Enflasyondaki yükseliş dünyanın bir gerçeği olurken, Türkiye'de durum ayrı bir boyutta. Büyük resmi görenler dahi Türkiye'de tabloda yer bulamazken, alım gücü düşen vatandaşlar her kalemi hesap etmek zorunda kalıyor. Temel ihtiyaçlar ve barınma bütçenin büyük bir kısmını kaplarken, insanlar artık gıdada bile kesinti yapmak durumunda kalıyor.
8 yaşında bir yeğenim var. Geçen gün doğum günüm sebebiyle ziyarete geldiler. Birlikte dışarı çıktık. Kitap okumayı çok sevdiği için birlikte kitapçıya girdik. Merak ettiklerini seçti, aldı. Sonra fiyatlarına bakıp, bunlar kalabilir o kadar da merak etmiyorum dedi. Olur mu öyle şey istiyorsan alabilirsin dedim ama kalabilir dediği kitapların toplamı yaklaşık 250 TL :) Yok sonra alırız onları dedi. 12 TL'lik iş bankası serisi alıp çıktık. Demem o ki, herkesi etkiledi bu fiyatlar. 8 yaşında yeğenimi bile etkiledi. Teyzeyim lan ben! Elime doğdu o kız. Ne demek istediği kitapları alamamak?! Ama hatun beni düşündü. 8 yaşında. 3. sınıfa başladı. Beni düşündü. Anlatabildim mi acaba?
Refahın halkın tabanına yayıldığı ekonomik kalkınma diye bir şey olmadığı için otokrasi ve yandaşlarını daha zengin eden ekonomik büyüme verileriyle övünüyoruz.
Bu ülkedeki insanların oy kullanırken yaptığı seçimler analiz edilmeli .20senedir kazanamayan bir CHP var neyi eksik yaptık neleri yapabilirizi masaya yatırmalılar.