‘AB ile Anlaşmayı Para İçin Değil Mültecilerin Onuru İçin Kabul Ettik’

Cumhurbaşkanı ErdoğanAB-Türkiye Zirvesi'nin yapılacağı binanın yakınında PKK çadırı kurulmasına izin verilmesiyle ilgili AB'yi eleştirerek, 'AB, PKK'yı terör örgütü olarak ilan etmiş. Nasıl oluyor da böyle bir terör örgütüne sen orada o çadırları kurduruyor ve o paçavraları sallandırıyorsun. Bu samimiyet, bu dürüstlük mü?' dedi ve ekledi: '1963 yılından bu yana Türkiye'yi kapısında bekleten AB, bu iki yüzlülüğünü hala devam ettiriyor. Siz samimi olmadıkça ben böyle konuşmaya devam edeceğim. Erdoğan, mülteci planının kabul edilmesiyle ilgili ise, 'Türkiye AB'nin mülteciler ile ilgili teklifini para pul için değil, sınır kapılarında aşağılanmasını, onurlarının kırılmasını önlemek için kabul etmiştir. Mülteciler arasında bir insan pazarı kurup nitelikli insan seçme gibi kurulan kotalar arka plandaki trajedileri kaldırmıyor' ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen 5 Bin Köye 5 Bin Orman Eylem Planı ve Türkiye Çınar Yılı / 2016 Projesi ile Dünya Ormancılık, Su ve Meteoroloji Günlerini Kutlama programında konuştu.

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

'Nevruz coğrafyamızda tabiata duyulan sevgi ve hoşgörünün simgesi olan ortak bir bayramdır'

'Nevruz coğrafyamızda tabiata duyulan sevgi ve hoşgörünün simgesi olan ortak bir bayramdır. Nevruz'u bayram olarak değil, kan dökmek olarak telakki edenleri huzurlarınızda lanetliyorum. Biz bugün burada bir bayram kutluyoruz. 

5 bin köye, 5 bin gelir getirici orman kurulması ve 200 bin çınar ağacı dikilmesi eylem projesini başlatıyoruz.

'Devlet ve millet olarak bu terör musibetinin üstesinden mutlaka geleceğiz'

Türkiye bir süredir tarihinin en büyük ve en kanlı terör saldırılarıyla karşı karşıya. Temmuz ayından bu yana bir yandan PKK ve onunla birlikte hareket eden DAEŞ gibi terör örgütü, hiçbir ölçü tanımayan saldırılarıyla ülkemizi ve milletimizi hedef almaktadır. Verdiğimiz şehitleri ve canlı bomba saldırılarında hayatlarını kaybeden masumların acısını her zerremizde hissediyoruz. Bir yandan acımızı yaşar terörle mücadelemizi kesintisiz bir şekilde sürdürürken, hedeflerimizden kopmuyor, projelerimizi gerçekleştirmekten de geri durmuyoruz. Devlet ve millet olarak bu terör musibetinin üstesinden mutlaka geleceğiz. Bize korkmak yaraşmaz, bize korkmak yakışmaz. 

Milletimiz 1000 yıldır bu topraklarda bölücü terör örgütü gibi nice saldırının üstesinden geldi. Allah'ın izniyle bu tehdidin de üstesinden geleceğiz. Askerle, polisle, istihbaratla terör örgütleyle ve arkalarındaki güçleriyle mücadele ediyor. Biz de yeni mücadele yöntemleri gelirtirerek kısa sürede neticeye ulaşacağımıza inanıyorum. Yeter ki birliğimizi güçlü tutun. 

'Yeni bir seferberlik çağrısı yapıyorum'

Bölgede istediğini elde edemeyen terör örgütleri büyük şehirlerimizde doğrudan sivil halkımızı hedef almaya başladı. Burada tüm milletime bir çağrıda bulunuyorum. Teröre karşı, terör örgütlerine karşı, bu örgütler vasıtasıyla ülkemizi terbiye etmeye çalışanlara karşı, Malazgirt ruhuyla, İznik'te kurulup Konya'da zirveye çıkan Anadolu Selçuklu ruhuyla, o heyecanla Söğüt'te dikilip 24 milyon kilometrekareyi kaplayan o ulu Osmanlı çınarının azametiyle Çanakkale ve Kurtuluş Savaşı'nın azmiyle yeni bir seferberlik çağrısı yapıyorum.

'Önemli olan tarihimize, hedeflerimize sahip çıkarak terörün karşısında dimdik ayakta durmaktır'

Terör örgütlerini darmadağın etmek Türkiye için kolaydır. Önemli olan tarihimize, kültürümüze, hedeflerimize güçlü bir şekilde sahip çıkarak terörün karşısında dimdik ayakta durmaktır. Bunu başarırsak ne terör örgütleri ne de arkalarındaki güçler bizi hedefimizden saptıramaz. Tedbiri elden bırakmadan terör örgütlerinin üzerine en şiddetli şekilde gitmeye devam edeceğiz. Tüm kamu görevlililerimizin ve herkesin yardımcısı olsun. Şehitlere rahmet ve yaralılara şifa temenni ediyorum. 

Türkiye'nin mücadelesi sadece terörle ve teröristle değildir. Terör örgütlerine çeşitli kisveler altında onları destekleyen ülkeler karşısında Batılı ülkelerin itirazlarıyla karşılaşıyoruz. Neymiş Türkiye'de demokrasi ve özgürlükler alanında sıkıntılar varmış. Biz sadece Allah'ın huzurunda rükuda eğiliriz, başka türlü eğilmek bize yakışmaz. 79 milyonun tamamıyla birinci sınıf demokrasiye layık olduğuna inanıyor, bunun için çalışıyoruz. Demokrasi, insan hakları ve özgürlükler alanındaki duruşumuzu elbette devam ettireceğiz. Biz demokrasi ile değil, terörle mücadele ediyoruz.

