Muhtemelen oyun oynayan çocuk denildiğinde aklımıza gelen ilk şeylerden biri ödevleriyle ilgilenmeyen ve saatlerce oyun oynayan bir çocuk portresi ya da işsiz, bekar bir gencin oyun salonundaki bir anıdır. Ancak, istatistiklere baktığımıza şaşırtıcı bir gerçek vardır.
Oyunder’in yaptığı araştırmaya göre, tüm dünyada haftalık ortalama oyun oynama süresi 7 saat, oyun oynayanların yaş ortalaması 31’dir. Türkiye’deki aktif oyuncu sayısı 29 milyondur. Benzer olarak, Türkiye Oyun Sektörü 2019 Raporu’na göre ülkemizde kadınların yüzde 42,8’i oyun oynuyor. Türkiye’de yaş grubuna göre en çok oyun oynayan kesim ise % 35 ile 25-35 yaş arası; % 28,6 ile 35-44 yaşların da görülüyor. Bu ne anlama geliyor? Tüm dünyadaki her grup, her yaştan insanlar oyun oynayabiliyor. Bunlar çalışanlar, öğrenciler veya anneler olabilir. Diğer bir deyişle herkes olabilir.
Peki, oyunların her yaşı etkileyecek kadar güçlü kılan özellikleri nelerdir?
Bu yazımda özellikle oyunun iyi bir şey ya da kötü bir şey olduğunu söyleyemiyorum. Ancak oyunlardan öğrenebileceğimiz bazı önemli hususların olacağını düşünüyorum.