İstanbul'a otobüsle gidenin geçtiği Esenler Otogarı'nın alt katında yaşananlar sizi derinden sarsacak. 140 Journos çok iyi iş çıkarmış!
140 Journos, yine özgün ve muhteşem işler çıkarmaya devam ediyor. Bunlardan en sonu 15 dakikalık "Esenler Otogar: Alt Kat" isimli kısa belgesel.
Belgeselde, yıllardır Esenler Otogarı'nda çalışan esnaflar alt katı anlatıyor ama ne anlatmak. Dinlerken bile o kesif kokuyu, o karanlık köşeleri dolaşıyor gibisiniz.
Örneğin iki üniversite bitirmiş ve otogarda firmalara ikram ürünleri temin eden bu genç kadının birazdan anlatacakları hepinizin tüylerini diken diken edecek.
Otogar'ın temelleri 1987 yılında atılmış ve faaliyete girmesi 1994 yılını bulmuş. Projeye göre üç katlı olarak tasarlanmış: İndirme katı, bindirme katı ve otopark alanı.
Otogar bir yaşam alanı olarak tasarlandığı için yüzlerce dükkan da yapılmış alt kata. İnsanlar o dönemin parasıyla binlerce Mark yatırıp satın almışlar fakat o dükkanların çoğu şu an bomboş.
Dükkanlar o kadar atıl kamış ki artık sahipleri bile unutmuş; hangi dükkan kimin belli değil. Alt katta bulunan bu dükkanları ev olarak kullanan da var, depo olarak kullanan da.
Alt kat o kadar sahipsiz ve çürümüş halde ki, esnaf burayı "Burada yaşayandan çok yaşamayan var" olarak nitelendiriyor. Sanki bilim kurgu filmlerinde gördüğümüz distopik bir dünya burası.
Otogarda yıllardır terzilik yapan bu abimiz, alt katlara kadınların girmesine karşı kendi deyimiyle. Çünkü güvenli değil, çünkü hiçbir şey normal değil.
Öyle ki alt katta çalışan bu genç kadın, ilk zamanlarda işine makyaj yaparak ve bakımlı bir halde gelmenin kendisini nasıl rahatsız ettiğini şöyle anlatıyor:
"Sapık gibi bakıyorlar. Afedersin ama ayakta yapacaklarını yapıyorlar, gözleriyle..." Korkunç bir taciz şekli değil mi? Emin olun daha fazlası da var...
Genç kadın, bu işletmenin aile şirketi olduğu ve yanında abisi, babası, amcası olduğu için güvenli bir şekilde çalışabildiğini de ekliyor.
Güvenlikle ilgili ise Esenler Otogar Alt Kat tamamen unutulmuş durumda. Esnafın dediğine göre burada bulunan kameralar bile bir işe yaramıyor, görüntüleri izleyenlerin olup olmadığı bile meçhul.
Daha önce haberlerde ve gazete manşetlerinde sıkça gördüğümüz intihar vakaları ise yine alt katta bulunan tamirhane bölümünün bulunduğu boşlukta gerçekleşiyor.
İllegal her şeyin yaşandığı bu alt kattan esnaf bile tedirgin. Birinin başına bir şey gelse kimsenin duymayacağından çok eminler çünkü yaşanmış örnekler var.
Genç kadının burada yaşanan korkunç olaylarla ilgili verdiği ilk örnek, bir gencin hırsızlar tarafından eroine alıştırılması. Çocuğu bağımlı hale getirip hırsızlık yaptırdıktan sonra ihtiyaç duyduğu maddeye alıştıran hırsızların olduğunu söylüyor. Fakat o çocuktan şimdi iz yok, nerede ve nasıl belli değil...
En dehşet verici örneklerden biri de şu: Alt katta, dükkan dışında yaşayan bir kadın, uyurken birileri tarafından defalarca tecavüze uğruyor. Sürekli olarak istismar edilen bu kadın, bir süre sonra A2 kulesindeki otogar tuvaletinde ölü bulunuyor. Ve bu kadın gibi birçok kadın cinayeti ve intiharı gerçekleşmiş burada...
Otogardan yolu geçen herkesin hemfikir olduğu konu ise insanı zorlayan kesif sidik kokusu. Esnaf artık bu durumdan illallah etmiş.
Umumi tuvalet haline gelen alt katta çeşit çeşit böcekten fareye kadar birçok yaşam formunun bulunduğu da söyleniyor. Yazın ise oraya uğramak neredeyse mümkün değil!
Burada çalışmak durumunda olan şoför, muavin, esnaf ve herkes otogarın iyileştirilmesi gerektiğini düşünüyor haklı olarak. Fakat çoğunun sosyal alanı da burası olmuş durumda, radikal bir yer değişikliği onlar için bambaşka bir hayat demek.
Belgeselin sonunda bir esnafın söylediği şu söz ise her şeyi çok güzel özetliyor: "HAYALLER PARİS, GERÇEKLER ESENLER OTOGAR"
Bu başarılı videonun tamamını izlemek isterseniz buraya bakabilirsiniz.
İstanbul otogarı Türkiyenin en kötü en pis otogarıdır bunu kimse inkar etmez megakent dedikleri yerin böyle bi lanet otogardan acilen kurtulması gerekiyo
Istanbulun anüsü esenler otogarıdır. Net.
istanbul havalimanında önce esenler otogarı yapılmalıydı
İstanbul otogarı Türkiyenin en kötü en pis otogarıdır bunu kimse inkar etmez megakent dedikleri yerin böyle bi lanet otogardan acilen kurtulması gerekiyo