Cumhurbaşkanı Erdoğan, 23. MÜSİAD Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada muhalefetin seçim vaadlerini sert bir dille eleştirerek, 'Ortada bir cinayet var, bunu söylemeliyim.' dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 23. MÜSİAD Genel Kurulu'nda iş adamlarına hitap etti. Konuşmasında muhalefet partilerinin seçim vaadlerini eleştiren Erdoğan, 'Şu anda bir panayır yeri açıldı. Bir verecekse beş vereceğim diyenler var. Geçmişte böyle değildi. Benim cumhurun başkanı olarak gördüklerimi söyleme görevim var. Benim tarafsızlığım bunları söylememi gerektirir. Ortada bir cinayet var, bunu söylemeliyim.' dedi.
Seçim beyannamelerinde yer alan Diyanet İşleri Başkanlığı'nın kapatılacağı tartışmalarına da değinen Erdoğan, 'Milli Birliğimize ve beraberliğimize çok büyük zarar veriyorlar. Değerlerimiz yaşamak ve yaşatmak en büyük görevimizdir. Bir taraftan din istismarı yapacaksın öbür taraftan Diyanet İşleri Başkanlığını kaldıracaksın' dedi.
Erdoğan'ın konuşmasının satırbaşları;
'Ülkemizin geleceği için taş üstüne taş koyan herkesi destekledik. Girişimcileri destekledik. Yatırımcıları teşvik ettik. Ortaya çılan zenginlikten tüm milletimizin faydalanmasını sağladık. 2002 yılında asgari ücret 184 liraydı oysa bu rakam Ocak ayında 849 lira oldu.
'SSK'nın başında kim vardı?'
SSK'nın başında kim vardı? SSK'yı batıran Genel Müdür şimdi bol keseden atıyor. Bürokratıyla siyasetçi güç kazanır. Eğer bürokrat sakatsa, eksikse iktidar güç kaybeder.
Şu an herhangi bir partinin genel başkanı değilim. Ama sorumluluk sahibi bir Cumhurbaşkanıyım. cumhurun başkanıyım. Benim tarafsızlığım bunları söyelememi gerektirir. Ortada bir cinayet var. Bunu söylemeliyim.
'İktidar gidiyor diye kadeh tokuşturuyorlar'
Şu anda bol keseden atanların zihniyetine sahip kişiler bu ülkede iktidar oldu. Onların ne yaptığını hep beraber gördük. Gezi'de önlük giyip yürüyüş yapanlar oldu. Şimdi de gizli köşelerde buluşup kadeh tokuşturuyorlar 'iktidar gidiyor' diyerek. Bu millet size tekrar o kadehi içirmeyi nasip etmeyecek. Bu ülke sermayenin yönettiği bir ülke olmayacak. 17 - 25 Aralık'ta en öncelikle Türkiye'nin milli kurumları hedef alındı.
'ABD bu işi bilmiyor mu?'
Hangi mantıkla faizi arttıralım diye bu işin peşinden koşuyorlar. Faiz hiçbir zaman benim ülkemin yararına olmamıştır, olmayacaktır. Eksi faiz uygulayan ABD bu işi bilmiyor mu? Bu ülkede yatırım olur mu ben soruyorum size?
Davos'a son gidişimde hani malum bir IMF başkanı vardı ya onunla bir görüşmemiz oldu. 'Bize mali destek verecekseniz verin ülkemizi yönetmesini biz biliriz' dedim. Bu sözler onların işlerine gelmedi. O Gezi olaylarında faiz lobilerine nasıl çalışıldığını hep anlattık. Faiz lobileri şimdi onların içinde var mı? Var. Faiz hiç bir zaman benim ülkemin faydasına olmadı, olmayacak. Devletin borçlanma faizini yüzde 60'tan tek rakamlı sayılara getirene kadar çok uğraştık. Hala IMF'nin sultasında kalmak isteyenler var.
'5 bin lira diyene vermek lazım herhalde'
Bir çıkıyor asgari ücret 1600-1800, biri diyor 5000 lira. Buna göre 5000 lira diyene vermek lazım herhalde. Ne yaparlarsa yapsınlar Türkiye'yi 2023 hedeflerine ulaşmaktan alıkoyamayacaklar. Biz her hesabın üzerinde bir hesap olduğuna inananlarız. Biz dünya beşten büyük diyenleriz.
'Ben gökten zembille inmedim'
Bizi 'kömürcü' diyerek aşağıladılar. Şimdi en büyük sosyal yardım sevdalısı oldular. Ben bütün siyasi partilere eşit mesafedeyim. Onu bir kenara koyalım. Ben gökten zembille inmedim. Cumhurbaşkanlığından önce bu ülkede 12 yıl Başbakanlık yaptım. Şu an gerçekleştirilen ekonomik, siyasi, kültürel projelerde imzam var, emeğim var. Bu yüzden bizim sırtımızda yumurta küfesi var. Eğer bunların vaatlerine oy verilecekse asgari ücreti 5 bin lira yapacağım diyene vermek lazım. Bakıyorum vaatlerine herkese bol keseden dağıtıyorlar.
'Bu milletin inancı belli'
Anamuhalafetin seçim bildirgesinde Diyanet 'tüm inançlara eşit mesafede olacak' yazıyor. Bu milletin inancı belli. Diyanet Cumhuriyet'in ilk kurumlarındandır. Hani sen cumhuriyetçiydin, hani Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün partisiydin? Niye değiştiriyorsun?
'Eyy Avrupa Birliği..'
Ermeni iddialarına destek verenler önce kendi geçmişlerini temizlesinler. Kendi geçmişleriyle yüzleşsinler. Ermenilere yönelik uyguladığımız zorunlu göçten bizi mahkum etmeye çalışanlar kendi yaptıkları zulümlerin hesaplarını versinler. Eyy Avrupa Birliği bize akıl verme, kendine sakla.
'Bizi eleştirenler kendilerine baksın'
Tarihlerindeki lekeleri bir bir temizlemeye davet ediyorum. Bu konuda en son söz söyleyecek ülkelerden biri Almanya, Rusya, Fransa... Almanya'nın yol açtığı iki dünya savaşında yaşananlar ortada. Cumhurbaşkanının böyle bir tavır sergilemesi anlaşılır şey değil. Rusya'nın 1917'den beri kendi topraklarından hayatını kaybeden milyonlarca insanlar var. Fransa'da aynı, kötü sicili tüm dünyanın malumu… Hepsi belgeli. Bizi eleştirenler önce kendi geçmişlerindeki kanlı izlerin hesabını vermek zorudnadır.'
DHA ve Son Dakika