Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından, anayasal konumuyla ilgili tartışmalar başladı.
Muhalefet ve hukukçular, Anayasa’ya göre Erdoğan’ın milletvekilliği, parti genel başkanlığı ve başbakanlık sıfatlarının sona erdiğini belirtiyor. Başbakanlık’tan ayrılmaması durumunda hükümet işleriyle ilgili yapacağı her işlemin Anayasa’yı ihlal anlamına geleceğinin altını çiziliyor. Ancak 12′nci cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan AK Parti MKYK’ye başkanlık ederken, 27 Ağustos’ta yapılacak olan olağanüstü kongreye de başkanlık edecek.
Erdoğan katıldığı bir televizyon programında, “28 Ağustos’ta burada mazbata alınır. Mazbatadan sonra yemin, yeminle beraber iş biter. Orada milletvekilliği de, genel başkanlığı da düşer” diyerek bu görüşlere karşı çıkmıştı.
Anayasa’nın 101′inci maddesinin son fıkrası “Cumhurbaşkanı seçilenin varsa partisi ile ilişiği kesilir ve Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliği sona erer” hükmünü içeriyor. Buna göre Erdoğan’ın Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) kesin sonuçları açıklamasıyla unvanları sona erecek. YSK cumhurbaşkanlığı seçimi kesin sonuçlarını 15 Ağustos Cuma günü açıklayacak.
Anayasa’nın 109′uncu maddesin ise milletvekili olmayanların başbakan olamayacağını öngörüyor. Bu madde, “Erdoğan’ın başbakanlık yapması mümkün değil” görüşüne kaynaklık ediyor.
nediyor