Peki şu an aşı üzerinde çalışan 8 grup içinde sizden başka geleneksel aşı üzerinde çalışan var mı?” diye de sordum.
“2 grup daha var. Onlar da çok iyiler. Emeklerine saygı duyuyorum. Örneğin Konya Selçuk Üniversitesi’nden bir grup var, çok iyi niyetle çalışıyorlar. Özel bir firmayla işbirliği içinde müthiş işler yapıyorlar. Aşı ile ilgili TÜBİTAK’ın düzenlediği son toplantıda onlara “Size yardım edelim” dedim. Biz ekonomik olarak güçlü bir grubuz. Böyle bir avantajımız var.
Hatta aramızda şöyle bir konuşma geçti. Aşı bulunduğunda ilk kendi üzerimizde deneyeceğiz. Bütün gruplar bunu söylüyor. İşte bu kadar iyi niyetle ve fedakârca çalışan bir bilim dünyası var Türkiye’de.
Ben de aşıyı ilk kendi üzerimde deneyeceğim çünkü zaman kazanmaya çalışıyoruz.
Biz kapitalist değiliz. Eğer aşıma güveniyorsam deneklere vermeden önce kendime yapmam lazım.
TÜBİTAK’ta çalışan bütün bilim adamı arkadaşlarım benimle aynı fikirde. Hepimiz çok heyecanlıyız. Bütün ekipleri tebrik ediyorum. Bizim tek farkımız ekonomik bir sıkıntımızın olmaması” dedi.
İnsanlara umut vermek herkesin hobisi haline geldi
Bir ara da ''ilaç yabdık deniyürüz'' diyordu bu şovmen. Bizzat sağlık bakanı canlı yayında tepki göstermişti bu duruma hatta. Ama malum balık hafızalı milletimiz yine sil baştan gaza geliyor bu sahtekarın laflarına inanıp.
şovmen ne şov yaptın be.