Ankara'daki intihar saldırısını araştırmak üzere Devlet Denetleme Kurulu'nu görevlendirdiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, istihbarat zafiyeti yönündeki eleştirilere dair 'Muhakkak ki bir hata, eksiklik bir yerde vardır ama bunun boyutu ne kadar, bu da incelemeler esnasında çıkacaktır' dedi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Fin gazetecinin, “Diktatör olduğunuzu söyleyenler var, ne düşünüyorsunuz” sorusu üzerine önce bu kişinin nerede çalıştığını merak edip daha sonra, “Diktatör olsam bu soruyu soramazdınız” yanıtını verdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, resmi ziyaretler için Türkiye'de bulunan Finlandiya Cumhurbaşkanı Sauli Niinistö ile ortak basın toplantısı düzenledi. Konuşmasında Ankara’daki intihar saldırısına geniş yer veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, olayın araştırılması için Cumhurbaşkanlığına bağlı Devlet Denetleme Kurulu’nu görevlendirdiğini söyledi.
Erdoğan, “Onlara da bu konuyu ayrıca farklı bir bakış açısından ele almak suretiyle, Anayasamızın 108. maddesinin verdiği yetkiyle kapsamlı araştırma talimatı verdim” dedi.
‘Saldırı tüm Türkiye’ye yapılmıştır’
Saldırının “Türkiye’nin birliğine, beraberliğine, huzuruna, istikrarına, hedeflerine yönelik” olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı, “Şu gerçeğin tüm dünya ve tüm vatandaşlarımız tarafından bilinmesini istiyorum: Bu saldırı Türkiye'ye yapılmıştır. Saldırının hedefi, orada bulunan vatandaşlarımızla birlikte ülkemizin ve milletimizin tamamıdır” dedi.
“Türkiye terörün sinsi yöntemleriyle ilk defa karşılaşmıyor” diyen Cumhurbaşkanı, Türkiye’nin 1973’ten itibaren Ermeni ASALA örgütüyle ve 1984’ten itibaren PKK ile ve yaklaşık 21 yıldır DHKP-C adıyla faaliyet gösteren örgütle mücadele ettiğini söyledi.
Artık IŞİD’in de Türkiye’ye karşı mücadele eden örgütler arasına katıldığını söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti:
“Biz terörü, kendini nasıl tanımladığına, hangi ismi kullandığına, söylemine, yöntemine göre tasnif etmiyoruz, sadece bu sıfatla adlandırıyoruz.
Meseleye bu şekilde yaklaşmayan, terör karşısında, terör örgütleri karşısında çifte standart kullanan herkes, açık söylüyorum, teröre destek vermektedir.”
‘Sabrımız sınanıyor’
“Ölümler arasında ayrım yapmadığımız gibi katiller arasında da ayrım yapmıyoruz” diyen Cumhurbaşkanı, “Tüm terör örgütleri bizim için aynı derecede cani, ahlâksız ve kötüdür” diye konuştu.
“Milletçe metanetimizin, sabrımızın, soğukkanlılığımızın, birliğimizin, beraberliğimizin sınandığı bu günlerde hepimize görevler düşüyor” diyen Cumhurbaşkanı, “Tarih herkesi işte bu kritik günlerde takındığı tutuma göre kaydedecektir” ifadesini kullandı.
‘DDK’yı görevlendirdim’
“Ülkemizde faili meçhuller dönemi uzun yıllar önce kapandı. Diğer olaylar gibi bu hadise de titizlikle araştırılıyor, araştırılacak” diyen Erdoğan, “Eylemi yapanlarla ilişkiler belirlenecek, suçlular adalete teslim edilecektir. Hükümetimiz bu çalışmaları sürdürüyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aynı şekilde Cumhurbaşkanı olarak ben de şu anda Devlet Denetleme Kurulu'nu görevlendirdim ve Devlet Denetleme Kurulumuz da bu konuyu ayrıca onlarda farklı bir bakış açısından ele almak suretiyle Anayasamızın 108'inci maddesinin verdiği yetki ve görevi istinaden kapsamlı bir inceleme ve araştırma yapılmasının talimatını verdim” diye konuştu.
Siyasi parti liderlerinin tavırlarını da eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hayatlarını kaybedenlerin kanları dahi kurumamışken olay yerine gidip seçim gününü işaret edenleri, kendilerince romantik Kasım güzellemeleri yapanları, yaşanan acıları siyasete alet edenleri ibretle izledik” şeklinde konuştu.
“Henüz cenazeler toprağa verilmeden eylem çağrısında bulunanların, hayatı durdurma kampanyası başlatanların ikiyüzlülüklerine hep birlikte şahit olduk” diyen Erdoğan, “Elbette birlik, beraberlik, kardeşlik, dayanışma içinde olmamız gereken bir günde kendilerine uzatılan eli anlamsızca, sorumsuzca havada bırakanları da unutmuyoruz. Bu tutumların, bu tavırların hepsinin de teröre, terör örgütlerine hizmet ettiğinin bilinmesini istiyorum” diye devam etti.
‘Fikirle mi konuşacağız bilgiyle mi?’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, olayın ardından faillerin kimliğine dair ortaya atılan iddialar hakkında da konuştu:
“Cumartesi günü olan hadiseyle ilgili ‘derin devlet’ deniyor. Bu neye göre söyleniyor? Bir tespiti burada açıkça yapmamız lazım: Fikirle mi konuşuyoruz, bilgiyle mi konuşuyoruz? Bilgide delil vardır, ona saygı duyarız. Gördüğüm o ki fikirle, ideolojiyle konuşuluyor. İftira at, tutmasa iz bırakır mantığıyla hareket ediliyor. “