Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
'Yasayı uygulamak yerine yasa koyucu gibi hareket etmek, hukuka uygunluk denetiminin sınırlarını yerindelik denetimini de içine alacak şekilde genişletmek asla doğru değildir. Bunun üzerinde de durmamız lazım. Ben, merak ediyorum, yerindelik görevi veya hakkı idareye mi ait yoksa yargıya mı ait? Bunun kavgasını 16 yıldır hep verdik, hala veriyoruz. O zaman yargı gelsin, idare görevini de üstlensin. Bir taraftan kalkıp bunların ayrılığından bahsediyoruz. Diğer taraftan bakıyorsunuz, yerindelik yetkisini de yargı kendinde kullanıyor. Böyle bir şey olamaz.
Şura-yı Devlet diyorsak, Danıştay olarak bir istişari organ olarak bunu değerlendiriyorsak, o zaman bir istişari organ görevini ifa etmesi gerekir. 'Yok ben karar merciyim' diyorsa, o zaman biz burada niye duruyoruz? Şu anda Cumhurbaşkanlığı kararnamelerini hazırlamadan önce biz kalkıp, Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle ilgili Danıştay'dan bunu soracak, oradan izin alacak, müsaade alacaksak o zaman ben bu makamda durmayayım, çekeyim gideyim. Böyle şey olur mu? Kusura bakmayın da benim yanımda da bunca hukukçu var. Anayasacı, cezacısı, medeni hukukçusu hepsi var. Bunlara bu devlet niye bu maaşları ödüyor. Orada yan gelip yatın diye ödemiyor ki... 'Cumhurbaşkanı'na bu hazırlıklarda gereken desteği verin, ona göre bunları en ideal şekilde hazırlayın, ona göre de bu adımları atın.' Bunları bunun için yapıyoruz.'
İnsanların birçoğu bir Tanrı'ya inanıyor. Öyle bir Tanrı ki, hem cenneti, hem cehennemi, hem evreni, hem de hayatı yaratıyor. Şöyle bir bakıyorsun, gökyüzü, yeryüzü, çiçekler, böcekler vs. her şey onun tasarımı, patent onda. Aynı zamanda bu Tanrı veya Tanrılar, bu evrendeki hayata karışmıyor, sadece diyor ki; ''Birtakım kurallarım var. Ölene kadar özgürsün, öldükten sonra seni eylemlerine göre yargılayacağım'' İnanılmaz güçteki Tanrılar, hayatta olduğunuz müddetçe size karışmıyor. Şimdi şu habere bakalım; cukkalanan paraları, ceketleri ve parayla sahip olduğu insancıkları dışında hiçbir gücü olmayan bir insanoğlu, milyonlarca insanın bir araya gelerek oluşturduğu ırkın, kültürün, değerlerin ve bizzat insanların üzerinde hakimiyet kurmaya çalışıyor. Üstelik bunu Tanrı'nın adını kullanarak yapıyor. Bir dinsiz olarak şunu soruyorum sevgili ak kardeşlerim; Verdiğiniz yetkilerle yeni bir insan-tanrı yarattınız. Şimdi kafir biz miyiz, yoksa siz mi?
Neyse ki ülkeyi Fetö ve PKK ele geçirmedi yoksa askeri okullar hastaneler kapanırdı, andımız kaldırılırdı, Atatürk'e hakaret etmek yaygınlaşırdı, TC ibaresi her yerden kaldırılırdı, Ergenekon ve Balyoz adı altında Türk askerine kumpaslar kurulup hapishanelere atılırlardı. Türk Kürt halkı her geçen gün fakirleşirken Suriyelilere milyarlar trilyonlar harcanırdı, en güzel arazilerimiz işletmelerimiz Araplara yabancılara peşkeş çekilirdi, Işid'le ve diğer terör örgütleriyle iş birliği yapıp İsrail'e ABD'ye taşeronluk yaparlardı. Neyse ki başımızda RTE var da böyle sorunlarımız yok...
amk liseli kız gibi trip atmış..yarın da şey der "benden başkasına tapacaksanız ben hiç bu makamda durmayayım"