Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na, 'Başörtüsünü referanduma götürelim, kararı millet versin' çağrısında bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na, 'Başörtüsünü referanduma götürelim, kararı millet versin' çağrısında bulundu.
Erdoğan, Malatya'da bir dizi toplu açılış töreninde konuştu. Erdoğan'ın başörtüsü konusunda yaptığı açıklamalardan satır başları şöyle:
'CHP Genel Başkanı milletimizin kabuk bağlamış, başörtüsü tartışmasını yeniden açtı. Kızlarımızın ve hanım kardeşlerimizin gönüllerini rahatlatmak için başörtüsü özgürlüğünü anayasa güvencesi altına alalım. Bakalım gelebilecek mi? Biz hazırlıkları yaptık. Bu anayasa değişikliğini Meclis'e göndereceğiz. Maksat tüm milletimiz bunu görsün. Yandaşlarını da tanısın, altılı masayı da tanısın. Hayati bir diğer konu olan sapkın akımların dayatmalarına karşı bir anayasa değişikliğini hazırladık. Meclis'e sunulan teklif kabul edilirse Türkiye için önemli bir kazanım olur. Aksi yönde bir durum olursa ülkemizi sivil, özgürlükçü anayasaya kavuşturma mücadelemizi seçimden sonra sürdüreceğiz. Hadi sıkıyorsa bu işi referanduma götürelim. Bu işin kararını millet versin.'
Erdoğan, Malatya'da Sivil Toplum Kuruluşları ve Sektör Temsilcileri Buluşması'nda ise faiz lobilerinin şu anda çökmeye başladığını savundu. Erdoğan'ın burada yaptığı konuşmalardan öne çıkan bölümlerse şöyle:
'Faiz lobilerinin sözcülüğünü yapan mandacı ekonomistlere rağmen Türkiye'yi büyüttük. Şu anda faiz lobileri çökmeye başladı. Artık faizde tek haneli rakama doğru iniyoruz. Özel sektör bankaları da faizlerini düşürmeye başladı.'
'Türkiye genelinde LGBT diyorlar, güçlü bir ailede LGBT diye bir şey olabilir mi? Olamaz. Hangi siyasi partiler bunlarla iş tutuyorlar görüyorsunuz. Biz de o yok. Milli iradenin temsilcileri sıfatıyla sapkın, sapık düşüncelerden koruyalım'
Daha dün çıkardığınız sözde dezenformasyon yasasını bugün kendi il başkanınız deldi. Halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçunun hedefinde de her zaman lâikler oluyor nedense! Yobazlar bundan tamamen muhaf! Yani AKP'nin yaptığı anayasal hareketler, kendi diktasının alanını genişletmek dışında bir işe yaramıyor.
Muhalefetin teklifi, "kadınların başörtüsüne karışılmamasının yanı sıra mini eteğine de karışılmasın" yönünde. Fakat iktidar "sadece başörtüsüne özgürlük ve LGBT 'ye yasak" şeklinde farklı bir teklif sunuyor. Muhalefet bunu kabul etmeyince iktidar "bakın bunlar yalancı, korkak. Sözlerinde durmuyorlar, vaatlerinde geri adım atıyorlar. Yarın iktidara gelseler, vaat ettikleri hiçbir şeyi yapmayacaklar" demeye başlayacak. Referandum talebinin amacı da, seçimden önce gündemi referandumla meşgul edip, asıl ekonomik ve diğer önemli sorunların görmezden gelinmesini sağlamaktan ibaret.
siz zamanında anayasa hakkında komisyon topladınız mı? topladınız. peki bunıu ne için kullandınız? başkanlık için. yasa yapma hakkını kendi çıkarınız için kullanmaya kalkıyorsunuz ki artık bunu kimse yemez