. S harfi nerde a harfi nerde diye kitaplıkta on saat arardık. Böylelikle okuma kültürümüz de gelişirdi.
Biz de ansiklopedi vardı ama hep arkadaşlarımla birlikte kütüphaneye giderdim onlar ödev yapardı ben kitap okurdum evde var diye rahat takılıyordum sonra saatler sonra yavaştan sesler duyulur bitti bitirdim falan diye 😂 güzel günlerdi be