“ Şeytanın katılımı olmadan sanat yapıtı olmaz.”
Andre Gide
Sanat güzeli aramak ise, güzeli ararken yeni yollara sapmak, sokak aralarına girmek, çıkmaz sokaklarda kaybolmak da eylemin içinde... Çıkmaz sokaklara dalmadan yeni yollar bulmak da oldukça güç...
Sanat eninde sonunda cesaretle yeniyi arama çabası olarak karşımıza çıkıyor.
Muhafazakarlık kelime anlamıyla, muhafaza etmekten gelir. Muhafaza etmeye çalışanlar, en çok yeniliklerden ve sapmalardan korkarlar. Dolayısıyla muhafazakarlığın zıddı ilericiliktir.
İlericilik muhafaza edilene saldırıyla başlar. Yani ilericiliğin içinde saldırı ve kendinden öncekini yıkma eylemi var.
Bu ilk yazım olduğu için köşemin adını da açıklamam gerekiyor sanırım. Neden Edepsiz Edebiyat?
“Edep” kelime anlamı itibarıyla toplum töresine uyma, iyi ve ahlaklı davranış olarak tarif ediliyor. Edebiyatla aynı kökten geliyor. Edebin etimolojik kökeni ise düzgün davranış ve yazı anlamına geliyor. Demek ki edebiyat düzgün yazı demek...
Peki, köşenin adı neden “Edepsiz Edebiyat?”
Toplumsal yazının dışına çıkan her yazar aslında edepsizlik yapmış olur. Biz işte bu muhafaza edilenin dışına çıkmış, belki ara yollara sapmış, zaman zaman çıkmaz sokaklarda kaybolmuş ama eninde sonun yeni olanın önünü açmış yazarların peşinden gideceğiz bu köşede.