Eski Türk Tarihini İçerisinde Gizleyen 'Mihenk Taşı' Niteliğinde Bir Kavim: İskitler

Sakalar namıyla da bilinen İskitler, Türk Tarihi açısından çok mühim bir toplumdur. Günümüzde halen Türk olup olmadıkları, bilim dünyasında bir tartışma konusu olsa da, Eski Türk Tarihini iyi anlayabilmek açısından İskitlerin tanınması bir zaruridir. Bu sebeple biz burada, haklarında asılsız ve yanlış birçok bilginin dolaştığı İskitleri özetlemeye çalışacağız.

Not: Bu yazıda Prof. Dr. Ekrem Memiş'in İskitlerin Tarihi adlı eserinden faydalandık.

İskit Coğrafyası

Yanlış bir bilgi olarak, İskitler'in Dinyester Nehrinden, Hazar Denizine kadar, Kuzey Karadeniz'in bütün alanını kapladıkları anlatılmaktadır. Coğrafya olarak doğru bir tanım olmasına karşın, İskitler bu alanın tümüne hakim bir vaziyette değil, parçalı bir konumda bulunmaktaydılar. İskitler, bu coğrafyada bulunan Sarmatlar, Kimmerler ve Massagetler gibi sadece bir kavimdi. Aralarında çok büyük farklar bulunmasa da bu kavimler birbirinden ayrılmaktaydılar. Nitekim İskitler, M.Ö. 8. asırda Massagetler ile girdikleri mücadele sonucu Volga Nehrini geçerek Kimmer  topraklarına girmişlerdi.

Bozkırlardan Anadolu'nun İçlerine

İskitler, Kimmerlere karşı daha güçlüydüler. Bu sebeple Kimmerler kaçmak suretiyle Kafkasya üzerinden Anadolu'ya girdiler. İskitler de bu kavimi takip ettiler. Netice itibarıyla bu iki kavimin büyük akınlarından en büyük zararı Urartu ve Assur Krallıkları gördü. Bu iki muharip bozkır kavimi, yerleşik olan ve kısmen şehirli diyebileceğimiz bu krallıklara karşı çok güçlüydüler. Yıllar boyunca Anadolu ve Mezopotamya'nın çeşitli bölgelerinde mevcut siyasette etkili oldular.

Anadolu ve Mezopotamya'da Üstünlük Devri

İskitler gerek Urartular gerekse Assurlar ile kendi çıkarlarına göre hareket ettiler. Bazen birine destek verirken, bazen diğerine destek verdiler. Nitekim Urartu ve Assurlar tarih sahnesinden çekildiğinde, İskitler onları yıkan uygarlıklar ile müttefik halinde hayatlarına devam ediyordu. İskitler bundan sonra ortaya çıkan Persler'e karşı da düşman olmuşlardı. Persler, İskitler'e karşı birçok akın yapmıştı, fakat İskitler geri çekilerek ve güçlü-kalabalık Pers ordusuyla tehlikeli savaşlara girmeyerek bu akınlardan zararsız biçimde kurtulmayı başarmışlardı.

Tomris Hatun Efsane mi Gerçek mi?

İskitler denilince adı fazlaca geçen isimlerden birisi de şüphesiz Tomris Hatun'dur. Gerçek bir karakter ve hükümdar olduğu kesindir. Fakat Tomris Hatun'un İskit Kraliçesi olup olmadığı açık bir konu değildir. Pers Kralı Kiros'un M.Ö. 529 yılında Tomris Hatun'un başında bulunduğu bir kavime karşı yenildiği ve öldüğü biliniyor. Fakat Tomris Hatun'un başında bulunduğu kavimin Massagetler olduğu da ileri sürülmektedir. Sonuç olarak Tomris Hatun için İskit Kraliçesi tabirini kullanmak yanlış olacaktır.

Büyük İskender ve Sonrası

İskitler, Büyük İskender ve hatta ondan önce İskender'in babası zamanında da Makedonya Krallığı ile düşman idiler. Zira İskitler'in batıdaki faaliyetleri Makedonya'yı tehdit etmekteydi. Büyük İskender'in esas hedefi Persler olduğu için İskitler, İskender'in güçlü olduğu bu devirlerde çok fazla zarar görmeyerek yine ayakta kalmayı başardılar. Fakat M.Ö. 200'lerde İskit topraklarına başlayan Sarmat akınları sebebiyle yıpranarak dağılmaya başladılar. Buna rağmen birkaç asır daha tarih sahnesinde rol oynayarak, M.S 250'lerde bir Germen kavmi olan Gotlar tarafından yıkıldılar.

