Sağır sultan bile duymuştur artık, endorfinin kısaca mutluluk sağlayan bir hormon olduğunu. Peki müzik bu hormonu ne kadar tetikliyor? Kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı demiş şair, peki ya müziğin ne kadar ilgisi var mutlulukla?
Bu içeriği bitirdikten sonra en sevdiğiniz ve sizi en çok mutlu eden şarkıyı açın ve sadece dinleyin...
Müzik duygu durumu etkilediği için çok tercih edilir. Hüzünlü bulunan müzik bile pek çok kişi tarafından yarattığı çeşitli duyguları bir arada tutmasından ötürü sevilir.
Berlin Üniversitesi'nden bilim adamlarının araştırması sonucunda, üzgün olan kişilerin dinlediği melankolik şarkılar sayesinde mutlu oldukları ortaya çıkmıştır. Bilim insanları katılımcılardan hüzünlü bazı parçaları ruh hallerini değerlendirmelerini istedi. Bu parçaları dinleyenlerin, özellikle sıkıntılı zamanlardaki mutsuzluğunun azaldığı belirlendi. Hatta bazı katılımcılar hüzünlü müziğin hayal gücü, şefkat duygusu, empati ve yaratıcılığı arttığını belirtti.
Olumlu duygular hissetmek için yavaş tempolu müzikler dinlenmesi önerisinde bulunan bilim adamlarının araştırmasının sonuçları 'Plos One' dergisinde yayımlandı.
İnsanı rahatlatan ve depresyonu atlatmasına yardımcı olan müzik türlerini araştıran Nörobilimci Becky Inkster ve psikolog Akeem Sule, onlarca denek üzerinde yaptıkları araştırmaların ışığında hip hop/rap müziğinin insanlar üzerindeki yatıştırıcı etkisini fark etmiş.
Çalışmalarında deneklerine birkaç yıl içinde kendilerini nerede gördüklerini hip hop şarkı sözleri şeklinde yazmalarını isteyen Inkster ve Sule, müzik türündeki coşku ve dışavurum gücünün insanlar üzerinde büyük bir pozitif etki oluşturduğunu ve bunun sonucunda büyük bir rahatlamaya ulaştıklarını görmüşler.
Metal müzik dinleyenlerin üzerinde yapılan bir araştırma ilginç bilgiler ortaya koydu. 1980'lerde büyümüş 377 yetişkin üzerinde yapılan araştırmada, metal müzik dinleyenlerin, diğer grup ve bireylere göre daha mutlu olduğunu ve daha az psikolojik desteğe ihtiyaç duyduğu ortaya çıktı.
Fotoğrafta gördüğünüz kulaklık beyinde salgılanan dopamine katkı sağlıyor ve bu hormonun miktarını artırarak mutluluğu tetikliyor.
Kulaklıkta bulunan iletkenler sayesinde vücuda elektrik sinyalleri gönderen kulaklık, beynin farklı bölümlerinin uyarılmasını sağlıyor. Böylece müzik dinlemenin verdiği mutlulukla birlikte iletilen dopamin hormonu, bu kulaklık sayesinde daha hızlı salgılanarak mutluluğunuzu tetikliyor.
Journal of Positive Psychology’de bahsedilen bir araştırmada, araştırmacılar iki deney ile bu durumu örnekledi. İlk olarak Midwestern Üniversite’sindeki 167 öğrenci 20. Yüzyılın en önemli sanatçılarından olan Igor Stravinsky’in The Rite of Spirit adlı eserini ya da Aaron Copland’ın Rodeo’sunu 12 dakika dinledi. Stravinsky’ın eseri haşin ve karışık olarak ifade edilirken, melodik Copland ise eğlenceli bulundu.
Katılımcıların yaklaşık yarısı “bilinçli olarak” modlarını yükselteceklerine dair talimat aldı. Kalanı ise talimatsız olarak, doğrudan dinlediler. Sonrasında kişilerden modlarının doğrudan ve dolaylı olarak ifade edilmesi istendi.
Stravinsky dinleyip mutlu olmayı deneyenlerin modunda önemli bir değişim gözlenmedi. Fakat Copland dinleyenlerde önemli bir etki gözlemlendi: mutlu olmak isteyenler, gerçekten olabildiler.
Bir şeylerin vücudumuzda ve ruhsal durumumuzda değişikliklere sebep verebilmesi için çeşitli biyokimyasal reaksiyonların oluşması gerekiyor. Beyin müziği algıladığında, peş peşe meydana gelen biyokimyasal reaksiyonlar oluşur.
Yapılan araştırmalarda, müziğin beynin sinyallerini değiştirdiği ve bunu yaparken de beyin ile vücut arasındaki mesajlaşmayı sağlayan hormon, neurotransmitter, sitokin ve proteinleri kullandığı ispatlanmıştır.
Hormonlar: Özel bezler tarafından kana salgılanan ve kan yolu ile ulaştıkları organ ve dokuları fonksiyon düzenleyici bir etki meydana getiren ve çok düşük miktarları ile görev yapan organik bileşikler 'hormon' olarak tanımlanır.
Hormonların fizyolojik fonksiyonları;
Stres ile baş etmek,
Enerji üretimi, depolanması ve kullanımı,
Üreme
Büyüme ve gelişme
Neurotransmitterler: Sinirler arasındaki iletişimi sağlayan, sinirlerden gelen uyarıları diğer hücrelerin anlamasını sağlayan nörotransmiterler, nöronlardaki en önemli moleküller arasındadır.
Sitokinler: En kısa olarak şu şekilde tanımlayabiliriz; Hücre bölünmesi, büyümesi, aktivasyonu, iltihaplanma, bağışıklık gibi çeşitli olayların başlaması için hormon gibi etki gösteren küçük proteinler veya glikoproteinlerdir.
Proteinler: Amino asitlerin birleşmesinden meydana gelmiş karmaşık yapılı organik moleküllerdir.
Yapılan onlarca araştırma bazen farklı sonuçlar doğursa da, bilinen bir gerçek var ki; müzik, hayatımızın her anında yanımızda olan yegane dayanaklarımızdan birisi. Bırakın yapılan onca araştırmayı, en sevdiğiniz şarkıyı açtığınız anda mutlu olmaya başlamıyor musunuz?
Bu kadar bilim insanı bu kadar araştırmayı “ateş olmayan yerden duman çıkmaz” mantığı ile araştırdıklarına göre, haklılıklarını en güzel şarkıları, en güzel melodileri dinleyerek ve mutlu olarak onlara gösterelim. Başta da söylediğimiz gibi, en sevdiğiniz ve sizi mutlu eden şarkıyı dinlemeyi unutmayın.