Ersel Serdarlı Yazio: Bizi Reklam Etme!

Reklamın böyle bir etkisi var. Rezil de ediyor vezir de... Son dönemde çoğunlukla rezil ettiği de malumunuz. Yani MadMen dizisinin büyüsünden bu yana çok şeyler değişti, değersizleşti ne yazık ki... Sevgili reklamcı dostlar her ne kadar sosyal medyalarında ya da kartvizitlerinde “Creative Facilitator”, “Advertising Genius”, “Cannes Guru” gibi isimlerle üstünü örtmeye çalışsa da, bu gerçeğin içten içe hepimiz farkındayız. Bazen yastığa başımızı koyduğumuzda, bazen bir formda meslek bölümünü doldururken bu boşluğu hissediyoruz.

Nasıl tarif edeyim o boşluğu? Mesela, bir sosyal ortamda yeni tanıştığınız biri mesleğinizi sorup da “reklamcıyım” dediğinizde oluşan sessizlikle önünüze çıkan boşluk...

Soruyu soranın yüzünü diğer tarafa çevirerek muhabbeti de sizden bir omuz mesafesi uzağa sürüklediği anda tam önünüzde oluşan boşluk... Hah! İşte o tam önünüzdekinden bahsediyorum! “Allahım keşke başka meslek seçseydim” dedirten cinsten olabiliyor böylesi anlar ve durumlar...

Peki ne oldu da bu hale geldi bu 20. yüzyılın seçkin ve etkin mesleği?

Uğruna kitaplar yazılan, fakülteler kurulan meslek adı, nasıl A4 ile apartman kapısından adam kovmanın da adı oldu?

“Bizi Reklam Etme!” başlığı altında modern hikaye anlatıcıların büyülü reklam dünyasının yıllar içinde nasıl en halisinden bir “hizmet sektörüne”, her seviyede reklamcının da birer hizmet sektörü işçisine dönüştüğünü güncel ve tarihi örnekleri ile beraberce izlemeye niyet ettim. Güzel çalışmaların hakkını verip alkışlarken, sayıca ne yazık ki çoğunlukta kalan işlerden ibret alalım diyorum.

“Kamu spotları neden spot pazarından alınmış gibidir?”, “Ünlü kullanımındaki ünsüz neden marka oluverir?”, “Doğru şarkıda sözler değişince insanlar zombi gibi satın almaya mı koşarlar?”, yoksa hepimizin amacı güneyde pansiyon işletmeye başlamadan şu üç günlük kariyerlerimizde eğlenip hoşça vakit geçirmek mi?

Belli mi olur? Belki kafalardaki “reklamın iyisi, kötüsü olmaz” klişesini de böylece en azından bazı kafalarda değiştirebiliriz. Baksanıza berberler, mimarlar ya da taksi şoförleri için böyle bir klişe yok. Ense tıraşınız düz olmayınca “tıraşın iyisi kötüsü olmaz” demiyorsunuz sanırım?

Öyleyse (trampet) “Bizi Reklam Etme!” başlasın! (zil)

Twitter

Instagram

Facebook

Popüler İçerikler

18 Yaşındaki Şampiyon Balerin Eylül Sıla Ilgaz, Aile Evindeki Odasında Ölü Bulundu
Galatasaray'ın Yıldızı Osimhen İçin Fenerbahçe Napoli ile Temasa Geçti
Wanda Nara'nın Icardi'nin Mesajını İfşaladıktan Sonra L-Gante'yle Yaptığı Paylaşım Icardi Fanlarını Kızdırdı!