İskit Askerleri

İskitler bozkırın getirdiği şartlar itibarıyla kelimenin tam manasıyla asker doğuyorlardı. Sadece erkekler değil, kadınlar da at binmesini, yay çekmesini, kılıç kullanmasını biliyorlardı. Bir kadın, en az 3 düşman öldürmeden evlenmeye uygun görülmezdi. En büyük silahları ok ve yaydı, bundan başka akinakes adlı kısa bir kılıç da kullanmaktaydılar.

Birtakım Dini İnançlar

İskitler çoğu antik uygarlıkta görüldüğü üzere, birçok tanrıya tapmakta idiler. Ares, Tabiti, Abi, Papaios, Oitosyros bu tanrılardan bazılarıdır. Heredotos, İskitler'in Ares için tapınaklar inşa ettiklerini ve ona hayvanlardan başka 100 esirden birini de kurban ettiklerini söylemektedir. Bundan başka İskitler, ölülerini dikdörtgen biçimli bir mezara gömerek huzura kavuştururlardı. Mezarın içerisine hükümdarın atı, değerli eşyalarının yanında birkaç hizmetkar ve karısı da öldürülerek gömülürdü.

İskitler sanatsal eserlerinde gümüş, altın ve bronz madenini işleyerek değerli eşyalar ortaya çıkartıyorlardı. Geometrik şekillerden çok dağ keçisi, geyik, aslan, kartal ve balık gibi hayvan tasvirleri dikkati çekmekteydi.

Mühim Soru: İskitler Türkler'in Atası mı?

İskitler'in kökeni hakkında birçok görüş ortaya atılmıştır. İran, Hint-Avrupa, Slav veya Ural-Altay kökenli oldukları nazariyeleri, bunlardan sadece ilk akla gelenleridir. İskitler ile Hunlar ve Göktürkler arasında birçok adet, savaşçı özellikler, kullandıkları alet ve edevatlar, ölü gömme kültürleri ve dilleri gibi birçok benzerlik mevcuttur. Dolayısıyla İskitler'in Türk olduğu nazariyesi de bu benzerliklere dayanmaktadır. Netice itibarıyla İskitler ile Hunlar ve Göktürkler arasında çok kuvvetli bir bağ olduğu açıkça görülmektedir.

Popüler İçerikler

MHP, TikTok'un Kapatılması İçin Kanun Teklifi Hazırlıyor: "Ahlak Yok Olursa Gelecek Yok Olur"
Arzu Sabancı'nın "A" Harfli Ekmeğini Kesen Çalışanın 1 Mayısını Kutlayarak Hepimizi Güldüren Kullanıcı
İlk Buluşmada Alman Usulü Hesap Ödediği İçin Buluştuğu Kişinin Cimriliğinden Dem Vuran Kadın Tartışma Yarattı
YORUMLAR
19.08.2016

Demişsin ki "Tomris Hatun için İskit Kraliçesi tabirini kullanmak yanlış olacaktır." Tam tersini söylemek de yanlış olacaktır, tarihte ortaya her zaman farklı emareler veya görüşler konulur bu da durumun değişmesine yol açar. Lakin gerçek tam olarak aydınlatılamaz iddia olarak kalır. Sonda da bonus sorunu sormuşsun. "Mühim Soru: İskitler Türkler'in Atası mı?" Türkler'in tarihi İskitler'den daha öncesine dayanıyor ve ortak görüş İskitler Türkler'in atasıdır.

19.08.2016

İskitler tek bir halkmıydı yoksa geniş coğrafyadaki göçebelerin genel adımıydı, kaynaklar arası farklılıklar var iskitler bazı kaynaklarda irani bazı kaynaklarda türk olarak geçiyor, her ikisi de olabilir daha batıdaki göçebelerin içinde irani halklar çoğunluk olsa da altay civarındakiler türk veya türklerin atası olan altay halkından olabilir, karadenizin kuzeyindeki iskitleri sarmatlar ortadan kaldırıyor sarmatlar da göçebe bir halk, sarmatlar ise hun göçünden sonra büyük ölçüde tarih sahnesinden siliniyor

31.08.2016

Bozkırın kuyumcuları

TÜM YORUMLARI OKU (4)