'Nasıl oluyor da böyle bir terör örgütüne sen orada o çadırları kurduruyor ve o paçavraları sallandırıyorsun'

Buna karşılık Batının en son olarak mülteciler ve terör örgütlerine karşı nasıl sınıfta kaldığını gayet iyi biliyoruz. AB, Türkiye ile görüşme yapacak. Sayın Başbakanımız oraya gidecek. Toplantının yapılacağı binanın hemen arkasına bölücü terör örgütü çadır kurup paçavralarını asıyor. Bu AB ki, PKK'yı terör örgütü olarak ilan etmiş. Nasıl oluyor da böyle bir terör örgütüne sen orada o çadırları kurduruyor ve o paçavraları sallandırıyorsun. Bu samimiyet, bu dürüstlük mü?

'1963 yılından bu yana Türkiye'yi kapısında bekleten AB, bu iki yüzlülüğünü hala devam ettiriyor'

1963 yılından bu yana Türkiye'yi kapısında bekleten AB, bu iki yüzlülüğünü hala devam ettiriyor. 'Sayın Cumhurbaşkanı niçin böyle konuşuyor', diyorlar. Siz samimi olmadıkça ben böyle konuşmaya devam edeceğim. Çünkü bizim için birinci derece aslolan Türk milletinin ta kendisidir. Ama siz, biz burada terörle mücadele ederken, toplantı yapılacağı yerin yanı başına çadırları kurdurur o paçavraları sallandırırsanız bu sözleri daha çok duyarsınız.

'Türkiye AB'nin mülteciler ile ilgili teklifini para pul için değil, sınır kapılarında aşağılanmasını, onurlarının kırılmasını önlemek için kabul etmiştir'

Avrupa ülkelerini örnek alacak olsak sınırlarımızı mültecilere kapatmamız, terör destekçilerine Meclis yanında propaganda imkanı sağlamımız gerekir. Türkiye AB'nin mülteciler ile ilgili teklifini para pul için değil, sınır kapılarında aşağılanmasını, onurlarının kırılmasını önlemek için kabul etmiştir. Mülteciler arasında bir insan pazarı kurup nitelikli insan seçme gibi kurulan kotalar arka plandaki trajedileri kaldırmıyor. 3 milyon mülteciyi alırken biz böyle düşünmüyoruz. Bundan sonra AB'den beklentimiz bu insanlar için kendi ülkelerini yaşanabilir hale getirme çabamıza destek vermeleridir.

'Suriye'de uçuşa yasak bölge ve terörden arındırılmış bölge teklifimizi kabul etmeyen ve mültecilerden şikayet eden herkes iki yüzlüdür'

Burada uçuşa yasak bölge ilan edelim, terörden arındırılmış bölge ilan edelim, mültecileri oraya yerleştirelim. Bir şehir kuralım. Buranın güvenliğini de koalisyon güçleri temin etsin. Suriye'de uçuşa yasak bölge ve terörden arındırılmış bölge teklifimizi kabul etmeyen ve mültecilerden şikayet eden herkes iki yüzlüdür, riyakardır. Türkiye'ye yönelik terör tehditlerinin engellenmesi için bu plana karşı çıkanların eli kirlenmektedir. Avrupa varsın kendi özeleştirisini, kendisi yapsın, bizim burada yapacak çok işimiz var.'

Türkiye dünyada orman varlığını arttıran az sayıda ülkelerden biri. 2003 yılında yaklaşık 21 milyon hektar olan ormanlarımızı, 2015 yılında küsüratları söylemiyorum 22 milyon hektara yükselttik. 

'Bir takım çevreler ısrarla bizi ağaç düşmanlığıyla, yeşil düşmanlığıyla itham edebiliyorlar'

Cumhuriyet tarihinin en büyük milli ağaçlandırma seferberliğini başarıyla sürdürüyoruz. Buna rağmen bir takım çevreler ısrarla bizi ağaç düşmanlığıyla, yeşil düşmanlığıyla itham edebiliyorlar. Dün İstanbul Gezi Parkı'nda, Ankara ODTÜ alanında ağaç bahanesiyle kaos başlatmak istemişlerdi, bugün Artvin Cerattepe'de, başka yerlerde aynı niyetle uğraşmaya devam ediyorlar. Halbuki ağaçlandırma alanında Türkiye'nin elde ettiği başarı ortadadır. Dünyanın takdirini kazanan bu çalışmalar, maalesef bizdeki gönülleri mühürlenmiş bazı çevrelerce görülmek istenmiyor.

Ajanslar

Popüler İçerikler

"Aşk Solcudur..." Kızılcık Şerbeti'nde Deniz Gezmiş Anıldı
Okullardaki Yılbaşı Kutlamalarına Gelen Yasağa Mustafa Sandal'dan "Onlara İnat 'Duble' Kutlayacağız!" Tepkisi
Sosyal Medyada Süren Öğretmenlik Tartışması: Az Çalışıp Çok mu Maaş Alıyorlar?
YORUMLAR

Dünyanın en kısa fıkrası ‘AB ile Anlaşmayı Para İçin Değil; Mültecilerin Aşağılanmaması, Onuru İçin Kabul Ettik’

21.03.2016

Her türlü prestij(saray),onur(mülteci kabulü) vs.işleri itina ile yapılır...

21.03.2016

3 milyar euroya mültecilerin hepsini türkiye geri alacak.alınanın iyisini doktorunu mühendisini avrupa seçip kendine alacak.para için oğlunu satar bu ne mülteci onur.mülteci buraya gelmek istemiyorki ne onuru amk

TÜM YORUMLARI OKU (27)