Özellikle sosyal medyada yerleşen 'Eski Türkiye' jargonu yakın geçmiş ve 2000 başlarındaki zaman dilimi için kullanılıyor. O dönem yapılan programların bu zamana kıyasla ne kadar farklılaştığını görmek sizi biraz hüzünlendirebilir.
Özellikle sosyal medyada yerleşen 'Eski Türkiye' jargonu yakın geçmiş ve 2000 başlarındaki zaman dilimi için kullanılıyor. O dönem yapılan programların bu zamana kıyasla ne kadar farklılaştığını görmek sizi biraz hüzünlendirebilir.
Cihat Hazardağlı ve ekibinin hazırladığı bu mini dizi, Show Tv'de haberlerden önce yayınlanırdı. Gündem konusu neyse bölümde o hicvedilirdi. Seyirci olarak biz gülerdik, siyasiler de bu tiplemelere hiç sesini çıkarmazdı.
Levent Kırca ve Oya Başar'ın ekibiyle birlikte yaptığı bu komedi serisi çok uzun yıllar devam etti. Jet Ski skandalından, susuz İSKi günlerine kadar hemen hemen her şey hicvedildi. Hala daha çoğu skeçte kullanılan replikler dilimizde döner durur.
Dünyanın en güzel 'eşşoğlueşşek' lafını şüphesiz ki Kemal Sunal söyler. Bu laf onun neredeyse imzasıdır, bütünüdür. Şimdi onun filmlerinde bu replik geldiği zaman ses kesiliyor ama biz biliyoruz ki 'eşşoğlueşşek' lafı en çok ona yakışıyor.
Bir yanda yoğrulan çiğ köfteler, bir yanda Kazancı Bedii'nin okuduğu uzun havalar, diğer yanda rakı şişeleri, boş kalmayan kadehler. Hepsini de canlı olarak gördük, izledik.
Biz diyelim Metin Arolat - Dert Değil, siz deyin Tarkan - Salına Salına Sinsice... Nice klip çekildi, hepsinin içinde bir miktar erotizm vardı ama hiçbiri de şarkının önüne geçmedi. Hatırlıyor musunuz o zamanları?
Bu ülkeye bir tane Seyfi Dursunoğlu geldi, bir daha da gelmez. Kadın kılığına girmiş bir erkek olarak şarkılar söyledi, dans etti, seyirciye sataştı ve hiçkimse bundan rahatsız olmadı. Huysuz Virjin, bu ülkede bir devrim gerçekleştirdi.
Yılbaşı gecesi saatler gece 12'yi vurduğunda dansözü bekleyerek uykusuz kaldığımız çok olmuştur. Neredeyse bir gelenek haline gelen yılbaşı dansözlerini artık göremez olduk.
Namı diğer Memedali Bey'in bazen herkesi şaşkına uğrattığı esprileri ve hareketleri oluyordu. Sırf bu yüzden yayın yaptığı kanala nice cezalar kestirmiştir.
Özendirici olduğu gerekçesiyle şu an içki ve sigara sansürleniyor. Acaba sansürlenmediği zamanlarda sırf bu yüzden içkiye ve sigaraya alışan var mıdır diye düşünmeden edemiyor insan.
Küçük gibi görünen bir detay ama günümüzde durum böyle değil. Çünkü TRT'nin yasaklı şarkı listesi şimdilerde epey kabarık. Mesela bazılarını hemen sayalım:
Mehmet Güreli - Kimse Bilmez: Gül rengi şarap içilmez mi böyle günde
Nükhet Duru - Sarhoşum Ben: Her akşam votka rakı ve şarap, içtikçe delirir insan olur harap
Demet Akalın - Ah Ulan Dünya: Gel delirme gel de içme
Berkay (Orijinal şakı Ahmet Kaya)- Hep Sonradan: Kederli bir akşam içmişiz, sarhoşuz hepsi bu
Çünkü reklam sektörü artık bildiğiniz gibi değil. Sırf bazı nesnelerin üstünde marka yazıyor diye mozaiklendiği ya da kesildiği filmler var artık. O saniyelerde filmde neler olup bittiğini anlamak imkansız.
Yaşı küçük olanlar hatırlamayabilir ama inanın böyle şeyler de oldu bu ülkede.Yaşı yetenler zaten şimdi kendi kendine hayret edecektir...
Saldıray Abi, Türk televizyonlarındaki gelmiş geçmiş en büyük fenomenlerden birisidir. 'Sevişmek' dediği zaman kimsenin aklına erotizm getirmeyen, sadece güldüren ve eğlendiren bir karakterdi. Bir dönem onu izlediğimiz için şanslı olmalıyız...
Cinsel ağırlıklı programlari ,reklamınlari , dansözleri ,İbo şovu filan özlemedim ama özgür basını istenildiği gibi eleştiri yapabilmeyi özledim
Bir sonraki seçimde akpden kurtulunca tekrar eski günlerimize döneceğiz
yukarıda cinsellik, alkol ve sapkın konuşmaların arasına bazı ifade özgürlüklerini sıkıştırarak herkesi bir taraf seçmeye zorlamış aptalca bir içerik. Tamam siyasiler çıksın edebiyle tartışsın, siyasetinde edebiyle mizahı olsun. Ama kadını cinsel yönüyle mi tv de göstermek medeniyet? Sarhoş olup sapkınca konuşmak mı medeniyet? Bel altı espriler ile hızını alamayıp bir çok kesime laf sokup kapatılan programlar mı medeniyet? Gerçi medeniyet dediğimiz şey bunlar olsa gerek...