Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yükseköğretim Akademik Yıl Açılış Töreni'nde konuştu. Erdoğan, 'Her üniversiteyi bitirdiği zaman iş sahibi olacak diye de bir şey yok. Bunu dünyanın hiçbir yerinde bulamazsınız' dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yükseköğretim Akademik Yıl Açılış Töreni'nde konuştu. Erdoğan, 'Her üniversiteyi bitirdiği zaman iş sahibi olacak diye de bir şey yok. Bunu dünyanın hiçbir yerinde bulamazsınız' dedi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen Yükseköğretim Akademik Yıl Açılış Töreni'nde bir konuşma yaptı.
Bireysel ve kurumsal başarı ödüllerine layık görülen bilim insanları ve üniversiteleri de tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, en büyük adaletsizliğin eğitim öğretim hayatındaki adaletsizlik olduğunu belirterek, bu adaletsizliğin telafisinin çok zor olduğunu kaydetti. Erdoğan, bunun için göreve geldikleri günden beri öncelikle eğitim öğretim konusunda mümkün olan en iyi imkanları sağlamanın gayreti içinde olduklarını vurguladı.
'Yükseköğrenim dahil eğitim öğretim bütçesini 10 milyar lira civarında aldık ve bu rakamı içerisinde bulunduğumuz yıl itibarıyla 161 milyar liranın üzerine çıkardık. 16 kat.' diyen Erdoğan, şöyle devam etti:
Derslik sayımızı 309 bin ilaveyle 577 bine yaklaştırdık. Öğretmen sayımızı 632 bin ilaveyle 937 binin üzerine yükselttik. Tüm okullarımızdaki toplam sayısı 3 bini bile bulmayan spor salonu sayısını 10 bin 500'e yaklaştırdık. Yine tüm okullarımızdaki laboratuvar sayısı 22 binin altındayken bugün bu sayı 54 bini buldu. Hiçbir ayrım gözetmeksizin tüm öğrencilerimizin ders kitaplarını ücretsiz veriyoruz. Bir dönem evlatları kıyafetlerinden dolayı okula alınmayan, üniversitelerinin kapılarında ikna odaları kurulan Türkiye'den bugünkü demokratik, özgür ve bilim odaklı eğitim öğretim yapısına geldik.'
Türkiye'nin yüksek öğrenim alanında da özellikle son 17 yılda çok büyük bir başarıya imza attığını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ' Üniversite sayısının 76'dan 207'ye, öğretim elemanı sayısının 70 binden 168 bine, öğrenci sayısının 1,6 milyondan 8 milyona yükselmiş olması bu başarının en bariz ifadesidir.' dedi.
Almanya'da yükseköğrenim çağındaki öğrenci sayısının 3 milyon olduğunu hatırlatan Erdoğan, 'Bizde 8 milyon. Almanya'nın nüfusu bizim nüfusumuzla hemen hemen aynı. Sayın Şansölye bunu öğrenince 'Ben bunu bilmiyordum' dedi. Nitelik noktasında aşmamız gereken şüphesiz ki bir mesafe var ama dikkat edin öğretim üyelerimizin de sayısını da sürekli artırıyoruz. Şimdi bizim arzumuz öğrencimizin niteliğini artırırken şüphesiz ki hocalarımızın da niteliğinin artması ve evlatlarına, öğrencilerine de o denli sahip çıkması gerekir ki biz hem hocalarımızla hem de öğrencilerimizle ayrıca iftihar edelim. Bu adımı atabilir miyiz atarız. Bu millet bunu da başarır.' diye konuştu.
Kendi lise çağında, üniversiteye girmedeki oranın onda bir olduğunu şimdi neredeyse tamamının üniversiteye girebildiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:
'Şimdi birileri şunu diyor, 'Girecek de ne olacak?' Çok şey olacak. Allah'ın izniyle bu 8 milyon üniversiteli diyorum ya, işte bu 8 milyon üniversiteli işi tam manasıyla kavradığı zaman... 'Efendim işte işsizlik var', olabilir, her üniversiteyi bitirdiği zaman iş sahibi olacak diye de bir şey yok. Bunu dünyanın hiçbir yerinde bulamazsınız. Ama bir de kendisi bunu ne yapacak, üretecek. Bir de bu var. Bu imkanlarda ülke geliştikçe zaten zeminini hazırlamış olacak. Her türlü yatırımda, istihdamda, ne olacak, yatırım istihdamla iç içe bunu da birbiriyle teşvik edecek.'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm rektörlere ve özellikle yeni kurulan üniversitelerin rektörlerine üstlendikleri görevin ağırlığını hatırlatarak, şöyle devam etti:
'Her yerde olduğu gibi üniversitede de iyi bir yönetici, 4 yılda kurumunu çeyrek asır ileriye taşıyabilir. Bu şekilde gerçekte takdire şayan sıçramalar gerçekleştiren üniversitelerimiz olduğunu da biliyorum. Ancak bazı üniversitelerimiz hala kendilerinden beklediğimiz yere ulaşamamış durumda. Rektörlerimizden özellikle üniversitelerle şehri bütünleştirme konusunda çok daha fazla gayret göstermelerini bekliyorum. Önümüzdeki dönemde rektör atamalarımızın kriterlerini çok daha yükseğe çıkartacağımızı ve adayları akademik ve idari bakımdan çok sıkı bir inceleme sürecinden geçireceğimizi de belirtmek istiyorum.'
Erdoğan ayrıca yeni yılda öğrencilere verilen kredi ve burs ücretlerine zam yapılacağının bilgisini verdi.
Ben enayi miydim ki 4 sene üniversite okuyup mezun oldum? Ben salak mıydım ki donanımlı olabilmek, işimi en iyi şekilde yapabilmek için sertifika programı kovaladım? Madem her üniversite mezunu iş bulmayacak, ben boşu boşuna neden dirsek çürüttüm, oradan oraya koşturdum yüksek lisanstı şuydu buydu... Bakın beni sinirlendirmeyin, tabii ki üniversite mezunu iş bulacak, başka kim bulacak? Bu insanların kendi mesleklerini yapmalarına olanak sağlamak zorundasınız! Başka işiniz ne? Hem bir şey yapmıyorsunuz, hem de böyle pişkin pişkin laflar söylüyorsunuz. O insanlara o işe yaramazlık, değersizlik hissini tattırmaya ne hakkınız var? Yaptırdığınız o işlevsiz, üniversiteleri alın başınıza çalın!
Kendisi Üniversite mezunu olmayan birinin üniversite mezunlarini anlamasini ,sorunlarini cözmesini bekliyormuydunuz cidden ?
Ben bir KPSS kurumunda çalışıyorum. Dün akşam vakti bir beyfendi geldi. Yakınının çocuğu liseden hemşirelik mezunu. YSK de barajı geçememiş. KPSS deneyelim demişler. Acaba hem bir işte çalışsa hem de kursa mı gelse, dedi. Ben de işte çalışmasın, derslerine çalışsın, rahat atanması için 90 alması gerek ve bu kolay değil, dedim. O beyfendi, bizim bu kadar puana ihtiyacımız yok. 60-70 alsak yeter. Benim milletvekili tanıdıklarım var, yerleştiririz onu. Zaten ablası da 2 yıllık halkla ilişkiler mezunu, araya birini koyup ......... şehir hastanesine yerleştirdik. kadroyada geçti. Abartmıyorum ve aynen dediklerini yazdım. KPSS ile atanacağız diye canımız çıkıyor. Çünkü biz enayiyiz