Dilek İmamoğlu ile Semiha Yıldırım'ın fotoğrafları üzerinden yapılan aşağılık karşılaştırma hepimizi insanlıktan soğuttu!
Dilek İmamoğlu ile Semiha Yıldırım'ın fotoğrafları üzerinden yapılan aşağılık karşılaştırma hepimizi insanlıktan soğuttu!
El değiştiren şehirler, büyükşehirlerdeki sürprizler ve demokrasiyi sonuna kadar hissettiren haritadaki renklerle Türkiye farklı bir seçim yaşadı diyebiliriz...
Sandıkların yeniden açılmasının gündeme gelmesi, geçersiz oyların yeniden sayılması, YSK'ya yapılan itirazlar ve değişen oy oranlarıyla İstanbul bu seçimin kilit noktalarından biri haline geldi. İstanbul Belediyesi'ni kazanmanın, Türkiye'yi kazanmak olduğunu ifade eden siyasilerin bu savaşının yanında bir de olaylara farklı(!) bakanlar var.
Kendisi ilk siyasi adımında Mustafa Kemal Atatürk'ün huzuruna çıkacağını söylemişti, dün de bu dediğini yerine getirdi.
Siyasilerin ailelerinin ilgi çekmesi tabii ki ilk kez gerçekleşmiyor. Yalnızca Türkiye'de değil, dünyada da benzer örneklerle kaşılaşıyoruz. Hatta bazen politikacıların eşleri daha fazla ilgi çekiyor diyebiliriz.
İstanbul'a hangi ailenin yakışacağına(!) dair yapılan bu karşılaştırmayla birlikte kadınların toplumdaki yerini bir kez daha hatırlamış olduk. Öyle ya, Dilek İmamoğlu first lady olarak doğru(!) bir tercihti, çünkü Avrupai görünüyordu.
Hiç şüphesiz ki çok güzeller! Mutlu bir aile oldukları fotoğraftan adeta bağırıyor, kendini gösteriyor ama 'çeyrek yüzyıldır İstanbul'a yakışan düzgün bir aile' ne demek? Dış görüntü mü insanın düzgün olup olmadığını belirleyecek?
Cumhuriyet gazetesinden Leyla Kılıç'a konuşan Dilek İmamoğlu, Semiha Yıldırım'la kendi fotoğrafının yan yana konularak mizah(!) malzemesi yapılmasına tepki gösterdi.
Bu paylaşımları iyi niyetli bulmadığını ifade eden Dilek İmamoğlu, güzelleme yaptıklarını zannedenler hakkında şunları söyledi: 'Eğer bir aşağılama ya da güzelleme yaptıklarını sanıyorlarsa bilmeliler ki beni de aşağılıyorlar. Çünkü ben Sayın Semiha Yıldırım’ın fotoğrafına bakınca kendi annemi, kendi ablamı görüyorum. Onların tercihi de böyle. O yüzden bu paylaşımı hiç iyi niyetli bulmuyorum.”
size de, ahmet şık'a da, bu utanç vesikası olan ve derhal kapatılması gereken konuyu gündeme getirip güzelleme yapacağım, duyar kasacağım diye sürekli sürekli köpürten herkese de ayıplar olsun.. semiha hanım, 19 yaşında karlı köy yollarında öğretmenlik hayatına atılmış, yeri gelmiş istanbulda öğrencilik olan kocasına bakmış, çocuk büyütmüş, yeri gelmiş aldığı 3 kuruş maaşı öğrencileyle paylaşmış, görmüş geçirmiş, yorulmuş ve yıpranmış bir kadındır. cefa ve emek timsali bir annedir, bir öğretmendir. birileri akkafalı biri götünden yazıyor diyebilir. bunu öğretmenlik yaptığı köy okulunun müstahdeminin torunu olarak yazıyorum. arkadaşı olan annemden duyduklarımı yazıyorum. çok rezilsiniz. başkalarında eleştirdiğiniz kadar rezilsiniz. başkalarından yakındığınız kadar yüksünüz, belasınız, kötü bir zihniyetsiniz. yapacağınız 3 kuruşluk algılar batsın.
kadın anneniz yaşında be kardeşim ayıptır ya ! dalga geçerken hiç mi anneniz gelmiyor aklınıza empati yapın empati !!!
modern görünümlü yobaz hiç görmediniz sanırım.Annem muhafazakar bir aydın mesela artık insanları görünüşüne göre yaftalamayı bırakın kafasının içindekilere,kalbine,diline,eylemlerine bakın bıktık bu yobaz zihniyetlerden.