'En az üç çocuk' söylemini sıklıkla dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün Eskişehir'de yaptığı konuşmada Avrupa'da yaşayan Türkler'e 'Üç değil beş çocuk yapın. Avrupa'nın geleceği sizlersiniz' diyerek seslendi.
'En az üç çocuk' söylemini sıklıkla dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün Eskişehir'de yaptığı konuşmada Avrupa'da yaşayan Türkler'e 'Üç değil beş çocuk yapın. Avrupa'nın geleceği sizlersiniz' diyerek seslendi.
Eskişehir'de toplu açılış törenine katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hedefinde Avrupa Adalet Divanı ve Hollanda vardı.
Avrupa Birliği'nin en yüksek yargı organı olan Avrupa Adalet Divanı, birlik üyesi ülkelerde işverenlerin çalışanlarının, 'görülebilir bir şekilde herhangi bir siyasi, felsefi ya da dini simge taşımalarını' yasaklayabileceğine yönelik bir karar almıştı.
Karara din ve inanç özgürlüğü üzerinden eleştiri getiren Erdoğan şöyle konuştu:
'İşte Avrupa Birliği. Hani girelim dediğimiz Avrupa Birliği var ya AB Adalet Divanı, karar alıyor. Ne diyor? Baş örtüsünü yasaklıyor. Bıktık, bıktık. Hani din özgürlüğü, inanç özgürlüğü vardı? Sıkıysa kipayı da yasaklasana. Yasaklayabilir mi? Bunlar çok yüzlü çok. Türkiye başta olmak üzere kendileri dışındaki herkese kriter dayatanlar bunlar değil miydi?
Erdoğan, Hollanda polisinin, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya'ya destek vermek için toplanan Türk vatandaşlarına sert müdahalede bulunmasını 'Uluslararası hukuku çiğneyen bunlar. Bunlar var ya bunlar, hiçbir sözlerine güvenilmez.' diyerek eleştirdi.
Hollanda hükümeti içinse, 'Seçim bitince de hemen geri çark ediyor' diyen Erdoğan, şöyle devam etti: ''Hadi kaldığımız yerden devam edelim' diyorlar. Yok öyle. 'Oturur, bir kahvaltı yaparız; bir yemek yeriz'. Terbiyesizliğe bak, dalga mı geçiyorsun? Sen kendi çıkarın için Türkiye gibi bir devlete her türlü haydutluğu yapacaksın ondan sonra da hiçbir şey olmamış gibi yoluna devam edeceksin. Bu ülkeye ve millete dostluk eden herkese nasıl vefa gösteriyorsak husumet gösteren herkese de bunun bedelini ödetmek boynumuzun borcudur' ifadelerini kullandı.
Avrupa için 'Onların rahatsızlığı şahsımdan veya hükümetten değil, Türkiye'nin bir yere gelmesinden rahatsızlar' diyen Erdoğan, konuşmasının devamında Avrupa'da yaşayan Türklere seslendi:
'Fabrikada işçi olarak çalışan Türk'e itirazları yok; ama o fabrikanın sahibi, mühendisi, yöneticisi olan Türk'e artık tahammül edemiyorlar. Buradan Avrupa'daki vatandaşlarıma sesleniyorum. Yaşadığınız, çalıştığınız yerler artık sizin sılanızdır. Oralara sıkı sahip çıkın. Daha çok iş yeri açın. Çocuklarınızı daha iyi okullarda okutun. Ailenizi daha iyi semtlerde yaşatın. En iyi arabalara binin. En güzel evlerde oturun. 3 değil, 5 çocuk yapın; çünkü Avrupa'nın geleceği sizlersiniz. Size yapılan terbiyesizliklere, haksızlıklara, düşmanlıklara vereceğiniz en güzel cevap işte bu olacaktır'
bir kaci haric gelismis ulkelerin hepsi uzun vadede nufus dususunu planliyorlar, yada dusmesine goz yumuyorlar. cunku gelecek ne yaptigini bilmeyen kor kalabaliklarin degil, beynini bilgisini kullanmayi bilen kalifiye, iyi egitimli insanlarin. otomasyonla bugun bile ucuz is gucune olan ihtiyac buyuk oranda azaldi. yakin zamanda hic kalmayacak. artik tek gereken otomasyon sistemlerini kurup tasarliyabilecek az sayida ama donanimli kalifiye insan gucu. buda turkiye gibi kendini gelistirmemis, ucuz is gucunden baska sermayesi olmayan ulkeler icin felaket demek. fazladan her insan is bulamiyacagin, kaynak uretemiyecegin ac bogaz demek, ulkenin devletin uzerinde agir bir yuk olacak, yarattigi huzursuzluklar isyanlara ic savaslara neden olacak. cok acik soyluyorum, 3 cocukla 5 cocukla geleceklerini kurtaracagini sanan toplumlar gozleri kapali felaketlrine yurumektedir.
avrupanın geleceği sizlersiniz demiş :) 3 değil 5 çocuk yapın demiş :) gelişmenin yolunun üremekten geçtiğini düşünen cumhur başkanımıza selam olsun :) tabiki #hayır
yani diyor ki "Avrupa'yı birbirinizi skerek fethedin, yoksa ekonomik ve siyasi güç olarak bunu zaten yapamayız"